aleviligin Türklere özgü oldugunun kanıtı

Alevilik kimsenin tekelinde değildir, ne Türkün, ne de Kürdün... Aleviler 72 Millete bir gözle bakar. Fakat Gezgin gibi turancılar her dönme hareketi yapanı semah dönüyor zanneder, daha doğrusu öyle yorumlar. Benim forumumda aynı şeyi yaptı, daha sonra zeytinyağı gibi üste çıktı, biz de seve seve banladık. Gezgin gibiler geze geze kendilerine başka Alevi forumları edinecekler. Ama bir süre sonra forumların kapıları teker teker bunlara kapanacak.
Gelelim Dersim Jenosidine... Dersim'de katliam olmuştur. Masum insanlar katledilmiş, besleme niyetine askerlere verilmiştir. Kanıt binlerce mağdur Dersimli... Katliamın neden olduğu da aşikar. Osmanlı ve T.C.nin raporlarına bakarsanız anlarsınız. Esen kalın.

 

Bu vahsi katliamin bana ve Uluslararası Ceza Mahkemesi nin Roma Statüsü ne göre, JENOSiD dir! Bu insanlik disi vahsetin elbette nedenleri vardir, bu nedenlerden birincisi, Dersimin Alevi-KIZILBAS, ikincisi KIRMANC olmasidir!
Devleti türkcü ve turanciliga göre sekillendirmeye calisan milli sef basbugun önünde en büyük engel Dersim idi, önündeki engeli asmak icin, barbarca bir imha plani hazirlamaktan ne yazikki geri kalmadi...

4 Mayıs'ın Dersim 38 Tertelesi'nin anma günü olarak seçilmesinin nedeni şudur:

'Tunceli tenkil harekatı' olarak bilinen Dersim halkına yönelik toplu imha kararı 4 Mayıs 1937'de yapılan bir Bakanlar Kurulu toplantısında alınmıştır. Aynı gün Dersim toprakları bombalanarak; yüzlerce, kadın, erkek, yaşlı, çocuk sivil öldürülmüştür. Yaklaşık olarak iki yıl süren askeri operasyonlarda onbinlerce Dersimli katledilmiş, bir o kadarı da bilinmedik yerlere sürgün edilmiş, aileler parçalanarak, tek tek köylere, ilçe ve vilayetlere dağıtılmıştır. Dersim 38 Tertelesi ile Dersim'in önde gelenleri haksız hukukdışı bir şekilde idam edildiler. İdam edilen Dersim Seyitlerinin yakınları, bugün hala dedelerinin mezarlarını aramaktadırlar. 1938'de evlatlık verilen ya da kimsesizler yurduna verilen binlerce çocuk vardır. Gazeteler hala kayıp kardeşlerini/ yakınlarını arayan insanların haberleriyle doludur.
Dersim 38 ile koca bir nesil anasız-babasız bırakıldı. Bizler, nenemizi, dedemizi ve yakın akrabamızı tanıma olanağından mahrum edildik. Çoğumuz kardeş, amca, dayı, hala duygusundan yoksun büyüdük. Annesiz, babasız, yakın akrabasız yaşamanın ne demek olduğunu belki de Dersimliler kadar kimse bilemez. Bu duyguyu ancak benzeri soykırımlara uğramış topluluklar bilir ve anlarlar.

6 Mart 2010 tarihinde Dersim toplumunun geniş bir kesimini temsil eden katılımcılar olarak yaptığımız toplantıda, 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu kararının yaşanan nihai imha ve sürgün süreci açısından bir başlangıç teşkil ettiği ve bu nedenle tarihi öneme sahip olduğu tespit edilmiştir. 4 Mayıs 1937 Bakanlar Kurulu toplantısı ile alınan karar çok açıktır: Farklı dillere, inanca ve kültüre sahip bir halkın planlı ve sistemli olarak yok edilmesi karara bağlanmıştır.

 

..."ben sizin yalan ve hilelerinizle bas edemedim, bu bana dert oldu, ama bende sizin önünüzde diz cökmedim, buda size dert olsun"...Pir Sey RIZA...

işte canlar kısa ve öz neden katledildiğimiz ve yok edilmek için bu kadar çaba göstermeleri ne güzel söylemiş.
biz hiç bir zaman haksızlığa boyun eğmedik bu onların zoruna gitti işte bu yüzden hala bizimle uğraşıyolar ya bizler de yezidin yalanlarına ve hilelerine; nasıl olur! insanlığa yakışmaz diye isyan ettik dert oldu anlamadık
anlatamadık ama baş eğmedik asıldık yüzüldük işkencede can verdik ama eğilmedik...