1- Bir adım,iki adım,üç adım...Alkış!... Dünyanın bir başka boyuttan algılanışı. Her şeyin ayağımıza geldiği saltanat döneminden kopuşun ilk paytak adımları. Biraz da anneden. Gelmeyene gitmek,zaman zaman tutsaklığa dönüşecek özgürlüğümüz. Eşyayla ilk tanışma;masa,sandalye,duvar...İlk düşüşler;tepe taklak,gözyaşlarıyla...Hep bir yere doğru;açılmış kucaklara, gelen çağrılara adımıza,dolaptaki çukulataya,pencereye...Sonra adımlarımız sokaklarda...Önce ilk yol arkadaşımızla,elinden sıkı sıkı tuttuğumuz, elinden sık sık kaçtığımız. Sıkı sıkı tutarız,çünkü sokak korkudur. Sık sık kaçarız,çünkü sokak meraktır. -2- Yürümek yola çıkmaktır... Yol nedir? Biz yürüdükçe olan, biz yol aldıkça çoğalan yol, yürüyüşümüzün tarihi ve tarifidir. Nitekim atalarımız Homo Sapiens âlerin iki ayakları üzerinde yükselerek Orta Afrika´dan başlattıkları yürüyüş Dünya sınırlarını aşmış, uzayda kendine yol yapmaktadır. Bir rivayete göre, bu uzun yürüyüş öldükten sonra âSırat Köprüsüânde devam edecektir ki o zamana kadar yürümeyi iyi öğrenemeyenler için sonu yıkıcı olacaktır. -3- Bir kaşif için yol meraktır... Kaşif keşfe çıkandır, kaşif yolu açandır. Yeni yolları bulmak ancak yoldan çıkmakla mümkün olur. Kaşifler yol açtıkça o yollarda gidip gelmeler başlar. Ve işte o zaman yol kendinde tanımlanır; bir yerden bir yere gitmenin yöntemi. Yürüyüş Kral Yolu âna, İpek Yolu âna, Okul Yolu âna dönüşür. Ve sözlüklerimize yeni bir deyim eklenir; âYol-Yöntem Bilmekâ. -4- Bir seyyah yürümek için vardır. Çünkü yol, insan var olduğu için vardır. O yüzden yollar aynı zamanda sınırlarımızdır. Seyyahlar yürüyüp dururlar ve genellikle yolsuzdurlar. Bir de yolunda kararlı kimseler vardır. âBen bu yola baş koydumâ,âBen yolumdan dönmemâderler. Ve kararsızlar vardır. Çünkü pek çok şeyin bir yolu bulunur. Ve sinikler vardır. Çünkü bütün yollar Roma´ya çıkar. Ayrıca Tanrıya ulaşmak için yola çıkanlar vardır. Yürüyüşleri seyyahlarınkini andırır. Ancak onlar için her şeyin yolu birdir. -5- Yürümek isyanımızdır. O yüzden biri çıkıp âYÜRÜYE YÜRÜYE YOLLAR AŞINMAZâ deme ihtiyacı duymuştur. O yüzden vardır âİzinsiz Gösteri ve Yürüyüşâ cezası. Öyle her yerde, her zaman,herkesle yürünmez. Bırakmazlar adamı. Volta atarsınız bilmem kaç metrekarede. -6- Yürümek duygusaldır. Topluluk halinde yaşayan insanın en yalnız olduğu andır yürüme anı. Bu yüzden sevgililerimizle el ele yürürüz. Yeterlidir. -7- Yürümek acıklıdır. Kahkahalar ile çınlayan yollar bazen gözyaşlarına boğulur. Bir bebeğin paytak adımları, bir sarhoşun yalpalanmalarına dönüşür...Naralar atılır, şişeler kırılır... -8- Yürümek sakinleştirir insanı. Kavgalardan sonra çarpılır kapılar, yürünür ve sakince açılır kapılar ve kapatılır. Yürümek kendine getirir insanı. -9- Yolcu yolunda gerektir. Az gidilir, uz gidilir dere tepe düz gidilir...