HALLAÇ-I MANSUR Adı: Ebu Abdullah Hüseyin Mansur el Beyzavi el-Hallaç Kısaca: Hallaç-i Mansur Doğumu:Miladî 858 Doğum Yeri:Tur Ölümü: 26 Mart 922 Yaşı: 65 Suçu: Zındıklık Ceza Süresi: 8 yıl, 7 ay, 8 gün Ölüm Fermanı: "Kanı Helâl" Gördüğü İşkenceler: Hapis, sürgün, işkence, sinir tahribi,kırbaç,asma, kılıç, yakma,organların tek tek doğrandıktan sonra asılıp teşhir edilmesi. Taslama. Parça parça olan bedenini yakma. Maliki kadısı Ebu Ömer Hammadi´nin fetvası ve Abasi Halifesi Muktedir´in buyruğu üzerine 22 Mart 922 tarihinde Bağdat´ta idam edildi. Hallac-ı Mansur; idama getirilirken önce 1000 kamçı vurularak kamçılandı sonra., darağacında asılarak gövdesi param parça edildi. Halalc-ın gövdesinden kesilerek koparılan her bir parçası, her bir uzvu âEnel Hakâ diyordu. Bu durumu gördükleri halde halen inanmak istemeyen bu caniler bu zulümle de yetinmeyerek, gövdesi param parça edilmiş Hallac-ı Mansur´u halka teşhir için tüm bağdat sokaklarında gezdirip ve halkı Hallac´ın kafasının kesilmesini seyre zorlanmıştır. Hallac´ın kafası gövdesinden koparıldığı zaman seyre zorlanan halkın gözü önünde Hallac-ı Mansur´un kesik başı âEnel Hakkâ diye söylemiştir. Hallac-ı Mansur´u idama götüren nedenler: Hallac-ı Mansur´un düşünceleri âinsan-tanrı- evrenâ konularını içeren, varlığın birliğini savunması. Bu neden şeriat anlayışına aykırı sayılan bir niteliktir. Hallac´a göre; gerçek olan, var olan,âBirâdir. âÇoklukâ bir görüştür. âBir´in değişik biçim ve nitelikte yansımasıdır. Bu âBirâ de Tanrı´dır. Ancak, evren ve insan bu âBir´in dışında değil, içindedir, onunla özdeştir. Bu nedenle insanın âEnel Hakâ demesi doğrudur, gereklidir. İnsan konuşan, dolaşan, düşünen, sevinen, gülen, üzülen, öfkelenen bir Tanrı'dır. Tanrının bütün nitelikleri insanda, insanın bütün özellikleri Tanrı´da, evrende bir birlik, bütünlük içindedir. Ölüm gerçek değildir, bir değişmedir, bir görünüştür. Bundan dolayı kişinin ölümü yaşamında, yaşamı da ölümündedir. Hallac-ı Mansur bu düşüncesini, çevresinde toplanan büyük bir kalabalığa âBeni öldürün. Beni öldürün, yaşamım ölümümde, ölümüm yaşamımdadır.â Sözleriyle açıklamıştır. Hallac-ı Mansur ; Enel Hak; âBen tanrıyımâ sözünü şöyle açıklar; â Halk´ta yer alan Hak unsuru dolayısıyla Hak, halk´la aynıdır. Bir başka yerde şöyle diyor; â Ben Hakk´ım, zira ben hiç bir zaman Hakk´la hak olmaktan vaz geçmedimâ Yine başka bir yerde de Allah´a yönelerek şöyle diyor; âSeninle benim aramda İllahlık ve Rablik(el-ilahiyye ve´r-rubiyye) yoktur. Ey ben olan O, ve ben O´yum. Zamandanlık ve ezelilik bir yana, benim benliğim ve senin O´luğun arasında hiç bir fark yoktur.â Büyük mutasavvıflardan Genguhi şöyle der; âEnel Hak diyen Dost´tur, ben değilim! Bu budala insanlar Hallac-ı darağacına asıp öldürdüler; eğer ben orada olsaydım, onu asla öldüremezlerdi.â Akibeti bakamında Hallac-ı Mansur ile ayni olan Alevi Ulusu Seyid Nesimi şiirlerinde, deyişlerinde âEnel Hakk´ıâ şöyle işliyor; Sırr-ı Enel Hak söylersem Alemde pinhan gelmişem Hem Hak derim Hak bendedir Mem batini insan gelmişem. Şah Latif ise, Hallac için şöyle diyor: âHallac, yalnız cefakeş aşık değil, ayni zamanda bütün eşyada mevcut bulunan ilahi hakikatin sembölüdür.â Şah Latif bir şiirinde; Su, toprak, ırmak: Bir tek feryat! Ağaç, çalı, bir çağırış: âEnel Hak!´ Bütün eşya ıstrabına layık hale gelmiştir. Hepsi binlerce Mansur´dur Hangisini darağacına çekeceksin? Enel Hakk'ın en şiddetli savunucularından olan Yunus Emre´de Mansur eydur Enel Hak dil suretun oda yak Dinüz dara gelsunler ben darı kurup geldim. *** Yunus' a Kadeh sunan, Enel hak demin vuran Bir cur' a sundu bana, içtim ayrılmazam *** Ol Hallac-ı mansur ile Benim gine onun boynuna Söyler idim Enel-Hakk'ı Dar urganın takan benem *** Dar olam, girdar olam, Mansur olam, berdar olam Ten olam, hem can olam, hem in olam, hem an olam *** Hüseyin idi, Mansur idi Nagah döndü o süreti Kendin hakk'a ısmarladı Bağdad'a dek kavgada idi. Pir Sultan Abdal kendisinin idamına karar verildiğini duyduğu zaman âber darâ olmak yani Hallac gibi öldürülmek deyimini kullanıyor. Hızır paşa bizi berdar etmeden Açılan kapılar şaha gidelim Siyaset günleri gelip çatmadan Açılın kapılar şaha gidelim. ALINTIDIR.
hallac-ı mansur bizler için çok değerli bir insandır. bu değerli paylaşım için teşekkürler emeğine sağlık can