Bir ilk Bursa'da gerçekleşiyor Hilton zinciri dünyada bir ilki gerçekleştirerek Bursa’da iki oteli yan yana inşa edilmesine izin verdi. 5 ve 3 yıldızlı olması planlanan iki otele 40 milyon dolar yatırım yapılacak Hilton, dünyada ilk kez iki konsept otelinin yan yana Bursa’da yapılmasına izin verdi. Bursa’da Hilton otellerini yapıp işletecek Durin Gayrimenkul Turizm Yatırım’ın CEO’su Ahmet Bilgin, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, kongre turizminde gelişme merkezi olarak işaret ettiği illerin arasında Bursa’nın da geldiğini söyledi. Kongre turizmi açısından değerlendirildiğinde Bursa’nın, otelleri dışında iyi bir potansiyeli bulunduğunu ifade eden Bilgin “Tarih ve kültür başkenti Bursa’ya kongre turizmi kapsamında geleceklerin yapacağı çok şey var. Ancak ciddi anlamda uluslararası kalitede hizmet verecek, yurtdışında çok tanınan ünlü bir oteli yok. Kongre turizminde bu durum, çok büyük eksiklik” dedi. 2011’DE HİZMETE AÇILIYOR Bursa’da çok farklı konseptte bir otel için yaklaşık 1.5 yıldır çalıştıklarını anlatan Bilgin “Dünyada bunun bir benzerini görmedim. Aynı alana Hilton’un 5 ve 3 yıldızlı birer otelini yapacağız. 5 yıldızlı Bursa Hilton Oteli 170, 3 yıldızlı Bursa Hampton Oteli ise 107 kişilik olacak” dedi. 40 milyon dolara yapılacak otellerin girişinin ayrı planlandığını vurgulayan Bilgin “Ancak alttan birbirine bağlı olacaklar” dedi. Bilgin her iki otelin de 2011’de hizmete açılacağını söyledi.
Truva’da iki gizemli iskelet Çanakkale’deki Truva Antik Kenti’nde sürdürülen kazılarda, Truva Savaşı’na ışık tutacak iki insan iskeleti bulundu. Aşağı kentin savunma hendeğinde ortaya çıkan bir kadın ve bir erkeğe ait iskeletlerin Truva Savaşı’nın kurbanları olabileceği belirtildi. Kazı ekibi, Truva aşağı kentindeki savunma hendeğinin güney girişinin devamını tespit etmek için sürdürdükleri çalışmalarda bir ilkle karşılaştı. Kazıların başkan yardımcısı Onsekiz Mart Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Rüstem Aslan, hendeğin hemen üstünde, yeni doğmuş çocuğuyla beraber ya da dokuz aylık hamileyken gömülmüş bir kadın ile bir erkek iskeleti bulduklarını açıkladı. Aslan, “Önemli olan, Truva Savaşı dönemine denk geliyor olmaları. Aceleyle, çok özen gösterilmeden hendeğin iç tarafına gömülmüşler. Kemik analizleri ve tarihlemeler devam ediyor” dedi. Aynı döneme ait bir iskeletin de Korfmann dönemi kazılarında kalenin hemen yanında bulunduğunu belirten Aslan, “Ama kalenin bu kadar dışında ve savunma hendeğinin dibinde iki gömünün bulunması bir ilk. Aşağı kent çevresinde kazı çalışmalarımızı devam ettireceğiz. ‘Burası bir mezarlık mı, yoksa bunlar savaşın kurbanları mı?’, daha net söyleyebileceğiz” diye konuştu.
Orta'da kaza: 1 ölü, 5 yaralı Çankırı'da meydana gelen trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybederken, 5 kişi yaralandı. Ankara'nın Çubuk ilçesinden Çankırı'nın Orta ilçesi istikametine gitmekte olan Kemal A. yönetimindeki 06 FFT 60 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu Aydos mevkiinde yoldan çıkarak takla attı. Kazada otomobilde bulunan Handan A.(4) olay yerinde hayatını kaybetti. Henüz kimliği tespit edilemeyen yaralılardan 4'ü Orta Devlet Hastanesi'ne 1'i de Çubuk Devlet Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.
Kayıp şahsın cesedi bulundu Yazı Boyutu Çorum'un Sungurlu ilçesinde terk edilmiş bir otomobilde av tüfeği ile öldürülmüş bir erkek cesedi bulundu. Edinilen bilgiye göre, Cemile B. isimli kadın eşinden dün geceden itibaren haber alamadığını belirterek, İlçe Çarşı Polis Karakolu'na gelerek müracaatta bulundu. Bunun üzerine Sungurlu Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı polis ekipleri çalışma başlattı. Ramazan Bayramı'nın ilk gününden itibaren haber alınamayan Bayram B.'yi bulmak için çalışmalar devam ederken ilçeye bağlı Yenidoğan köyünde hayvanlarını otlatan bir çoban, İlçe Emniyet Müdürlüğü'nü arayarak eski Beşkız Köy yolu üzerinde terk edilmiş bir araç olduğunu ihbar etti. Bunun üzerine bölgeye gelen Sungurlu Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri terk edilen araç içerisinde bir erkek cesediyle karşılaştı. İlçe Jandarma Komutanlığı ile irtibata geçen polis ekipleri soruşturma başlattı. Emniyet Müdürü İsmail Maden ve İlçe Jandarma Komutanı J. Üst. Kıvanç Sağlam'ın yürüttüğü soruşturma kapsamında Beşkız köyü yolunda 19 SK 553 plakalı otomobilde kafasından av tüfeği ile vurularak öldürülen şahsın Bayram B.(37) olduğu tespit edildi. Bayram B.'in Sungurlu ilçesinde saman ardiyesi bulunduğu ve kamyonculuk yaptığı, evli ve iki çocuk babası olduğu öğrenildi. Olayın ardından geniş çaplı bir soruşturma başlatan polis ekipleri olay ile ilgili 3 kişiyi gözaltına aldığı öğrenilirken, Bayram B.'nin cesedi Ankara Adli Tıp Kurumu'na gönderildi.
800 gram doğdu hayata tutundu Yazı Boyutu 26 haftalık doğup henüz 10 günlükken kalp ameliyatı olan Eymen bebek azmiyle doktorları bile şaşırttı. 1.5 kilo ve çok sağlıklı. Adının anlamı ise: Talihli Denizli'de 26 haftalık doğan ve hem solunum hem de kalp yetmezliği çeken 800 gramlık Eymen bebek, mucizevi bir şekilde yaşama tutundu. Üçüncü çocuğunu dünyaya getirmeye hazırlanan Gülsüm Aslan (34), 26 Ağustos'ta rahatsızlandı. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Uygulama ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılan annenin muayenesinde bebeğinin sıvısız kaldığı belirlendi. Bunun üzerine doğumhaneye götürülen genç kadın, sezaryenle Eymen bebeği dünyaya getirdi. Ancak ailenin sevinci kısa sürdü. Erken doğumdan dolayı, bazı organları gelişmeyen bebekte solunum yetersizliği ve kalp yetmezliği tespit edildi. 'ŞANSI ÇOK AZDI' İlaç tedavisinden sonuç alamayan doktorlar, henüz 10 günlük Eymen bebebeğin ameliyata alınmasına karar verdi. Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Ahmet Baltalarlı ve ekibince gerçekleştirilen 2 saatlik operasyonda, minik bebeğin kalp yetmezliğine sebep olan açık damarı kapatıldı. Operasyon sonrasında hızla iyileşen ve doktorlar dahil herkesi şaşırtan Eymen bebek, şimdi 1.5 kilogram ağırlığında ve durumu da gayet iyi. Prof. Dr. Ahmet Baltalarlı, çok riskli bir ameliyat gerçekleştirdiklerini belirterek şu bilgileri verdi: "Yaşama şansı çok azdı. Ama başarılı geçen ameliyattan sonra bir mucize gerçekleşti. Solunumu ve kalp atışları normale dönen Eymen bebek, yaşam savaşından galip çıktı. Sağlık durumu şu anda çok iyi." Anne Gülsüm Aslan ise çok mutlu olduğunu belirterek, "Normal doğum olsaydı 6 Kasım'da dünyaya gelecekti. Bazen doktorlar kuvöz içinde görmeme izin veriyor. Eymen, ailemize şans getirecek, buna inanıyorum" diye konuştu. Baba Halil Aslan da, oğlunun mucizevi bir şekilde hayata tutunduğunu anlatarak, adı "Talihli" anlamına gelen Eymen'in taburcu olacağı günü iple çektiklerini söyledi.
Eker'in DTP ziyareti iptal edildi Yazı Boyutu Diyarbakır'da Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'in Ramazan Bayramı nedeniyle gerçekleşmesi planlanan DTP ziyareti iptal edildi. İHA'ya bir açıklama yapan Tarım Bakanı Mehdi Eker, ziyaretlerden kendisinin haberinin olmadığı ve il yöneticilerinin program yaptığını söyledi. Ramazan Bayramı'nın son günü olması nedeniyle Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri ve AK Parti yöneticilerinin DTP ile bayramlaşma programı AK Parti tarafından iptal edildi. DTP ile bayramlaşma programının iptal edilmesinin ardından bayram ziyaretlerini sürdüren Tarım Bakanı Eker, Paşa Konağı'nda konuyla ilgili olarak İHA'ya açıklamalarda bulundu. Bakan Eker, iptal edilen ziyaretlerden haberinin olmadığını söyleyerek, "İl yöneticilerimiz programı yapıyor. Ben ziyaretlerimi sürdürüyorum. Benim kendi ayrı programlarım var. CHP ve Saadet Partisi'ne (SP) de olan ziyaretlerden benim haberim yok. Benim bu konuda bilgim yok. Benim kimseyle bir görüşmem olmadı'' dedi.
Başkanla bayramlaşma yarışı! Yazı Boyutu Düzce Belediye Başkanı İsmail Bayram, sokakta çocuklarla bayramlaştı ve harçlık dağıttı. Düzce Belediyesi binasına gelen çocuklar Başkan Bayram'ın etrafını sardı. Başkan kendisiyle bayramlaşmak için yarışan çocuklarla tek tek ilgilendi. Başkan Bayram çocukları hep öptü hem de 5 er TL'lik bayram harçlığı dağıttı. Harçlığı alan çocuklar ise doğru kendisine oyuncak almaya gitti.
Küçük Duygu yürekleri burktu Yazı Boyutu Edirne'de bir çocuk yuvasında kalan küçük Duygu bayramı gözyaşlarıyla geçirdi. Anne babası hayatta olan ama imkansızlıklardan yuvada kalan Duygu, ziyarete gelen valiye sarılıp "Ailemi çok özledim" diyerek ağladı. Duygu'yu valinin eşi ve öğretmenleri sakinleştirmeye çalıştı ama başarılı olamadı. EDİRNE Valisi Mustafa Büyük, Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi, 54'üncü Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Paşan Özen, bayramlaşma töreninin ardından Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Huzurevi'ni ve Çocuk Esirgeme Kurumu'nu ziyaret etti. Ziyaretlerde duygusal ve ilginç anlar yaşandı. Vali Büyük elini öperken duygulanan 84 yaşındaki Havva Ergülen gözyaşlarını tutumadı. Çocuk Esirgeme Kurumu'nda bayram harçılklarını alan çocuklar sevinirken, ailesini özleyen 7 yaşındaki Duygu Balcı ağladı. Duygu'yu öğretmenleri sarılarak sakinleştirmeye çalıştı. Ramazan Bayramı'nın ilk gününde Edirne Valisi Mustafa Büyük, Belediye Başkanı CHP'li Hamdi Sedefçi, 54'üncü Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Paşan Özen ve ilde görevli daire müdürleri ile sivil toplum kuruluşları, Öğretmenevi'nde bir araya geldi ve burada birbirleriyle bayramlaştı. Bayramlaşma töreninin ardından ise protokol üyeleri ilk olarak Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı Edirne Huzurevi'ni ziyaret etti. Burada Vali Büyük ile diğer porotokol üyeleri, yaşlıların bayramlarını kutladı ve ellerini öptü. Ayrıca Valilik tarafından da yaşlılara kapalı bir paket içinde bayram hediyesi verildi. Bayramlaşma sırasında Vali Büyük, yürüme engelli olan ve tekerlekli sandalyenin üzerinde oturan 75 yaşındaki Remziye Kayacan'ın yanına gitti ve eline öptükten sonra sohbet etti ve “Bir şikayetiniz var mı?” diye sordu. ‘BU YOK MU BU, HİÇ GELMİYOR’ Bunun üzerine Remziye Kayacan, Sosyal Hizmetler İl Müdürü Tamer Tahmazoğlu'nu eliyle Vali Büyük'e göstererek, “Bu yok mu bu, hiç gelmiyor. Dolaşmıyor. Bu çok yaramaz” diye şikayet etti. Vali Büyük ise şakayla karışık Tahmazoğlu'na bakarak, “Bunun kulağını çekelim. Bu daha çok gelsin. Öyle yağma var mı hemen kaçıyorsunuz” dedi. Ardından da diğer yaşlılarla ilgilendi. Vali Büyük elini öperken duygulanan Havva Ergülen de gözyaşlarını tutumadı. Vali Büyük, elleriyle Ergülen'in gözyaşlarını silip teselli etmeye çalıştı. AİLESİNİ ÖZLEYİNCE AĞLADI Daha sonra protokol üyeleri Edirne Çocuk Esirgeme Kurumu'nu ziyaret etti. Burada Edirne Valiliği 134 çocuğa yaşlarına göre 30, 40 ve 50 lira bayram harçlığı dağıttı. Bayram harçlığını alan bazı çocuklar sevinirken, ailesini özleyen Duygu Balcı'yı verilen 30 liralık bayram harçlığı da mutlu etmedi. Ailesini özlediği için ağlamaya başlayan Duygu Balcı'yı öğretmenleri sarılarak sakinleştirmeye çalıştı. Annesi zihinsel engelli olan, babası ise tek başına bakamayınca diğer 2 kardeşiyle birlikte çocuk yuvasına bıraktığı Duygu, kendi köşesine çekildi. Daha sonra protokol üyeleri sırasıyla İl Jandarma Komutanlığı, Devlet Hastanesi, Erkek Yetiştirme Yurdu ve polis karakollarına giderek buradakilerle bayramlaştı. Biz sizin yerinizde olsak en yakın çocuk yuvasına gider oradaki çocukları sevgiyle kucaklardık. Duygu yüz binlerce çocuktan sadece biri...ve onların sevgiye ihtiyacı var...
Çocuk kavgasına büyükler karıştı! Yazı Boyutu Elazığ'ın Kovancılar ilçesinde iki ailenin çocukları arasında çıkan, ardından büyüklerin de karıştığı ve silahların kullanıldığı kavgada, 3 kardeşten biri hayatını kaybetti, ikisi yaralandı. Kovancılar ilçesine 20 kilometre mesafede bulunan Bağgülü köyünde Y. ailesine mensup amca oğulları küçük çocukların arasında başlayan kavga, kadınların da katılmasıyla büyüdü. Ailelerin erkeklerinin de karıştığı kavgada, av tüfekleri kullanıldı. Silahlı kavgada iddiaya göre M.Y. ve Ş.Y. kardeşler, kuzenleri Raif, Özkan ve Serdar Y.'ye av tüfeğiyle ateş etti. Kavgada, Raif Y. olay yerinde hayatını kaybederken, kardeşleri Özkan ve Serdar Y. , Elazığ Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldı. Yaralıların durumlarının ağır olduğu öğrenildi. Öte yandan Raif Y.'nin katil zanlıları M.Y. ve Ş.Y. jandarma ekiplerince yakalandı. iha
Polisi şok eden korsan düzenek Yazı Boyutu Erzincan polisinin düzenlediği operasyonunda 170 adet korsan CD ele geçirilirken, 3 kişi gözaltına alındı. Edinilen bilgiye göre, İl Emniyet Müdürlüğü'ne bağlı Güvenlik Şube Müdürlüğü ile Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü ekipleri, Vakıflar İş Merkezi ve Fevzi Paşa İş Merkezi bulunan iki iş yerine baskın düzenledi. İşyerinde bulunan harici hard diskler içerisindeki, telif hakları korunan çok sayıda VCD-DVD film, bilgisayar ve Play Station oyununun akıllara durgunluk veren bir yöntemle gizlendiği ortaya çıktı. Yapılan araştırma sonucu telif hakları korunan çok sayıda VCD ve DVD'nin harici hard diskler içine kaydedilip VHS video kayıt cihazları içine gizlendiği belirlendi. Hard disklerdeki film ve oyunların, müşterilerin talebi üzerine kablosuz ağla bağlantı kurularak CD'lere yazıldığı tespit edildi. İşyeri sahiplerinin bu yöntemle kullandıkları bilgisayarda hiçbir yasadışı veri bulundurmadıkları ve olası polis baskınlarından korundukları öğrenildi. Polisi hayretler içinde bırakan düzeneğin ortaya çıkarılması ile birlikte 12 adet harici hard disk, 3 adet bilgisayar kasası, 80'i porno içerikli olmak üzere 170 adet kopyalanmış CD'ye el konulduğu öğrenildi. Konuyla ilgili gözaltına alınan 3 şüpheli Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürlüğü'ndeki ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Şüpheliler hakkında 5846 Sayılı Fikri ve Sınai Hakları Kanunu'na ve TCK 226. Maddesi (müstehcenlik) uyarınca işlem yapıldığı belirtildi.
Terhisine bir ay kala şehit oldu Yazı Boyutu Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri'ne bağlı 39'uncu Mekanize Piyade Tümeni'nde yıldırım düşmesi sonucu şehit olan Piyade Er Saim Kırmaş, memleketi Erzurum'da düzenlenen törenin ardından toprağa verildi. Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri'ne bağlı 39'uncu Mekanize Piyade Tümeni 49'uncu Piyade Alayı 4'üncü Piyade Taburu 11'inci Piyade Bölüğü'nde vatani görevini yapan 88/3 tertip piyade er Saim Kırmaş, bir arkadaşı ile birlikte 20 Eylül gecesi nöbet tuttukları sırada yıldırım düşmesi sonucu ağır yaralandı. Silah arkadaşları tarafından hastaneye kaldırılan Kırmaş ve arkadaşı yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Memleketi Erzurum'a gönderilen şehit piyade er Saim Kırmaş için bugün Mareşal Fevzi Çakmak Asker Hastanesi'nde tören düzenlendi. Vali Sami Bulut, 9'uncu Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç, Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, daire müdürleri ve şehit ailesinin katıldığı törende şehit piyade er Saim Kırmaş'ın özgeçmişi okundu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın söylenmesinin ardından silah arkadaşları tarafından omuzlara alınan şehit piyade er Kırmaş'ın cenazesi ambulansa konuldu. Vali Sami Bulut, 9'uncu Kolordu Komutanı Korgeneral Tevfik Özkılıç ve Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler, acılı baba Bayram Kırmaş'a başsağlığı dileğinde bulundular. Törene katılan anne Kürtçe ağıtlar yakarak terhisine bir ay kala bayram gününde şehit olan oğlunun ardından gözyaşı döktü. Şehit piyade er Saim Kırmaş'ın cenazesi doğum yeri olan Horasan ilçesine bağlı Pirhasan köyünde toprağa verildi.
Otomobil trafik levhasına çarptı: 1 ölü Yazı Boyutu Eskişehir'de meydana gelen trafik kazasında 1 kişi hayatını kaybetti, 2 kişi yaralandı. Edinilen bilgiye göre, Bülent A. idaresindeki 26 AC 949 plakalı otomobil, Eskişehir-Ankara karayolunun 19. kilometresinde refüjdeki trafik levhasına çarparak devrildi. Kazada, otomobilde bulunan Bekir Kızılkaya (47) olay yerinde hayatını yitirdi. Yaralanan sürücü Bülent A. ile araçtaki diğer yolcu Musa Gündoğmuş, Eskişehir Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Tedavi altına alınan iki kişinin sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Kazayla alakalı inceleme başlatıldı.
Bayram şimdi başladı Yazı Boyutu Gaziantep'in Karkamış Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye giriş yapan Suriyeliler, yakınlarıyla buluşarak bayramlaştı. Karkamış Kaymakamı Ferhat Sinanoğlu, yaptığı açıklamada bu yıl Ramazan Bayramı süresince 6 bin 287 kişinin Türkiye'ye giriş yapmak için başvuruda bulunduğunu belirtti. Sinanoğlu, sınırda bayramlaşmanın ilk günü olan bugün yaklaşık 3 bin kişinin giriş yapmasını beklediklerini kaydederek, "Geri kalanların ise yarın Türkiye'ye giriş yapmasını bekliyoruz. Suriye'de bugün bayramın birinci günü olması nedeniyle herhangi bir yoğunluk yok. Gelen misafirlerimizin işlemleri en kısa zamanda halledilerek yakınlarıyla buluşmaları sağlanıyor" dedi. Herhangi bir sorun yaşanmaması için gerekli tedbirlerin alındığını kaydeden Sinanoğlu, herhangi bir olumsuzluğa karşı güvenlik güçleri ve sağlık ekiplerinin de hazır bulundurulduğunu ifade etti. Sinanoğlu, ayrıca domuz gribine karşı ise ekiplerin hazır bekletildiğini, tüm önlemlerin alındığını ve şu ana kadar domuz gribi vakası ile karşılaşılmadığını belirtti. Bu arada, bayramlaşmak için Türk gümrük kapısına gelen Carablus Kaymakamı Albay Halit El Hıdır'ı karşılayan Karkamış Kaymakamı Ferhat Sinanoğlu, Suriye ile Türkiye ilişkilerinin çok iyi bir şekilde devam ettiğini kaydetti. Sabahın erken saatlerinden itibaren Karkamış Sınır Kapısı'na gelen Suriyeliler ise, 48 saatliğine akrabalarıyla buluşmak için Türkiye'ye geçti. Suriyeliler uygulamadan memnun olduklarını ve bu sayede görmedikleri akrabaları ile hasret giderdiklerini kaydetti. Suriye'den Türkiye'deki akrabalarını görmek için gelen Suriye vatandaşları, Türkiye'deki akrabalarına çay, şeker gibi hediyeler getirdiklerini ifade ederek, "Türkiye'yi çok seviyoruz" diye konuştular.
Domuz diye yengesini vurdu Yazı Boyutu Giresun'un Görele ilçesine bağlı Köprübaşı beldesinde bir kişi tarlada çalışan yengesini domuz zannederek tüfekle ateş etmesi sonucu ölümüne neden oldu. Olay sabah saatlerinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Nurgül Yılmaz (46) İstanbul'a gidecek akrabalarına mısır toplamak için tarlaya indi. İddiaya göre, bu sırada bayram ziyareti için aynı eve gelen Ş.Y, tarladan domuz sesleri geldiğini zannederek S.Y'ye "Oğlum tarlada domuz var herhalde, vur şunu" demesinin ardından av tüfeğine alan S.Y önce havaya daha sonra da tarlaya doğru ateş etti. S.Y ve halası Ş.Y olayın olduğu yere gittiklerinde, domuz yerine Nurgül Yılmaz'ın kanlar içindeki cesediyle karşılaştı. Olay yerinde hayatını kaybettiği anlaşılan Nurgül Yılmaz'ın cenazesi otopsi için Trabzon Adli Tıp Kurumu'na kaldırılırken, S.Y gözaltına alındı.
3 trilyonluk kamu yatırımı Yazı Boyutu AK Parti Gümüşhane Milletvekili Doç. Dr. Kemalettin Aydın, bölgedeki çalışmalarına ve kamu yatırımlarını yerinde incelemeye devam ediyor. Doç. Dr. Kemalettin AYDIN AK Parti Gümüşhane Milletvekili , İl Genel Meclis Üyesi Naim Ağaç ve D.S.İ. il müdürü Kasım Sarımehmet ile beraber Gümüşhane merkez Harşit ve yan derelerde incelemelerde bulundu. Aydın yaptığı inceleme esnasında “İlimizde yaklaşık 10 deresağlı sollu yüksek demirli beton gücü ile bağlanıyor” dedi. Vekil Aydın ayrıca ilimiz içerisindeki tüm dere yataklarının üzerinden araba geçebilecek kenarlıklar ile Harşite kadar ineceği belirtti . Aydın açıklamasında yaklaşık 3 trilyonluk projenin para sorununun yaşanmayacağının altını çizerek, çalışmaların bu yıl ve önümüzdeki yıl mevsim şartlarının el verdiği müddetçe müteahhit üretimine paralel olarak yüksek hızla gerçekleştirileceğini ifade etti. Vekilimiz şehrin çevresel değişimi, sağlıklı ve modern yapısı için bu çalışmanın büyük önem taşıdığını belirti. Aydın Gümüşhanelilerin layık olduğu, insani yaşamın gerektirdiği yüksek standartlardaki yaşam düzeyi açısından gerekli kamu yatırımlarının memleketimize getirilmesi için çalışmalarına devam edeceğini belirtti ve “Gümüşhaneli her şeyin en iyisine layıktır” dedi.
Terörist cenazeleri için olay çıkardılar Yazı Boyutu Hakkari’nin Çukurca İlçesi’de 14 gün önce güvenlik güçlerince yapılan operasyonda ölü olarak ele geçirilen ve Hakkari Devlet Hastanesi morgunda bekletilen 2 Suriyeli teröristin cenazelerinin ailelerini verilmemesi yüzünden olaylar çıktı. Hakkari’nin Biçer ve Menderes Mahallelerinde yola barikat kurarak slogan atan gruplara polis müdahale etti. Polisin uyarılarına aldırmayarak taş atan grubu polis, gözyaşartıcı bomba ve tazikli su kullanarak dağıtmaya çalıştı. Yaklaşık 50 kişilik grup, polise taş atarak karşılık verdi. Yoldan geçen bazı vatandaşlar da atılan gazdan etkilendi. Ara sokaklara dağılarak kaçan göstericiler ile polisler arasında kovalamaca yaşanırken, Hakkari’deki olaylar sokak aralarında devam etti.
Kırıkhan'da kaza: 5 yaralı Yazı Boyutu Hatay'ın Kırıkhan ilçesinde meydana gelen trafik kazasında, aynı aileden 5 kişi yaralandı. Alınan bilgiye göre, Abdullah Dönmez (42) idaresindeki 31 KR 761 plakalı otomobil, Kırıkhan-Hassa karayolunun Güzelce mevkisinde devrildi. Kazada hafif yaralanan sürücü Abdullah Dönmez ile eşi Sevgi (38) ve çocukları Mehmet (16), Ayşe (9) ve Arda Dönmez (1), Kırıkhan Devlet Hastanesinde tedavi altına alındı.
Sarkisyan hakkında AİHM'de dava Yazı Boyutu Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİM-DER) Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkısyan'ı Hocalı ve Kelbeçer'de yaptığı katliamlar iddiasıyla ilgili Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) verdi. Sarkısyan'ın dava dosyasını AİHM'ne göndermek için Iğdır PTT Başmüdürlüğü'ne gelen ASİM-DER Başkanı Göksel Gülbey, burada bir basın açıklaması yaptı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan'ın Hocalı ve Kelbeçer'de katliamlar yaptığını iddia eden Gülbey, "Biz bununla ilgili AİHM'de dava açtık. Sarkisyan'ın eline bulaşan kanın hesabını vermesini istiyoruz. Şimdi AİHM'ye hazırladığımız bu dosyayı posta yoluyla gönderiyoruz" dedi. Gülbey, "1915'te Ermenilere Soykırım yapıldı diye asılsız iddialarda bulunan Ermeni diasporası bütün Avrupa ülkelerinin parlamentolarından asılsız soykırım iddialarını geçirme çabası içerisinde bulunmaktadır. Osmanlı Devleti'nin 1915 ve takip eden yıllarda kalleş ve ihanetçesine birlikte yaşadığı ve ekmeğini yediği Türk milletini arkadan vurarak zalimcesine yaşlı, kadın ve çoluk çocuk demeden katletmişlerdir. Ermeni diasporasının asılsız soykırım iddiaların çözümü içinde arabulucu olarak İsviçre'nin belirlenmesi çok enteresandır. Arabulucu bir kimse öncelikle tarafsız olmalıdır. Ama İsviçre tarafsızlığını yitirmiştir. Çünkü İsviçre asılsız Ermeni iddialarını parlamentosunda tanımış ve bu konuda da bir Türk vatandaşını İsviçre sınırları içersinde Ermeni soykırımı iddiaları yalandır dediği için cezalandırmıştır. Geçtiğimiz günlerde ise Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan 14 Ekim'de Bursa'da yapılacak olan Türkiye ile Ermenistan Milli Takımları arasındaki futbol maçına gelmek için Iğdır'da bulunan Alican Sınır Kapısı'nın açılması şartını öne sürmektedir. Ermenistan Cumhurbaşkanı Sarkisyan öncelikle ellerine bulaşan Kelbeçer ve Hocalı'daki çocukların kanının hesabını versin, daha sonra Türkiye'ye gelmek için şart öne koşsun" diye konuştu. Ermenistan'ın, Karabağ'ı işgal ederken birçok maddi ve manevi zarar verdini dile getiren Gülbey, "Ermeni işgalinin çok ağır bedeli olmuştur. Ermeniler, 13 bin 210 metrekare Azerbaycan toprağı işgal etmiştir. İşgal sırasında Hocalı'da 631 kişi katledilmiş ve 49 bin kişi yaralanmıştır. Bunun maddi zararı 60 milyar dolardır. Bu dönemde 1 milyon 200 bin Azerbaycan vatandaşı yurdunu terk etmek zorunda kalmıştır" şeklinde konuştu.
Evler biokütle ile ısınacak Yazı Boyutu Isparta Orman Bölge Müdürlüğü ile Süleyman Demirel Üniversitesi işbirliğinde ormandaki biyokütleler, önce evlerde daha sonra ise büyük santrallerde ısı kaynağı şeklinde değerlendirilecek. Orman Bölge Müdür Yardımcısı Adnan Yılmaztürk, ormanların ülke ekonomisine daha fazla katkıda bulunmasını sağlamak amacıyla yaptığı araştırmanın önemli sonuçlar ortaya koyduğunu söyledi. Ormanlarda yıllık bir milyon ton eşdeğerinde atık şeklinde biyokütlenin bulunduğunu dile getiren Yılmaztürk, ''Bu atıklar belli bir zaman sonra ormana zarar veriyor. Ağaçların gelişimini engelliyor ve olası yangın olaylarına davetiye çıkarıyor. Bunların ekonomiye kazandırılması gerektiğini düşündük ve bu düşüncemizi herkesle paylaştık'' dedi. Düşüncenin 1 ay önce projeye dönüştüğünü ifade eden Yılmaztürk, ''İki aşamada değerlendirmeyi planlıyoruz. İlk olarak atıl vaziyette bulunan biyokütleleri pellet teknolojisiyle yakıt haline getirmek, ikincisi ise piroliz ve gazlaştırma ile daha büyük santrallerdeki yakıt sorununu gidermek. İlk proje üzerinde yoğunlaştık. Önce bunu gerçekleştireceğiz, daha sonra yani ileriki safhalarda büyük çaptaki çalışmaya girişeceğiz'' diye konuştu Atık biyokütlelerin bu şekilde değerlendirilmesiyle birlikte hem ormanların hem de ülke ekonomisinin kazançlı çıkacağını dile getiren Yılmaztürk, projenin de Türkiye'ye örnek olacağını belirtti. Ormanlardaki atık biyokütlelerin değerlendirilmesi konusunda Orman Genel Müdürlüğün bir çalışması olduğunu kaydeden Yılmaztürk, Isparta'da geliştirilen bu çalışmanın da farklı olduğunu ve olumlu sonuç alındığı takdirde Türkiye genelinde uygulanabileceğini ifade etti.
İstanbul'a yakışmayan otogar Yazı Boyutu Çalışan sayısıyla Türkiye'nin birçok ilçesinden daha büyük insan gücüne sahip olan Esenler Otogarı, mimari yapısı ve otobüslerin giriş-çıkışlarında meydana gelen keşmekeşle "Dünya Kültür Başkenti" özelliğindeki İstanbul'a yakışmıyor. 6 bin personelle hizmet vermeye çalışan otogarda yıllardır olması gereken müşteri memnuniyeti sağlanamıyor. Girenlerin bir an önce çıkmak istediği mekânın çilesinden yalnızca vatandaşlar değil, firma yöneticileri ve esnaf da bezmiş durumda. Pamukkale Turizm İstanbul Bölge Müdürü İsmail Artırdı, "Yolcularımızı böyle bir otogara taşımaktan ve böyle bir yerde hizmet vermekten utanıyoruz." diyor. Otogar esnafının verdiği bilgiye göre yazıhanelerin bulunduğu kısmın alt katı, otogar projesinde indirme peronları olarak planlanmış. Ancak buradaki kaçak yapılaşmadan dolayı amacına uygun kullanılamıyor. İsmini vermek istemeyen otogar esnafı, düzgün bir ışıklandırması bulunmayan bu katın 'adeta umumi tuvaleti andırdığını' anlatıyor. Saatlerce süren yolculuktan sonra otogarın yoğun trafiği nedeniyle eşyalarıyla burada indirilen yolcular, kokudan burunlarını tutarak geçiyor. Yerdeki su birikintileri ve çeşitli pisliklerden dolayı attıkları her adıma dikkat etmek zorunda kalan vatandaşlar bir an önce üst kata çıkmaya çalışıyor. Esnaflar, zemin katta bulunan tamirhanelerden dolayı yağ, benzin ve egzoz kokusunun verdiği rahatsızlıktan yakınıyor. Yazıhane sahipleri ise yoğunluktan dolayı yolcuları alt katlarda indirmek zorunda kaldıklarını, özellikle de korsan otobüslerin yolcuları alt katta bıraktığını anlatıyor. Esnaflar, tüm bunlara rağmen, yıllardır ne otogar yönetiminin ne de belediye yetkililerinin bu duruma 'dur' dediğini aktarıyor. Otogarın işletmesini Büyük İstanbul Otobüs İşletmeleri Anonim Şirketi (BİOİAŞ) yapıyor. Otobüslerden alınan çıkış ücretleri ve her türlü idari inisiyatif bu şirketin kontrolünde. BİOİAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Yalamanoğlu, otogarın temizliği ve güvenliği açısından ellerinden geleni yaptıklarını ve 2010 Kültür Başkenti açısından otogarın bir sorun içermediğini ileri sürüyor. Yolcu indirmenin üst katta yapıldığını aktaran Yalamanoğlu, Esenler Otogarı'nın dünyanın en büyük otogarlarından biri olduğunu söylüyor. SADECE ÇIKIŞ ÜCRETİ GELİRİ 35 MİLYON TL Kültür Başkenti olacak şehrin otogarının içler acısı halde olduğunu anlatan Pamukkale Turizm İstanbul Bölge Müdürü İsmail Artırdı ise, 'Yılda milyonlarca kişi bu otogara girip çıkıyor, burası İstanbul'un ilk görünen yüzü. Kültür Başkenti'ne hiç yakışmayacak bir manzara var burada.' diye konuşuyor. Günde yaklaşık bin 500 araçtan çıkış parası alındığı; ancak otogara tek kuruş yatırım ve bakım yapılmadığı görüşünü savunan Artırdı, bu paranın hizmet giderleri için de kullanılması gerektiğini ifade ediyor. Otogarın halini 'mezbelelik' olarak tanımlayan Artırdı, bazı firmaların bu durumu görmemeleri için yolcularını otogara getirmediğini dile getiriyor. Otogarda 15 yıldır esnaflık yaptığını dile getiren İbrahim T adlı vatandaş ise, bu sürede ailesinin işyerine sadece 2 kez geldiğini belirtiyor. Pislik ve kokular içindeki bir yere ne ailesine de bir yakınının gelmesini kendisinin de istemediğini söyleyen İbrahim T. can ve mal güvenliklerinin de olmadığından yakınıyor. Bakımsızlığı ve keşmekeşinden dolayı birçok sorunu bulunmasına rağmen otogarın ekonomik geliri ne kadar önemli bir yer olduğunu ortaya koyuyor. Yalnızca otobüslerin çıkış ücretlerinden elde edilen gelir yılda yaklaşık 35 milyon TL'yi buluyor. Otogar yönetiminden alınan bilgiye göre günde ortalama 1. 500 otobüs kalkış yapıyor. Her otobüs için ise 65 TL çıkış ücreti alınıyor. Bu da günde yaklaşık 100 bin TL, ayda yaklaşık 3 milyon TL ve yılda da 35 milyon TL'yi geçen bir gelir anlamına geliyor. Yazıhane ve esnaflardan alınan aidatlar, özel ve ticari araçlardan alınan park ücretleri ile bu rakam daha da büyüyor. Otogar çalışanları ve vatandaşlar, bu kadar büyük bir ekonomi merkezinin neden bakımsız olduğuna anlam veremiyor. Ne park ücreti kanunî ne de otogarın ruhsatı var Yap-İşlet-Devret modeliyle kurulan Büyük İstanbul Otogarı'nın sözleşmesi Uluslararası Anadolu ve Trakya Otobüsçüler Derneği ile 1987 yılı Aralık ayında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Bedreddin Dalan arasında yapıldı. Dernek, daha sonra yetkilerini BİOİAŞ'a devretti. İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Teftiş Kurulu Başkanlığı'nın 2002 yılında hazırladığı müfettiş raporunda, otogar kompleksinin tasdikli projeye uygun olmadığı belirtiliyor. Bu raporda proje hilafı ilaveler ve imalat eksiklikleri olduğu için İBB'den otogara yapı kullanım izni verilmediği belirtiliyor. Belediye yetkililerinden alınan bilgiye göre bu raporun durumunda hâlâ bir değişiklik yok. Emlak Müdürlüğü'den alınan bilgiye göre otogarın ruhsatı da yok. Yetkililer, Büyükşehir Belediyesi ile Otogar işletmesi arasında imzalanan protokolde otogarda özel araçlardan alınan 6 TL'lik park ücreti ile ilgili bir madde bulunmadığı bilgisini veriyor. Alınan bu ücretten belediyeye her- hangi bir ödeme de yapılmıyor. Esnaf satışta doğru bilgilendirilmemiş Pazarlayıcı firmanın tanıtımıyla satışı yapılan otogardaki işyerlerinin konumunun farklı çıkması ve ofislerin büyük bölümünün kaçak çıkması birçok esnafı mağdur etti. Projeye göre yürüyen merdivenlerin ve asansörlerin olduğu ve büyük alışveriş merkezleri şeklinde yapılacağı taahhüt edilen otogara, birçok vatandaş servetini yatırdı. Tasdikli projeye uygun olarak yapılmadığı, reklamlarda verilen sözler tutulmadığı için esnaf mağdur edildiklerini söylüyor. Hatta haklarını aramak için bir araya gelen yüzlerce esnaf Otogar Esnafı Mağdurları Derneği'ni kurmuş. Dernek yöneticisi Şehap Önal, kendilerine satılan işyerlerinin kaçak olduğunu sonradan öğrendiklerini ve yıllarca hukuk mücadelesi verdiklerini anlattı. Nitelikli dolandırıcılığa maruz kaldıklarını iddia eden Önal, "Biz medya şirketleri de olan pazarlama firmalarına güvenerek bu işyerlerini satın aldık. Ancak bizden bu yapıların kaçak olduğu gizlendi. Tanıtım reklamlarında ve broşürlerde burada müşteriler için yürüyen merdivenler ve asansörler olacaktı. Bize anlatılanların hiçbiri yapılmadı ve 1.700 esnaf burada dolandırıldı. Otogarın projesi onaylı olmadığı için de davalarımızı kaybediyoruz." diyor. Otogar hakkında birçok Meclis Araştırma Komisyonu ve belediye raporları olduğunu aktaran Önal, "Buranın günlük geliri 300 milyarın üzerinde ama 15 yıldır tek bir çivi çakılmıyor" diyor. BİOİAŞ'ın daha önce borsaya girmek için başvuruda bulunduğunu aktaran Şehap Önal, yapı kullanım izni ve projesinin tasdikli projeye uygun olmadığı için SPK'nın borsaya girmesine izin vermediğini söylüyor.