Arap dünyası karıştı… Arap çöllerindeki kavurucu sıcak halkın iradesine yansıyıp iktidarları devirmeye başladı.Bir kıvılcımla parlayan yangın önce Tunus’ta iktidarı devirdi,sonrada Mısır sokaklarına sıçra***** Hüsnü Mübarek’in saltanatını devirmek için ülkenin dört bir yanını sarmaya başladı. Arap yarımadasındaki diğer ülkeler bu gelişmelerden tedirgin… Bu tedirginliğin ilk izini Suriye devlet başkanı Beşar Esad göstererek ülkede reform hareketlerine başlanacağını belirtti. Arap dünyasındaki bu yangının ortak nedeni:”Diktatörlüktür” Halkın iradesini kişisel çıkarlarına,tek adam olma hülyalarına değişen bu iktidarlar şimdilerde sallanmaya başladı. Ya bizimkiler? Arap dünyasındaki bu gelişmeleri dikkate almayan “Başkanlık sistemi” adı altındaki padişahlık rejimini savunan ve bu düşünceyi demokrasi adı altında gerçekleştirme,sahte gündemler oluşturarak gerçeklerin üzerini örtmeye çalışarak milletin gerçeklerden bihaber olmasını isteyen iktidar ne yapmaya çalışıyor? Daha fazla özgürlük daha fazla demokrasi yalanı ile çıkarılan yeni yasalar,suçlarını bilmeden yıllarca cezaevlerinde yatan aydınlar,cezaya dönüşen tutukluluk süreleri,kişisel hak ve özgürlüklerin günden güne kısıtlanması,insanların yaşam tarzlarına,fikir ve düşünce özgürlüğüne kast edilerek ülkemizin artık yaşanılmaz bir saha haline geldiğinin en büyük kanıtıdır. “Taraf olmayan bertaraf olur” diyerek karşıt görüşe savaş açan,en ufak eleştirilere,protestolara tahammül edemeyenlerin zihinlerinde demokrasi,insan hakları değil olsa olsa padişahlık vardır. Yolsuzluğun,işsizliğin üzerine gitmeyip ivme kazandıranlar,sahte gündemler oluşturarak milletin kendisine “padişahım çok yaşa” diyeceğini düşünüyorlarsa yanılıyorlar. Türkiye’nin içinde bulunduğu girdap ile artık Türk milleti “padişahım çok yaşa” yerine “padişahım in aşağı” deme noktasına gelmiştir,gelmelidir. Laik düzeni yıkma çabaları,irticanın suç olmaktan çıkması,güçler ayrılığı ilkesinin ihlali,ülkenin bölünme noktasına getirilmesi ve keskin kutuplaşmanın yaşanması tarihten feyz alan bir milletin kabul ve tahammül edemeyeceği kıstaslardır. Son olarak şunu önemle belirtmek isterim;Tarihte bu memleketin bir haini ulusal duruşun ve ulusal bağımsızlık savaşının karşısında sömürgecilerle birlikte kaçmıştı.Ancak bu millet artık hainlerin kaçmasına izin vermeyecektir vermemelidir. Arap ülkelerinde yaşananlardan ders almayıp,kendi bildiklerini ısrarla uygulamaya çalışan iktidar mensupları şunu çok iyi hesap etmeli ki bu millet Araplara benzemez bu milletin tokatı çok ağır olur. ORÇUN KENDİGELEN 01.02.2011
Bütün dünya genelinde dalga dalga yayılan bir isyan hakim ... Arap özentisi bir hükümetimiz var umarım onlara benzemeyiz. Yukarıda bahsedildiği gibi bedelleri çok ağır olur ... ................
arapları saran, yoksulluğun verdiği eylem psikolojisine karşı, hükümetimizin yeterince gündem oluşturduğunu düşünüyorum.. lakin ortadoğuda yaşananlar ne sadece yoksulluk, ne sadece radikal islamın baskıları, ne sadece arapların iç çekişmesidir.. malum, islam ülkelerini bir arada tutma projesini sık sık duyuran başbakanımıza karşı bir provakasyonun sonucuda olabilir; avrupa ve amerika devletlerinin kendi sömürgelerini ellerinden kaçırmamak için yaptıkları küçük birer gözdağıda olabilir; CIA nın israile gerek silah satışı gerekse örgütleri konrol edebilmesi adına yapılan manevralarıda olabilir... .............BURASI ORTADOĞU BURADAN ÇIKIŞ YOK............