BÃ?TIN Ar.(bâtin,iç, iç anlam, giz, sir) a. Duyu organlariyla algilanan nesnel varlik alani degil, içe kapanip düsünmeyle kavranilan, görünmeyen ger-çek varlik alani. Bir görünen (zahir), digeri görünmeyen (bâtin) olmak üzere iki alan vardir: Görünen alan (zahir), görünmeyen alanin (bâtin) bir yansimasi durumundadir; bu nedenle gerçek alan görünmeyen alandir ve tanrisal ortam bu alandadir. Yalnizca duyu organlarinin algilanmasiyla yetinen yüzeysel bilgili insanlar, nesnel alanin görünüsüne aldanir ve tanrisal gerçeklige ulasamazlar. *Bâtin anlam: Iç, özsel anlam. iNSAN-I-KÃ?MIL 1- Derece derece yükselerek Hakk?a ulasan eksiksiz insan, olgun insan, yetkin insan. 2-Bu insanla temsil edilen en olgun insanlik asamasi. Sudur ve tecelli görüslerine göre, varolan âlemlerin en asagisi olarak algilanan bu dünyaya düsen bir varlik, önce cansiz sey, sonra bitki, hayvan ve insan görüntülerinde ortaya çikarak devrini tamamlamaya çalisir, sonunda, insan-i kâmil durumuna ulasarak Hakk?a kavusur, nasil mutlak varlik?tan çikarak bu tapraga indiyse bu kez de bu topraktan yükselerek aslina varmis olur. MARiFET Ar.(ma?rifet, bilgi, beceri, basari) a. Dört kapi ögretisine göre, insan-i kâmil asamalari siralamasinda üçüncü sirada yer alan ve ariflerle özdeslestirilen gönül yolunda en yüce düzeye ulasma, tanrisal sirlara erme evresi, marifet kapisi. Marifet bilgisi: Marifete eren tarikat yolcusunun, gönül sezgisi yoluyla elde ettigi duyular üstü bilgi. Marifet kapisi: Marifet. Marifet kavmi:Arifler. MUSAIP Ar.(musahib, arkadaslik eden, sohbeti hos olan) a. Ikrar verecek, nasip alacak erkek ve kadinin (kari-koca) seçtigi kefil anlaminda es, yol arkadasi, yol kardesi. Musahip ayini: Ikrar verme erkâni. Musahip evi: Kimi bölgelerde cemevine verilen ad. Musahip kavline girme: Alevi meydani *Musahip kurbani: Ikrar verme erkâni. Ikrar töreninde, kari-koca birlikte nasip alir, kadin, bir baska kadinin kocasini, erkek de bir baska erkegin karisini musahip seçerek meydana girer. MÜRŞiT Ar.(mürsid, kilavuz, uyarici) s. ve a. Müritlerine kurtulus yolunu ve tanrisal sirlarin çözümünü gösteren, dervisleri yöneten ve yönlendiren, sözü yasa miteligi tasiyan, üstün asamali tarikat ulusu NEFiS Ar.(nefs, öz varlik, benlik) a. 1-Bir varligin, kendisinden ayri bir varlik olarak algilanan manevi gücü: ruh 2-Bir insanin içindeki yikici arzular ve kötü duygularin tümü NiYAZ Fars.(niyâz) a. 1-Bir tarikat ulusuna, büyügüne ya da tarikatta bir makami temsil eden seye, yere ve bunlar araciligiyla Tanri?ya yalvarma, yakarma biçiminde uygulanan bir ibadet; niyaz ayini. 2-Birbirine gösterilen sevgi duygusu; saygi, hürmet. 3-Dilekte bulunma, dileme, rica. 4-Sunulan armagan, para. Niyaz etmek: 1-Yalvarmak, yakarmak. 2-Saygi sunmak hürmet etmek. 3-Dilekte bulunmak, rica etmek. Niyaz penceresi: Türbelerde, yatirla-ra yakarmak, dilekte bulunmak için disaridan bakilan küçük pencere. Niyaz perdesi Sazda, ara nagmeleri bulmaya yarayan ?fa? ve ?sol? seslerine verilen ad. Niyaz tasi: Meydan tasi. Niyaz vermek: Yalvarmak, yakarmak. ZAHiR Ar.(zâhir, zuhûr, meydana çikma, bas gösterme, görünme, türeme) 1- Gerçek olan görünmeyen alanin (bâtinin) bir yansimasi olarak algilanan, görünen nesnel varlik alani. 2- Şeriat olarak algilinan ve tanrisal tecelliler biçiminde görünüs alanina çikan varliklarin dis yüzü. 3- Bâtindan habersiz olan ve zahirle yetinen, tarikat disindan kimse. Zahir âlemi: Duyularla algilanabilir görünür âlem.