YUSUF HAYALOGLU VE ŞİİRLERİ

Konu, 'Üye Şiir Köşesi' kısmında bluedream tarafından paylaşıldı.

  1. bluedream

    bluedream Daimi Üye



    YAŞAMAK GÜZELDİR ANNE



    Anne ben senin oğlunum

    Kanayan bir yurdum var

    Anne ben senin oğlunum

    Sönmeyen bir umudum var



    Ellerimi tutma ne olur

    Beni ağlatma ne olur

    Anne ben senin oğlunum

    Bu kavgaya inancım var



    Yasamak güzeldir anne

    Yasamak senin için

    Yasamak güzeldir anne

    Yasamak yarınlar için



    Ölmek yaşamaktır yine

    Halkının yüreğinde

    Ölmekte güzeldir anne

    Ölmek özgürlük için



    Anne seni seviyorum

    Sana ihtiyacım var

    Anne seni seviyorum

    Ciğer delen bir acım var


    SENDE Mİ HEYECAN



    Şu dağların yamacına

    Sende mi savruldun hey can

    Anaların acısına

    Sende mi kaydoldun hey can

    Fırtınaya bağır açtın

    Kuş musun sanki be hey can

    Yıldırma değip geçtin

    Taş mısın sanki be hey can



    Sende mi yandın

    Sende mi soldun

    Sende mi kayboldun hey can

    Nedir bu çığlık

    Nedir bu feryat

    Sende mi vuruldun hey can



    Şu dağları yanağına

    Sende mi gül oldun hey can

    Sevdaların yangınında

    Sende mi çöl oldun hey can



    Kar mı yağdı saçlarına

    Darda mı kaldın be hey can

    Çığ mı düştü yollarına

    Zorda mı kaldın be hey can



    Sende mi yandın

    Sende mi soldun

    Sende mi kayboldun hey can

    Nedir bu çığlık

    Nedir bu feryat

    Sende mi vuruldun hey can


    SEN YANMA DİYE



    Ben çürümüş bir asayım

    Zindanlara yol eyledi dert beni

    Çarmıha gerilmiş bir İsa'yım

    Çivilere zapteyledi dert beni



    Pir sultanıda gördüm

    Darağaca vur eyledi aşk beni

    Hacı Bektaş'ı kırda gördüm

    Bir ceylana pir eyledi aşk beni



    Her yangına, her ataşa

    Koz eyledi dert beni

    Bu dağlara, bu yollara

    Toz eyledi aşk beni



    Ben yanarım aşk için

    Ben yanarım gül için

    Bu ateş sönmesin diye

    Ben yanarım kim için

    Ben yanarım sen için

    Bari sen yanma diye



    Ben yıkılmış bir ozanım

    Yangınlara kül eyledi dert beni

    Kerbela çölünde, bir Hüseyi'nim

    Damla suya kul eyledi dert beni



    Ben Yunus'u nurda gördüm

    Dergahına gül eyledi aşk beni

    O mecnu'nu firarda gördüm

    Bir Leyla'ya deleyledi aşk beni


    TOPAL SEVDA



    Dün sahilde karşılaştık...

    Biran gözüm ısırdı,sonra birden tanıdım

    Düşmemek için zor tuttum kendimi

    Bacaklarım titredi,bir ağaca yaslandım...



    Yırtılan bir mektup gibi

    Sisli hatıraların gerisinden bakıyordu..

    Eski bir sevdanın durulmamış nehirleri

    Çırpınarak yüreğime akıyordu.



    Hatırladığım bir sonbahar günüydü,

    Karşımızdaki yeni eve taşındılar

    Bütün gün bakışıp duruyorduk

    Gözleri sanki birer kurşundular!.



    O zamanlar ben, zıpkın gibi bir çocuktum;

    Liseye yeni başlamıştım

    Onun saçlarını geriye savurup

    Çapkınca gülümsemesinden hoşlanmıştım..



    Ne zaman cama çıksam, karşı balkonda

    Itırlı bir çiçek gibi tütüyordu

    Ne zaman buluşalım desem, olmaz diyordu

    Mektuplaşmak ona yetiyordu..



    Bir Temmuz akşamıydı, unutmam

    Yazlık sinema daha yeni dağılmıştı;

    Bahçe kapısında sıkıştırıp öpmüştüm,

    İçeri kaçıp saatlerce ağlamıştı..



    Sonraları çok kanuştuk, gezdik

    Bazen ağlaşıp bazen gülüştük

    Çılgın gibiydik, her fırsatta buluştuk,

    Uluorta öpüştük, herkesin diline düştük..



    Ailesi baş edemedi, Mersin deki halasına gönderdi

    Hiç arayıp sormadım

    Ben osıralar devrimci oldum.

    Mahalleden ayrılıp yıllarca evede uğramadım..



    Dünyam değişmişti artık

    Memleketin gidişatını hiçmi hiçbeğenmiyordum

    Forumlara,yürüyüşlere katılıyor,

    Durmadan şiir okuyup,ajitasyon çekiyordum..



    Ah o gençlik rüzgarı ah..

    Ezilen insanları tek başıma kurtaracağmı sandım

    Anarşik bir eylem sırasında

    Seken kurşunlarla bacağımdan yaralandım...



    Ameliyatın ardından yıllarca yattım içerde,

    Dosyam bir hayli kabarmıştı..

    Beni o nemli koğuşlarda

    Vefakar anamdan başka hiç kimse aramamıştı..



    İçerden çıkınca onu sordum

    Bir astsubayla evlenip buradan gitmişti..

    Oysa kibrit ağusuyla koluma dağladığım

    İsmi hala silinmemişti...



    Hayat devam ediyordu

    İçkiye vurmuştum, unutmayı denyordum

    Pencerenin önünde, kuruyan bir çiçek gibi

    Günden güne tükeniyordum..



    Anam çökmüştü artık,ölmeden mürüvvet istiyordu

    Bazan oturup dertleşirdik..

    Kimsesiz bir kadın varmış,körmüş, olur demiş

    Bende fazla uzatmadım,evlendik.



    Geçmişe ait ne varsa; mektuptu,resimdi.

    Bir bir ayırıp yaktım ateşte.

    Nasıl gittiğini sorarsanız, ne bileyim,

    Kör-topal gidiyor işte..



    Ne varki, o hırçın saçları hepyüzüme savruluyor

    Balkona her baktığımda.

    Pişmanlık, bir eski yara gibi

    Hala kımıldayıp duruyor onu hatırladığımda.



    Biiyorum, onunla olsaydım

    böyle kavga edip durmazdım yüreğimle.

    Biliyorum, bu sevdayı ben yıktım,

    Ben öldürdüm bu hoyrat ellerimle.!



    Dün sahilde karşılaştık

    Bir an boş bulundum,sendeler gibi oldum

    Öyle bir baktı ki, ben o gözlerde

    Bir ömrün bütün acılarını buldum...



    Bir şeyler söylemek ister gibiydi

    Başını eğip, gitti çocuklarının yanına

    Nedendir bilmiyorum, fakat

    Gimek istemedi sanki, kocasının koluna.



    Ardından koşup durduramadım, ona soramadım

    Öylece dona kaldım.

    Çünkü o anarşik eylemden beri

    Ben artık deynekli bir topaldım!...
     
  2. bluem

    bluem Daimi Üye

    Emeğine sağlık canım


    YÜREĞİM KANIYOR

    Sakin göllerin kuğusuyduk,
    Salınarak suyun yanağında.
    Ve okşayarak nilüfer saçlarını gecenin.
    Sonumuzun adım-adım
    Yaklaştığını görürdük...

    Yarılan ekmeğin buğusuyduk;
    Paylaşılan zeytin tanesinin,
    Yüzümüze saldıran yağmur avanesinin.
    Biz hep üşüyen burnumuzu
    Avucumuzda hohlayarak yürürdük.

    Hiçbir hesabımız yoktu kimseyle.
    Hiçbir aykırı yanımız,
    Hiçbir yalanımız...
    Gözüm yaşarıyor,
    Yüreğim kanıyor...
    Olmasaydı sonumuz böyle!..

    Biri, saksımızı çiğneyip gitti.
    Biri, duvarları yıktı,
    Camları kırdı.
    Fırtına gelip aramıza serildi.
    Biri, milyon kere çoğaltıp hüzünleri
    Her şeyi kötüledi,
    Bizi yaraladı...

    Biri şarabımızı döktü,
    Soğanımızı çaldı.
    Biri, hiç yoktan vurdu,
    Kafeste garip kuşumuzu!
    Ciğerim yanıyor,
    Yüreğim kanıyor...
    Solmasaydı gülümüz böyle!.

    Dağlarda çoban ateşiydik,
    Sarmalayarak acı bir sevda masalını
    Ve hıçkırarak
    Hırçın rüzgârların kavalını...
    Namlunun, bağrımıza
    Sinsice sokulduğunu bilirdik...

    Ceylanın pınara inişiydik,
    Vedalaşan birkaç damla gözyaşının;
    Tenine kan bulaşan
    O masum çakıl taşının...
    Oysa biz dualarımızda hep
    Birbirimizden daha önce
    Ölmeyi dilerdik...

    Bazı sorumluluklarımız vardı,
    Hayata ilişkin.
    Bazı basit sorularımız,
    Anlaşılır bazı sorunlarımız...
    Göğsüm daralıyor,
    Yüreğim kanıyor...
    İncinmeseydi gençliğimiz böyle...

    Birer yolcuyduk,
    Aynı ormanda kaybolmuş.
    Aynı çıtırtıyla ürperen birer serçe.
    Hep aynı kaderde buluşurduk
    Sevmeye tutuklu gibi...

    Birer tomurcuktuk hayatın kollarında.
    Birer çiğ damlasıydık,
    Bahar sabahında,
    Gül yaprağında...
    Dedim ya,
    Hiç yoktan susturuldu şarkımız!
    Yüreğim kanıyor,
    Yüreğim kanıyor...
    Bitmeseydi öykümüz böyle!..

    Yusuf HAYALOĞLU
     
  3. hakangs52

    hakangs52 Daimi Üye

    Canlar ellerinize sağlık en sevdiğim ve severek dinlediğim şairlerin başında gelir Yusuf Hayaloğlu...
     
  4. seraphalis

    seraphalis Daimi Üye

    BAYILIYORUM YUSF HAYALOGLUNUN ŞİİRLERİNE SEVEREK DİNLİYORUM

    ELLERİNİZE VE YÜREKLERİNİZE SAGLIK CANLAR
     
  5. erzincanlım

    erzincanlım Daimi Üye

    süper şiirler hele bunları canlı canlı üsdat yusuf dan dinlemek daha güzel oluyor
     
  6. mert_elagozlum

    mert_elagozlum Daimi Üye

    bencede yusuf hayaloğlu bunun yanı sıra ben yılmaz erdoğan, ahmet kaya ,ahmet selçuk ilkan ı da severimmmm :? :lol:
     

Sayfayı Paylaş