Sana...Babam!

Discussion in 'Genel Bölüm' started by seyduna_34, Jul 22, 2008.

  1. seyduna_34

    seyduna_34 Daimi Üye

    dev gitti
    masal bitti
    içimde donup kaldı tüm kelebekler
    bir göz kırptı zaman
    bir varmış bir yokmuşa devretti
    kendini hayat

    'baba bugün niye hava çok ağır
    ve neden tenime düşüyor
    dünyanın bütün karları?'

    gecenin bir yarısı
    bir dev göçüyor masalımdan, usulca
    ‘uğur ola…´ bile diyemiyor uyuyan dillerim
    anamın yaşları akıyor gözlerinden
    ‘gerçek bu…´ diyor hayat
    ilk kez bu kadar acımasız
    ilk kez bu kadar ağır
    ve ilk kez sırtımda kara bir hançer
    sesi düşlerimi kırıyor

    çığlıklar yırtıyor gök kubbesini yüreğimin
    elinden devi alınmış çocukluğum önümde
    odalar koşuyorum tam 25 yıl
    buz kesmiş ellerim
    -ki kocaman elleri yüzümü sardığında,
    tenine sinen temizlik ve ılıklığı koklamak
    anlatılmaz bir huzur ve güven doluştururdu içime.
    Küçücük parmaklarımı kalın parmaklarına dolarken,
    o elin sonsuza kadar yüzüme yapışıp kalmasını isterdim hep-
    dokunan parmaklarım darmadağın
    üşüyor gölgesinde büyümüş ömrüm
    bir çırpıda buluyor
    ağırlaşmış tenimi
    ölümün fermanı

    'baba bugün niye hava çok soğuk
    ve neden göğsümün sol yanında
    dünyanın tüm yükü?'

    boğazıma diziliyor söyleyemediklerim
    gözümde kırılıyor bütün mevsimler
    eksiliyor dünyam
    bir dev çekip gidiyor
    bir bebeğin ayak sessizliğinde
    bense nefesimi arıyorum hala
    masalların içinde

    'devsiz masal mı olurmuş...'
    Yetmiyor dertlenmeye
    ceplerime doluşturduğum onca kelime
    karanlık kuytularda sıkıştırıyor
    büyümüş bedenimi gözyaşlarım
    derin bir sandığa yatırıyorum çocukluğumu
    bir yanımda dev, gül suyu ile yunanmış
    bir yanımda kırılmış masallarım
    ağzımda bütün dünyanın tatsızlığı
    uzaklara göçüyor kanatlarım yeniden
    dev de yok ya bu kez
    ikisi de orta yerinden darmadağın

    dev gitti
    masal bitti
    bir uyandım ki yetimim...............


    [​IMG]
     
  2. selenayy

    selenayy Daimi Üye

    [​IMG]

    uyan baba...

    Her sabah annemin sessiz iç çekişleriyle uyanmaya başlamıştım
    Annemin gündüzleri yüzü gülmüyor
    Her gece ağlıyordu.
    Saçlarımı okşuyor, gözlerime bakıyor
    Kadersizim diyordu
    Kadersizim kızım
    Bahtı karalım benim.
    Ama ne kadar sorsam da niye ağladığını söylemiyordu
    Daha küçüksün yavrum
    Büyüyünce anlayacaksın.
    Babama koşuyordum,
    Babam mutfakta sigara içiyor,
    Hadi salona git kızım duman seni hasta eder diyordu.
    Sen niye içiyorsun o zaman baba
    Sigara senin sağlığına da zararlı deyimli yani
    Yorgun gözleriyle
    Öyle ya doğru söylüyorsun kızım deyip gülümsüyordu.
    Dudak kıvrımlarında kaybolan sanki yaralı bir gülümsemeydi
    Acı bir gülümseme
    Oysa benim babam böyle gülümsemezdi
    Gözlerime acı acı bakıp
    Hadi sen salona geç demezdi.
    Hem nedense son zamanlarda babam çok öksürüyor
    Annemde çok ağlıyordu.
    Annemin sessiz iç çekişleriyle uyanmaya başlamıştım
    Ne çizgi filmleri seviyordum artık ne barbi bebekleri
    Babamın yüzü gülmüyor, annem hep ağlıyordu
    Beş buçuk yaşındaydım.
    Üstelik günler hiç geçmiyordu.
    Herkes daha küçüksün derken altı yaşım bir türlü gelmiyordu.
    Sabahları erken kalkıyorduk
    Annem beni komşuya bırakıyor
    Babamla yan yana yürüyüp kayboluyorlardı sokağın öbür başında
    Oysa annem çalışmıyordu
    Babamda erkenden niye nereye gider söylemiyordu
    Pencerenin önünde dönüşlerini bekliyor,
    Geldiklerini uzaktan taa uzaktan görünce
    Dünyalar benim oluyordu.
    Sonra yaz geldi
    Doğum günüme iki gün kalmıştı
    Herkes ne istersin diyordu
    Ben susuyordum
    İçimden hiçbir şey istemek gelmiyordu.
    Sonra sonra ne olduysa o gece oldu.
    O gece annemin sessiz hıçkırıkları depreme dönüştü sanki
    Ben odamdan çıkarken içerden sesler geliyordu
    Hem ev ne çok kalabalıktı
    Halamlar ağlıyor, büyük annem ağıt yakıyordu.
    Dedem kuran okuyor
    Komşular beni tutuyordu
    Nedense bir an gözlerim babamı aradı
    Ama ev evimiz çok kalabalıktı
    Sanki babam bu kalabalıkta kayıptı
    Ben baba dedim baba babam
    Annem yavrum dedi sarıldı boynuma
    Sanki yıllardır görmemiş gibi
    Haykırdı sonra kızım iki gözüm
    Babama ne oldu dedim
    Yine cevap vermek yerine kadersizim bahtı karalım benim
    Anne babam dedim babam babam
    Bende ağlamaya başladım

    Baban artık yok dedi baban artık yok
    Baban öldü baban öldü yavrum

    Baban artık hiç öksürmiyecek
    Anne öldü ne demek
    Ölüm ne demek
    Ölüm nasıl bişey
    Bende deli gibi ağlıyordum
    Bir kıyametin ucundaydım anlıyordum
    Yani artık baban geceleri rahat uyacak dedi
    Sonra bayıldı
    Ben öleydim yavrum dedi büyük annem, ben öleydim
    Ölmüş babamın yorganına sarıldı
    Babamın yüzünü zorla gösterdiler
    Koştum sarıldım boynuna
    Baba uyan dedim
    Baba ne olur uyan
    Uyan baba ben sensiz ne yaparım
    Uyanda gülme istersen bana
    Hem, kime sokulurum akşam olunca
    Baba uyan yarın doğum günüm benim
    Baba, baba altı yaşıma giriyorum uyan
    Hiçbir şey istemem sözz
    Gürültü yapmam, seni hiç üzmem
    Söz baba, Baba söz
    Hadi bir gün daha dayan
    Baba aç gözlerini hadi uyan
    Uyan baba, baba uyan
    Babamı doğum günümde toprağa verdik
    Doğum günümü öyle kutladı babam,
    Sigarasıyla çakmağı hala bende durur
    O beni babamdan, babamı bende ayıran
    Her doğum günümde beni hala hıçkırıklara boğan,
    Küçücük dünyama kıyamet olup yağan
    Baba, baba nerdesin
    Nerdesiniz babalar
    Babalar uyanın uyanın babalar
    Bu sigara dumanında yetim büyümesin arık
    Başka şehirlerde başka çocuklar

    Bedirhan Gokce ...
     
  3. ercan19

    ercan19 Daimi Üye

    Doğuştan kalbi delikti Yıldız´ın
    Annesinin gözleri önünde günde güne eriyordu
    Ana yüreği kaldıramıyordu bunu
    İyileşmesi için dua ediyordu Rabbine
    Bir umut ışığı doğmuştu ameliyat olacaktı
    İyileşip annesinin kollarına koşacaktı
    Daha bir umutlu olacaktı yarınlar
    Annesi okuyacağı okulları bile şimdiden düşünmüştü
    İyi bir gelecek annesine yakışan bir kız olacaktı Yıldız
    Olamadı.. Olmadı..
    Hayallerin, düşlerin, umutların üstünü kara toprak kapattı
    Yıldız ameliyattan çıkıp koşamadı annesine
    Bir candan bir can gitmişti.
    Bembeyaz gelinlikle görecekken kızını
    Kefenle teslim ettiler annenin ellerine
    Oysa sabah öperek dualarla yollamıştı gözünün bebeğini
    Hastalığından dolayı hiç konuşamamıştı Yıldız
    Annesi gözlerine bakarak anlıyordu ne istediğini
    Ameliyata girerken o küçücük dudaklarının arasından Anne kelimesi çıkmıştı
    Hüzünle mutluluk o an birbirine karışmıştı
    İlk kez konuşmuştu ve Annesi son kez duymuştu.
    Dört yaşındaydı Yıldız annesinin mavişi yaşama sebebiydi
    Ecel gence yaşlıya bakmaz…
    Azrail giren evde duman tütmez, aş pişmez
    Ölümün sessizliği dolar eve
    Selası veriliyor Yıldız´ın son yolculuğunu haber veriyor hoca
    Tanıyan tanımayan camiye akın ediyor yalnız bırakmıyorlar
    Yıldız´ı bu son yolculuğunda
    Küçücük bir beden yatıyor musalla taşında
    Annesinin sıcacık kollarından ayrılan Yıldız
    Anne şefkatiyle Yıldız´ı kara toprak kucaklıyor
    Annesi beklerdi her gece Yıldız´ı başucunda
    Annesinin yerine
    Bir mezar taşı var şimdi Yıldız´ın başucunda

    YILDIZ KADIOĞLU
     
  4. ero

    ero Daimi Üye


    herkese çok teşekkürler güzel şiirler acı duygular, ama hepimizin hayatındaki gerçekler...
     

Share This Page