”ham meyvayı kopardılar dalından” Gittin bırakıp aynalarda nasıl kaldımsa kendime bu kez başka gittin söylemeseler bilmeyecektim bir içim suymuşsun komşular görmüş bakışların senin değilmiş, sesin değişmiş bu kez başka gittin, söylemeseler bilmeyecektim katranlar damıttın içime, yaşamam sandım En çok seni düşününce en olmaz yerinde gecenin yüzler arasında senin yüzündü / cüzamlı görüntülerde beş duyumu yitirdim kaç zaman anlayan yoktu yutkundum arsenik tadında, yaşamam sandım /ilkyazdı. yaprak kıpırdasa ellerini arardım/ Anılarda yalnız kalmak zoruna gider her insanın görüntüler aynıdır konuşmalar yerli yerinde kim bilir sen hangi sensin, uçuşan eteğiyle kendisi anılarda yalnız kalmak zoruna gider her insanın limon sürerdim saçlarıma, dağıtıp kaçmaya bayılırdın arkası artist resimli aynam vardı unuttun mu ikimizi birden yansıtınca / güneşin yedi rengiyle gülerdik Her şeyimdin basma entariyle koşardın, kanayan dudakların vardı tozlu saçların uzun ve siyahtı, ellerin / sonra ah görülmemiş cilveliydin / eritirken tenimi esmerliğinde her şeyimdin, yedi iklim yedi deniz / sorgusuz seviyordun Oysa ben umarsız mıydım ne dersin şiirleri dergi bürolarında bekleyen bir şairdim yazılmamış şiirlerim vardı benim, skandal sevinçlerim ilk sarıldığımda ölecek gibiydim inanmazsın, sen vardın tuzunun kimyasıyla apansız çoğaldım sana ve kendime ondandır, ağlayınca uzun ağlarım kimseler olmaz sen yoksundur kimseler olmaz resmin gece boyu ıslanır nasıl tuhaf olurum görseydin dört bir yanım puslanır /susmanın konuşmaktan zor olduğu anlardır bu. düşünsene! kaç dolunay geçti böyle, eskidi sesim. ısmarlanmış günler gördüm, kefen gibi üstüme. bir gül daha düştü, ben istemedim. yabancılaştık./ Seni götüren uzaklara yakınlıklardı Beklenmedik giderdin / anlaşılmadı bastığın toprakta akrep yuvalarıydı bastığın toprakta akrep yuvalarıydı Bilinmezlere gidip gelirdin bilinmedi Ne günlerim oldu benim, sen olmadın sırça köşklerde güzellik uykularındaydın olmadın inandığım her şey adına yasak sorular sordum kendime bütün denklemlerin bir bilinmeyeni sendin seni sordum Toplumun nefreti annenin kaslarını kuşatıp olanca gücüyle patlarken taptığım yüzünde neden bu kadar yalnızdık, sen söyle Yaşamayı tanımla şimdi de öyle ki geriye kalan ne varsa ölmek diyelim Hiç yanılmam saklama sen de aynıydın avuç dolusu boşalmış ilâç şişeleri pencerelerde /et-kemik yığını bir insan silüetiydim kaçınılmaz. o günlerden sonra ayrı ıslandım kırkikindilerde, duyulmadı. seni iflah etmezlerde sevdiysem boşuna değildir. / Yaşadığımı seni düşündüğümden anlıyorum artık saçlarımı dağıtan esintilerden biraz da En insan yerimize bir genç kızın çeyizindeki oya gibi işleyip gözlerimizi kızartan duygular yok / şimdi kurutulmuş gül mevsimidir kitaplardaki Kenan Kalecikli
En insan yerimize bir genç kızın çeyizindeki oya gibi işleyip gözlerimizi kızartan duygular yok / şimdi kurutulmuş gül mevsimidir kitaplardaki emegine saglik cok güzel....