Madımak Davası 13 Mart'ta zaman aşımına uğrayacak!

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi 13 martta görülecek davayı insanlık suçu olarak nitelendirmezse dava tamamen kapanacak.

19 yıl önce 37 kişinin öldürüldüğü Sivas katliamı davası, zaman aşımına uğrama tehlikesiyle karşı karşıya. Savcılığın 15 yıllık zaman aşımından düşme talebine Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi olumlu yanıt verirse dava tamamen kapanacak.

Sivas davası yargılama sürecinde ilk karar katliamdan 1,5 yıl sonra gelmişti. 26 Aralık 1994'de 85 sanık 2 ile 15 yıl arasında değişen hapis cezaları almıştı. 1997 yılında ise müdahil avukatları temyiz başvurusu yaptı. Yargıtay kararı bozunca yargılama tekrar başladı.

SÜREÇ TEKRARLANDI

28 Kasım 1997'de açıklanan kararda ise 33 sanık idam, 14 sanıksa değişen sürelerde hapis cezaları almıştı. İkinci bozma kararı ise 24 Aralık 1998'de geldi. Yargıtay 33 idamı usülden bozdu.

Bu kez 16 Haziran 200 tarihinde 33 sanık yeniden idam cezasına çarptırıldı. 2002 yılında idam cezası kaldırıldığı için bu kez cezalar müebbet hapise çevrildi.

Öte Yandan CHP

Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas Madımak davasının zaman aşımına uğrayacak olmasına ilişkin, "Eğer adalet gerçekleşmezse haksızlık yapanlar, zulüm yapanlar, insanları öldürenler zaman aşımından kurtulurlarsa bu doğru olmaz, insanlık tarihi açısından da doğru olmaz." dedi.

Partisinin kadın kolları tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü etkinlikleri çerçevesinde, parti genel merkezinde düzenlenen tiyatro öncesinde gazetecilerin sorularını cevaplayan Kılıçdaroğlu, Madımak davasının zaman aşımına uğrayacağına ilişkin bir soruya karşılık, davanın Türkiye'nin siyasal tarihi açısında önemli bir dava olduğunu ifade etti. "Hiç kimse Sivas'ta yaşamını yitirenlerle ilgili olarak onların uğradığı haksızlıklar, can kayıplarının unutulması ve zamanaşımına uğratılmasını beklemiyor." diyen Kılıçdaroğlu, herkesin adaletin gerçekleşmesini arzu ettiğini kaydetti.
Adaletin gerçekleştiği bir toplumda huzur olacağını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: "Adaletin gerçekleştiği bir toplumda karşılıklı güven olur. Adaletin gerçekleştiği bir toplumda adalete saygı olur. Eğer bunlar olmazsa, adalet gerçekleşmezse haksızlık yapanlar, zulüm yapanlar, insanları öldürenler zaman aşımından kurtulurlarsa bu doğru olmaz, insanlık tarihi açısından da doğru olmaz. Bu açıdan bizim arkadaşlarımızın TBMM başkanlığına verdikleri bir kanun teklifi var. Bu kanun teklifinde bu tür olaylarda zamanaşımının olmaması isteniyor. Umarım sayın Meclis Başkanı bu kanun teklifini bir an önce ilgili komisyona aktarır ve zaman aşımı gerçekleşmeden önce bu kanunt teklifi yasalaşmış olur ve Türkiye hukuk tarihinde de insan hakları bağlamında da önemli bir adım atmış olur."