Zifiri karanlığın kör noktasından sesleniyorum sana Yalnızlığım ve sensizliğim bir tokat gibi çarpıp duvarlara geri dönüyor Sessizliği yaşarken sarhoşçasına isyan ediyorum ayrılıklara Ve sensizliğe koşuyorum kader oyununun son perdesinde Ölüme koşar gibi kor ateşlerde yanar gibi Eylül;kaybetmeden seni anlayamamışım ismindeki esrarı Meğer bütün ayrılıkları topla***** hayattan Acıdan bir duvar örmüşüm kendime Sensiz sessiz ve çaresiz eylül Sana olan duygularımı anlatmak o kadar zor ki Buna ne karmaşık duygularım izin verir Nede boğazımda düğümlenen hıçkırıklar Eylül;öylesine sevmiştim ki seni Sen yollarımın biricik ödülü Belki ilk armağanıydın Gecelerin sessiz ve ürkütücü karanlığında Varlığına sığındım kaç kez Doğan her güneşin pırıltısında Sevgini süzdüm yüreğime Esen yelin serinliği götürdü beni Senli mutlu umutlu yarınlara Şimdiyse eylül Hep ayrılık motifleriyle süsledik ılık duygularımızı Zaman en be an sensizliğe koşarken Ben yenik,yılgın ve çaresizdim bu oyunda Zamansız doğan güneşim Benliğimi alıkoyan sebebimdin…