Ufuk Bektaş Karakaya [TABLE="width: 650"] [TR] [TD] âDevrimâ yılları. Varoluşunu, öngördüğü gelecek tahayyülüyle gerçekleştiren, mevcudiyetini âyaşanacak güzel bir dünyaâ ihtimaline feda etmiş bir kuşağın hikâyesi. Sol muhalefetin devrim yürüyüşü, kitlelerin bir araya gelişi, Türkiye´nin kırılmanın eşiğinde dolaştığı karışıklık yılları⦠12 Eylül 1980. Yakın dönem Türkiye tarihinin her köşesinde izleri bulunan, yaşamı değiştiren, adamakıllı bir kuşağı deyim yerindeyse bertaraf eden âkötü zamanlarınâ başlangıç tarihi. Bir hayalin sekteye uğrayışı, yeni bir dönemin başlangıcı⦠Cezaevleri. Her biri kendi karanlık suretini oluşturmuş işkencehanelerin, zulmün, katıksız şiddetin kaleleri. Ve direniş tabii, zalime itiraz adına canını ortaya koymuş, direniş uğruna âölüme yatmışâ vücutların ağırbaşlı ve dik duruşu⦠12 Eylül dönemi ile ilgili çok sayıda anı yayımlandı ancak elinizdeki kitabı diğerlerinden ayıran, yazarın kimliği ve yaşadığı benzersiz olaylar. Bugün varoş dediğimiz çevrelerden gelip 12 Eylül öncesinin ses getiren örgütlerinden birinin yöneticisi olmuş ve anılarını kaleme almış az sayıdaki yazarlardan biri ile karşı karşıyayız. Ölüm Bizim İçin Değil, 1970´li yılların sonunda, tabandan başladığı politik yaşamında sayısız badireler atlatmış Ufuk Bektaş Karakaya´nın hikâyesi. Aynı zamanda ölüme bir gün kalana kadar yaşanmış bir ölüm orucu deneyiminin ilk kez birinci ağızdan yazılmış bütünlüklü bir anlatısı. Malatya´dan Köln´e uzanan; devrim fikriyle, mücadeleyle, 12 Eylül´ün iflah olmaz cezaevleriyle, direnişle ve firarla bezeli sıra dışı bir hayat öyküsünün benzersiz anlatımı⦠[/TD] [/TR] [/TABLE]
Bu kitabı okumanızı tavsiye ederim. Yazar Bektaş yoldaş, kitabında beni o günlere götürdü. Hakk onu ve onun gibi devrimcileri utandırmasın.