ABF Başkanı Balkız: Bu raporu kabul edenler Alevi değildir

Discussion in 'Güncel Olaylar' started by zaza kazim, Feb 16, 2010.

  1. zaza kazim

    zaza kazim Üye

    ABF Başkanı Balkız: Bu raporu kabul edenler Alevi değildir.

    Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Ali Balkız, “Alevi Çalıştayı Ön Raporu”nun “aldatmaca” olduğunu öne sürerek, “Bu belgeyi olumlu bulanlar bizden değildir” dedi.

    Balkız, Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı'nda, federasyona üye derneklerin yöneticileri ve Madımak Oteli'nde hayatını kaybeden Alevi vatandaşların aileleriyle düzenlediği basın toplantısında,

    Alevi Çalıştayları sonrasında hazırlanan ön raporu değerlendirdi.

    “Aleviliği sadece Aleviler tanımlayabilir” demelerine rağmen, “raporun Aleviliğe bir tanım getirdiğini” savunan Balkız, “böylece asimilasyon işleminin kolaylaştırılmasının hedeflendiğini” iddia etti. Ön raporda uzlaşmayla çıktığı belirtilen önerilerin “tamamen Sünni bakış açısının ürünü olduğunu” öne süren Balkız, “Raporun içeriğinden de anlaşıldığı gibi, Aleviler, Alevi Çalıştayı'nda bütün inanç ve mezheplere eşit mesafede durması gereken bir devletin hükümeti ile değil, iktidar erkini elinde tutan Sünni ulema ile oturmuş gibidirler” diye konuştu.

    “Ön raporun içeriğinin, sahip oldukları öngörüler nedeniyle kendilerini şaşırtmadığını ifade eden Balkız, “Rapor bir aldatmacadır. Sanaldır, maksatlıdır, iyi niyetten yoksun, sorun çözen değil yeni sorunlar yaratan, şeriata doğru giden yolda yeni adımlar öngören bir AKP projesidir” görüşünü savundu.

    Federasyon olarak, “Diyanet İşleri Başkanlığının lağvedilmesi gerektiğini savunduklarını” anlatan Balkız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu rapor diyor ki, 'bu beklenti rasyonel değildir.' Laikliğe aykırı Diyanet İşleri Başkanlığı'na dokunulmamış, tam tersine sahte laiklik uygulamasına Aleviler de ortak edilmek istenmiştir. Hiç de olmayan bir uzlaşma varmış gibi gösterilmiş, hükümet, Sünni kesimi kamu olanaklarıyla finanse etme uygulamasını güya Alevileri de sisteme dahil ederek güvenceye almak istemiştir.

    Raporda, Madımak Oteli'nin müzeye dönüştürülmesine ilişkin talebin 'tehlikeli bulunması' ise başlı başına feci bir bakış açısıdır. Binanın yıkılarak parka dönüştürülmesi önerisi AKP hükümetinin Sivas katliamını hafızalardan silme, unutturma düşüncesinin bir ürünüdür. Biz biliyoruz ki, o bina yıkıldığında, parka dönüştürüldüğünde birkaç yıl sonra o parkın adı da belediye meclis kararlarıyla değiştirilecek, böylece katliamın izi yok edilmiş olacaktır.”

    Zorunlu din dersleri konusunda ön raporda yer alan önerilerin “mevcut uygulamanın sonuçlarını daha da ağırlaştıracak nitelikte olduğunu” öne süren Balkız, “isteğe bağlı din eğitiminin verilmesi” fikri ile “Alevi çocukları için asimilasyon aracı ve sistematik işkenceye dönüşmüş olan uygulamanın artırılarak iki din dersi önerildiğini” savundu.

    Bunu “kabul edilemez” bulduklarını ifade eden Balkız, “Bu çaba, ilköğretim okullarımız ile liselerimizin, imam hatip liselerine, Kur'an kurslarına dönüştürülmesinden başka bir anlam taşımamaktadır” dedi.

    Cemevleriyle ilgili bölümünün, ön raporun “Sünni ulemanın bakış açısıyla yazıldığının en önemli göstergelerinden biri olduğunu” savunan Balkız, şöyle konuştu: “Cemevleriyle ilgili tanımlamada, onun işlevine ilişkin değerlendirmede fikri dikkate alınan taraf Aleviler değil, Alevi olmayanlardır. Yani iktidar, yani devlet, yani Sünni ulema haddini aşarak Alevilerin ibadet yeri cemevlerinin niteliğine karar verme hakkını kendilerinde bulmaktadırlar.

    Bu rapor biz ne dedik, ne istedikse onun tersini söylüyor, üstelik, üzerinde mutabakata varılmış gibi söylüyor. Alevi köylerine cami yapma politikalarından vazgeçme ve dergahlarımızın biz gerçek sahiplerine geri iade edilmesi konularında ise hiçbir şey söylememiş.

    Alevi Çalıştayı ön raporunun dili, anlayışı ve mantığı sakattır. Yıllardır dillendirdiğimiz taleplerimizin muhatabı sanki devlet değil de Sünni kardeşlerimizmiş gibi algılanmakta, Alevilerle, Sünniler arasında bir pazarlık gibi sunulmakta, top taca atılmakta ve oyun orada sürdürülmek istenmektedir.

    Ön rapor, bir asimilasyon belgesidir. Bu belgeyi olumlu bulanlar bizden değildir.”

    Haber: Hürriyet
     
  2. devran

    devran Yönetici

    ''Ön rapor, bir asimilasyon belgesidir. Bu belgeyi olumlu bulanlar bizden değildir.”

    bundan başka söylenecek yorum yok !

    emeğine sağlık can
     
  3. ero

    ero Daimi Üye

    ABF Başkanı Balkız: Bu raporu kabul edenler Alevi değildir.

    "katılıyorum"
     
  4. devran baki

    devran baki Daimi Üye

  5. MUHAMMEDALİ

    MUHAMMEDALİ Daimi Üye

    Ben Arif Sağ'a gibi has bir talibe, hakiki bir cana alevi değildir diyenlerin alnını karışlarım.
    Elhamdülillah Müslüman'ım, Elhamdülillah Türk'üm, Elhamdülillah Aleviyim (aşkaleliyim aşık arif'in hemşehrisiyim :))
    VESSELAM...
    Biliyorsan konuş arif sasınlar
    Bilmiyorsan sus adam sansınlar
    Ali Balkız mı Alevi?
    beni konuşturmayın...
     
  6. seyduna_34

    seyduna_34 Daimi Üye

    canlar her fıkre her dusunceye saygımız oldugu gıbı kullandıgımız kelımelere dıkkat edelım lutfen, kımseyı savundugu veya fıkrını beyan ettıgı konularda yargılamak haddımız degıl!!! sevıyeyı ve saygıyı elden bırakmamak dılegıyle...
     
  7. MUHAMMEDALİ

    MUHAMMEDALİ Daimi Üye

    "alnını karışlarım" kusura bakmayın... sinirlendim biraz:mad:
     
  8. seyduna_34

    seyduna_34 Daimi Üye

    senın dusuncenı kabul etmek zorunda degıl hıc kımse..kımse kımsenın alnını karıslayamaz bu yuzden..ben sahsen sevmıyorum o kısıyı...bu tarz konusmalar olmasın lutfen...
     
  9. ero

    ero Daimi Üye


    kendine o kadar güveniyorsun demek, helal sana muhammedali..

    Hemşericilik yaparsak konuya mantık açısından değil işte senin gibi duygusal açıdan bakmış oluruz..

    Arif sağ kötü şer bir insandır denmiyor ama eleştirilmesi gerekiyorsada eleştirilir arkadaşım
     
  10. devran

    devran Yönetici

    katılıyorum sana ero can
     

Share This Page