Alevi erkânında topluluğun tüm fertlerinin önünde ve mürşit huzurunda üç mührün sınırlarını ihlâl etmemek üzere söz verenler, topluluğun önceden belirlenmiş kurallarına uymak üzere toplumun diğer fertleri ile kefilli ve çok şahitli, bir sözlü anlaşma yapmış olurlar. İkrar verip yemin ettiği halde, toplumun sevgi ve barışa dayalı sözleşmesine uymayanlar, toplumun huzurunu ve barışını sağlayan bu üç mühürden herhangi birini fekkedenler (kıranlar) için iki tür ceza öngörülmüştür. - Düşkün - Müşkül Cana kıymak, çalmak, birden fazla evlenmek ve benzeri ağır suçlar‚ ‘düşkünlük’ sebebidir. Yalan söylemek, kavga etmek gibi hafif suçlar‚ ‘müşkül hal’ sayılır. Alevi erkânında “Müşkül hallolur, düşkün hallolmaz”. Müşkül olanlar, Alevi yol kurallarına uygun olarak verilen cezayı yerine getirdikten ve bozdukları toplumsal barışı yeniden tesis ettikten sonra bağışlanırlar, düşkün olan kimsenin sosyal hayata verdiği zarar onarılamaz boyutlardadır.Bu nedenle Alevi erkanında düşkün “yolu, yolumuzdan, malı malımızdan, davarı davarımızdan ayrı olsun” denilerek, sonsuza dek Alevi toplumunun dışına itilir. Alevi terminolojisi içinde bu durum ’Müşkül hallolur,düşkün hallolmaz’ cümlesi ile ifade edilir. Alevi erkânı içinde,yol kardeşleri birbirlerinin kefili ve denetleyicisidirler.Bu sebeptendir ki. bir talibin işlediği suçtan musahibi de sorumlu tutulur. Aynı ceza suçu işleyenin yol kardeşine de uygulanır. Bu nedenle tüm talipler yol kardeşlerini karşılıklı olarak yaşam boyu denetlerler, gerektiğinde birbirlerini uyararak doğru yoldan ayrılmalarının önüne geçerler. Alevilik sevgi ve barışı din olarak kabul eder.Alevi nefeslerinde bu sık sık dile getirilir. Canan bizim canımızdır Teni bizim tenimizdir Sevgi bizim dinimizdir Başka dine inanmayız Hüdai Kendisini sevgi ve barış temelleri üzerinde inşa eden Alevilikte sevmek ve barış içinde olmak insan ilişkileri ve toplum yaşamı ile sınırlı değildir.Canlı cansız tüm nesneleri sevmek ve doğa ile barış ve uyum içinde olmak Aleviliğin temel ve en önemli disiplinlerindendir.Alevi köylerinde bir ağacı sebepsiz yere ve köylülerin itirazına rağmen kesen bir kişi mutlaka dede tarafından dara çekilir ve cezalandırılır.(Dara çekilmek, mürşit başkanlığında topluluk önünde ve on iki hizmetli huzurunda kutsal sorgulanmadan geçirilmek demektir)Doğal çevre ile barış içinde olunması gereği Aleviliğin kutsal kitabı olan Alevi sözlü geleneği içinde çok naif söylemlerle dile getirilmiştir. Bahçevan satma bu gülü Haramdır parası pulu Ağlatma dertli bülbülü Göz yaşını silmez imiş Hatayi