Muhammed'in İslamı Nasıldı?

Konu, 'Ziyaretçiler ( Soru - Cevap )' kısmında enel-hak tarafından paylaşıldı.

  1. enel-hak

    enel-hak Yeni Üye

    Sevgili Canlar;
    Yeni bir çalışma ile sizi rahatsız etmeye devam edeceğim.Eğer sizleri incitecek olursam beni affedin. Konuyu kısa tutacağımdan dolayı canlar beni bağışlasın.Elimden geldiği kadarıyla özü sizinle paylaşmaya çalışacağım.

    Bu yazı dizininde;
    Elleri ile Ayı iki´ye ayırıp,tekrar onu birleştiren,mirac´ta Allah ile yüz yüze konuşan Muhammed´i göremezseniz bana darılmayın.Hendek savaşında açlıktan karnına taş bağlayıp mücadele eden,Buğday ekmeğinden başka bir yiyeceği olmayan,Sürekli yamalıklı elbiseler ile oturup kalkan birinden bahsedersem sakın şaşırmayın.

    "Allah'ın Elçisi,kul gibi yemek yer ve kul gibi otururdu.O kendisinin bir kul olduğunu bilirdi" İmam Cafer-i Sadık

    İslam ile günümüzdeki İslam arasında 14 asırlık bir fark vardır.Geçen bu uzun zaman diliminde yüzü öylesine süslenip püslenmiş,düşünce ve duyguları çeşitli birleşim ve öğretilerle öyle değişmiş ki,

    Şairin Peygamber´e hitaben söylediği gibi :
    “Ona o kadar dal budak eklendi ki,Görsen onu sen de tanıyamazsın “

    Ali, 14 asır önce bu sözleri doğrular nitelikte bir ifade kullanmıştı. “Muhammed öldükten sonra,İslamı tanıyamaz oldum”

    Muhammed, peygamberlik döneminden önce,diğer peygamberler gibi çobanlık yapmaktaydı.
    Çoban,sürüyü tehlikelere karşı korur;kurtları sürünün çevresinden uzaklaştırır;sürüyü bereketli otlaklara,su kaynaklarına götürürdü.Bunun dışında çoban,bütün hayatını sürüye adayan tek insandır.Bu durum, en üstün liderlik aşamasıdır.Peygamberler bu yüzden çoban idiler.


    Tarihin put kıran İbrahim´i,kendi toplumu´nun put imalatçısı olan Azer tarafından yetiştirilmiştir.Firavun´un zorba düzenini yıkacak olan kahraman,Firavun´un kendi düşmanını ta çocukluğundan itibaren yanında büyütmesi için annesi tarafından bir sandığa konularak Nil´e bırakılan ve ve Kıptilerin sarayında İsrailoğullarını koruyan bir çocuktur.Bu kez tarih başka bir mucize gösteriyor.Kabe´nin perdedarı,putperestlerin sucusu,putların koruyucusu olan Abdulmuttalip,bu putları tek tek kıracak olan Muhammedi kendi evinde büyütür.

    Muhammed dönemi ikiye ayrılır “Toplumdan kaçış ve Topluma dönüştür” Muhammed kendine Peygamberlik gelmeden önce,Mekke´nin kötü koşullarından uzaklaşarak, mağaralara sığınır oralarda zamanını geçirirdi.Allah tarafından gelen ağır vahiyle birlikte o büyük devrimci, dağdan inecek ve fitili ateşleyecektir.

    Devrim, önce evde eşi Hatice ve on yaşında olan Ali ile başlamıştır.Muhammed öyle bir çileli yolculuğa çıkmıştır ki, Ebu Lehebler,Ebu Süfyanlar,Ebu Cehiller ona karşı cephe almışlardır. Muhammed ve küçük savaşçısı olan Ali,bu zalimler karşında yalnızlardır.Baskılara ve işkencelere rağmen Muhammed amcası Ebutalip´e “ Bir elime güneşi, diğer elime ayı verseler”ben bu davadan vazgeçmeyeceğim diyerek kesin tavrını ortaya koymuştur.

    Muhammed öyle bir İslam düşüncesi yerleştirmiştir ki,gerçekten günümüz İslam´ı ile arasında 14 asırlık fark vardır.

    Muhammed´in İslam´ında,peygamber evladı olma dahil her türlü soy üstünlüğü reddediliyor.İslam peygamberi bu hususu,çok ciddi ve duygulu bir şekilde sevgili kızı Fatma´ya hatırlatmıştır.
    “Fatma,kendin çalış!Çünkü Allah katında senin için hiçbir şey yapamam”

    Birisi Peygamber´e soruyor: “Bir saatlik ömrüm kalmış olsa,o bir saatte ne yapayım ?” O şöyle cevap veriyor: “ Git,ilmi müzakereyle geçir.” Bir saatlik tefekkür,yetmiş yıl ibadetten daha üstündür.

    Muhammed, Uhud savaşında ağır darbeler almasına rağmen,Ali onun hakkında : “Biz ne zaman darda kalsak,Peygambere sığınırdık” demiştir.Muhammed´in İslam´ı, gösterişi ve süsü reddeder.Muhammed, kızı Fatma´nın evine gider,evin eşiğine geldiğinde,kızı´nın boynunda süslü bir gerdanlık görür ve içeri girmeyerek geri döner Fatma durumu fark eder ve çok üzülür.Ali durumu fark edip peygamberin arkasından koşar ve yetişir.Ya Muhammed neden içeri girmedin? der. Muhammed Ali´ye “Her toplumun bir fitnesi vardır,benim toplumumun da fitnesi maldır” diyerek “Altın ve gümüş biriktirenlere lanet okur.Ali bu durumu eşi Fatma´ya anlatır.Fatma çok üzülür boynunda ki gerdanlığı satıp, parasını yoksullara dağıtır.

    Muhammedin Allah´ı söyle buyuruyordu: “ Biz ezilenleri yeryüzünde egemen kılacağız” KASSAS/5.Ayet.

    Muhammedin İslamın´da, ezanı sesli olarak okuyan ilk kişi,Ali´nin dostu Habeşli bir köle olan Bilal´dir.Hendek savaşında,hendek açma fikrini Muhammed´e veren mükemmel zihniyet,Ali´nin dostu olan köle Selman-ı Farisi´dir.Osman´ın, Muaviye´nin sömürüsüne ve saltanatına karşı ayaklanan devrimci zihniyet Ali´nin dostu olan Ebu-Zer Gıffari´dir.Hakkın şehidi Hüseyin,nasıl olsa cennetle müjdenmişti.Dedesi peygamber ve babası Ali kendisine ahirette şefaat ederlerdi.O da köşeye çekilip,kendisini ibadete verebilirdi.”İnsan´ın en güzel süsü ölümdür” diyerek zulme ve batıla karşı savaşarak şehit olmuştur.İslamiyet bu temel unsurlar üzerinde kurulmuştur.

    Eğer günümüzdeki İslami zihniyetler, Muhammedin sünneti´ne uymuş olsalardı,Kabe´nin çevresindeki büyük yapıları yerle bir ederlerdi.Eğer İslamı zihniyet Kur´an´ı gerçek anlamda,bel üstünde tutmamış,hastalanacak diye öküzlerin boynuna takmamış olsalardı ve okudukları Kur´an köprücük kemiklerinden öteye geçmiş olsaydı;

    “Sana neyi infak edeceğini / dağıtacağını sorarlar;de ki,kazandıklarınızın ihtiyaçtan artanın tamamını “
    Bakara/219.Ayet

    Yukarıda ki ayetin yükümlülüğünü yerine getirir,7 yıldızlı otellerde konaklamaz,2000-3000 $´lık güneş gözlüğü ve saati takmaz,son model Jiplere binip ortalıkta cirit atmazdı.

    Saflarınızı birleştirin canlar ve öyle birbirinize kenetlenin ki aranıza Mervanlar girmesin.
    İlk emri oku olan bir kitaba sahipsiniz.
    Okuyun ki, tarihte sorular cevapsız kalmasın.
    Selam olsun Kabe'nin gerçek yolcularına...

    Sizleri rahatsız edebildiysem ne mutlu bana.Başka yazı dizininde görüşmek dileğiyle.Değerli yorumlarınızı ve eleştirilerinizi bekliyorum.
     
    berfine36 bunu beğendi.
  2. Dünyada İslamiyet 23 yıl yaşamış olup Peygamber hasta döşeğinde iken bölünmeler başla***** haklının haksızlığa uğradığı haksızın haklı yapıldığı bir devir başlamış olup, günümüze kadarda gelerek, devam etmektedir.
     
  3. berfine36

    berfine36 Aktif Üye

    Bunu biz dinciyiz; Dindar çocuk yetiştirin diyenlere; teee kendi insanı dururken gidip Myanmar'da gözyaşı dökenlere; aldıkları gemicikle fakiri fukarayı uyutan; her reklamı yapanlara söyleyelim de onlar önce hakkıyla insan olsun, sonra buradaki gibi olan İslam ı yaşasın; bize kafir, ibadethanemize ucube demesin,kendileri milyon dolar giyimlerine gezmelerine harcamasın... ben de o zaman derim ki ; alevi-sünni yoldaştır... ne güzel hayaller öyle değil mi ?
     
  4. Unregistered

    Unregistered Misafir

    Selamunaleyküm kardeşler güzel bir öz eleşdiri yapmışsınız. malesef islam ı öyle bir şekle sokduk ki islam a uyacağımıza islamı kendimize uydurmaya çalışıyoruz.

    bizler de bir birimizi ödekileşdiriyoruz malesef sen şu tarikattansın, sen alevisin,sen kürtsün gibi birlerinin değirmenine su taşıyanlar da kalkıp TÜRKİYE bir mozaikdir tarihden bir haber olan insanın aklına şaşarım türkmeni,tatarı,aleviyi hatda hatda kürtleri bile ayrı bir millet sannedenlerin aklına yanayım TÜRK boylarını sanki farklı bir milletmiş gibi göstermeye çalışıyorlar yani işin özü şudur ki bizler tarihimizi bilmedikce, bizler bir birimizi ALLAH icin sevmedikce bizi çok bölerler.

    şu adresde bir yazı dizisi var anadolu alevileri hakkında biraz zaman ayırıp okumanızı tavsiye ederim http://www.darsane.com/showthread.php/113915-Horasan-dan-Anadolu-ya-bir-YOL-hikayesi-Alevi-Türkler bir ara kürtler hakkında da bir yazı dizisi okumuşdum fakat onu bulamadım o yazıda da Özetlersek ite kaka bin yıllık tarih yapmışlar fakat bin yılın ötesi Türkmen boyuna dayanıyor.
    yani islam ı da tarihimizi de iyi araşdırmak gerek diyorum...
     

Sayfayı Paylaş