Bu lafı bir kişiden daha duymak istemiyorum. Mailime iki satır bile cevap yazmayanlar 'çok yoğun'; bir şey anlatmak için söz verip haftalarca sesi çıkmayanlar 'çok yoğun'; benden başka herkes ama herkes çok yoğun. İstesem ben de 'çok yoğun' olabilirim. 'Bugün şunu yetiştirmem lazım; [COLOR=blue]yarın şuraya gidip yazı konusu bulmam lazım, birkaç ay içinde romanımı [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bitirme planım var, sarkmaması lazım, o lazım, bu lazım...' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Hayatı boşvermek istedikten sonra 'yoğun' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]olmaktan kolay mazeret yok ki. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Hatta sadece yemek pişirip, alışverişe çıkıp, dizi izleyip yaşayarak da [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'yoğun' olabilirsiniz. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'Sinemaya gidemem ki, bugün temizlik yapacağım.' E yapma. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'Ay seni arayacaktım, hep aklımdasın ama işlerden başımı kaldıramıyorum [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ki...' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Kâinatın en saçma mazereti. Yani 'kafama uçan daire düştü, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]hastanedeydim' deseniz daha inandırıcı olur. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Normalde hiç kimse hayatının 24 saatini çalışarak geçirmez. En azından [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yemek yemek, uyumak ve tuvalete gitmek için ara vermeniz gerekir. Ve bu [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]aralarda sevdiğiniz insanlarla en azından telefonda konuşabilirsiniz, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]değil mi? [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Ben bir insana vakit ayırmamanın mazereti olarak 'çok çalışıyorum'u [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer biriyle aylarca görüşmüyor ve 'işlerim [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]var, ondan' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]diyorsanız, bunun iki anlamı vardır: [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]a) Ben aynı anda iki işi yapamam. Doğal olarak çalışırken araya kimseyi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]katamam. Merdiven çıkarken çiklet de çiğneyemem. Hayatım allak [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bullaktır. Zaman nasıl değerlendirilir bilmiyorum. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]b) Seninle görüşmek istemiyorum. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]c) Ciddi anlamda işlerim yüzünden görüşemediğimizi sanıyorum. Bu mazerete [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]gerçekten inanmışım. Kimi kandırıyorum ki? [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Son şıkkı kabul edecek babayiğit pek bulunmaz.) Ve hiç kimse beni birinci [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]şıkka inandıramaz. Çünkü biriyle görüşmek isterseniz, mutlaka vakit [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ayırırsınız. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Bu aralar üst üste birkaç kişiyle bu 'çok çalışıyorum da; başka bir şeye [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bakamıyorum' muhabbetini yaşadım; konuya o yüzden taktım. Bir insandan [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]örnek vereceğim. Şu an için kendimi örnek veremem çünkü 'evde çalışan [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yazar' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]olduğum için kimsenin beni iş konusunda ciddiye aldığı yok. Neyse canım, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bana ne? Ben yazıyor muyum? Yazıyorum. Paramı alıyor muyum? Alıyorum. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Gerisi beni hiç ilgilendirmiyor. Ama şunu da belirtmem gerek. Öğrencilik [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]hayatım boyunca hiçbir zaman derslerin, sınavların, çalışmaların, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]zevklerimin önüne geçmesine izin vermedim. Benim için okul her zaman [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ikinci plandaydı. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Eğer çok sevdiğim bir film oynuyorsa, yarınki sınava çalışmayı birkaç saat [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]sonrasına erteledim ve filmi izledim; canım ertesi günü ödev yetiştirmeye [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]oturmadan önce gezmek istediyse çıkıp gezdim; ders çalışmayı planladığım [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]gece bir arkadaşım 'haydi sinemaya gidelim' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]dediyse herşeyi olduğu gibi bırakıp sinemaya gittim. Çünkü benim için [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'sevdiğim insanlar' ve 'kendime vakit ayırdığım hayatım' herşeyden [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]önemliydi. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Hayatımda hiç kimseyi 'çalışmam gerek' diye geri çevirmedim. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Bir arkadaşa 'hayır, eve gideceğim' dediysem, bu o anda eve gitmek [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]istememden başka bir sebebe asla dayanmadı. En önemli işin başında da [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]olsam, bir dostum 'seninle konuşmaya ihtiyacım var' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]dediğinde ben tüm işleri bırakırım. Çünkü hiçbir şey, çevrenizdeki sevgi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ve sahip olduğunuz yüreklerden daha önemli olamaz. Hayat kısacık, acayip [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bir şey. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Hırslarla, kıskançlıklarla ve eşek gibi çalışmakla bitirilemeyecek kadar [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]da değerli. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Elbette boş boş oturun demiyorum. Çünkü hayat aynı şekilde, boş boş [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]oturulmayacak kadar da değerli. Ama iş dediğiniz şey, sevdiklerinizle, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]kendinizle, hobilerinizle geçireceğiniz zamanın tamamını çalıyorsa, inanın [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]bunda büyük bir terslik vardır. Kendini çalışmaya ciddi bir biçimde [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]adayan ve sevdiklerine zaman ayıramayacak kadar işlerine gömülmeyi kendi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]özgür iradesiyle seçen kişiler de var tabii. Ben böylelerinin asla [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]evlenmemesi gerektiğini düşünüyorum. Ve bu, kesinlikle tahammül [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]edebileceğim bir kişilik tarzı değil. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Neyse, geçeyim örnek kişime: Ben ortaokul hayatım boyunca Soma'da yaşadım. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Oradaki hayatım da alemdi aslında. Bir ara onu da yazayım...) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Anlatacağım kişi, bir arkadaşımın babası. (Ailecek de görüşüyorduk; aynı [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]apartmandaydık.) Adam her sabah en geç altıda işe gitmek zorundaydı. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Mühendisti galiba. Maden ocaklarına çıkıp oradaki işleri yürütüyordu.) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Yani haftanın beş günü, ciddi anlamda 'sabahın körü' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]diyebileceğiniz bir saatte işinin başında olmalıydı. Bu durumda erkenden [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yattığını ve hafta içi başka hiçbir şeye vakit ayıramadığını düşünürsünüz, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]değil mi? En azından benim hayatımdaki 'yoğun insanlar' için bu çalışma [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]tarzı 'işe git, eve gel, yemek ye, uyu, işe git, eve gel, yemek ye, uyu' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]düzenini gerektiriyor. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Ve hafta sonları da 'hafta içinin yorgunluğunu bir türlü atamıyorum' diye [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]evde yatarak geçirilirdi. Aşırı yoğun çalışma temposu yüzünden bunlara [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]laf da söylenmezdi. Çünkü 'çok çalışıyorum, görmüyor musun?' demeleriyle, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]her türlü tartışma anında biterdi. Peki arkadaşımın babası böyle mi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yaşıyordu? Büyük harflerle cevap veriyorum: [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]HAYIR, ASLA... Akşam eve döndüğünde sosyal hayatı başlardı. Yemek bazen [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]evde, bazen bizim de dahil olduğumuz dost topluluğuyla beraber dışarıda [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yenirdi. Sonra mutlaka birinin evinde toplanılır; eğlence gırla giderdi. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Bu adam işinin dışındaki tüm vaktini sevdikleriyle geçirir ve karısına [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]asla yalnızlık hissettirmezdi. Hemen hemen her hafta sonu mutlaka ya [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Dikili'ye ya da Aliağa'ya yemeğe giderdik. Asıl çarpıcı örneğimi daha [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]vermedim. Haftanın her günü sabah altıda işte olan ve akşam hava kararınca [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]eve gelen bu adam, (bazen cumartesileri de çalışıyordu galiba) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]evlilik yıldönümünde karısını Soma'ya iki saat uzaklıkta olan İzmir'e [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]götürdü. Hayır, hafta sonu değil. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]BÜTÜN GÜN çalıştığı bir günün akşamında eğlenmek için gittiler ve gece [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]yarısını geçe döndüler. Ertesi gün de bu adam tekrar sabahın köründe [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]işine gitti!!! [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Hiç kimse bana hiçbir şey için 'çok meşgulüm, çok yoğunum, vaktim yok da [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ondan' gibi bir mazeret sunmasın. Ben inanmıyorum. Eğer biri beni [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]aramıyorsa, aramak istemediği içindir. Eğer benimle görüşmüyorsa, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]görüşmek istemediği içindir. Ben başka HİÇBİR mazereti kabul etmiyorum. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Son örneğimin ardından bu yazıyı bitirebilirdim. Çünkü gerçekten başka [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]hiçbir lafa gerek yok. Vakit ayırmak istersen, istediğin herşeye ve [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]herkese vakit ayırabilirsin. Ama müsaadenizle ben bu konuyla ilgili [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]söylenmiş ve gerçekten çok hoşuma giden sözlerden de bir demet sunmak [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]istiyorum. Bunları herkesin çerçeveleterek duvarına asması gerek. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'İşim var, vaktim yok' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]diye saçmalamaya ve daha da korkuncu bu saçmalığa kendimiz de inanmaya [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]başlarsak acilen okuyup kendimize geliriz: [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-İşinizin çok önemli olduğunu düşünüyorsanız, bu sinirlerinizin ciddi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]biçimde bozulduğunun en açık göstergesidir. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Bertrand Russell) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Mutluluğun formülü, gerektiğinde önemsiz şeylerle meşgul olabilmektedir. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Edward Newton) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Bitap bırakan günlük yaşam, ancak bir aptalın karşılaşabileceği bir hayat [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]krizidir. (Anton Çehov) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Eğer boş zamanınız yoksa, ruhunuzu kaybediyorsunuz demektir. (L. P. Smith) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Kalitenizin ölçüsü, boş zamanlarınızda ne yaptığınızdır. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Medeniyetlerin kalitesi de insanlara sağladığı boş zaman ve bunun kalitesi [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ile ölçülür. [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue](Irwin Edman) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Babam bana çalışmayı, fakat işin esiri olmamayı öğretti. Şimdi okumanın, [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]hikaye anlatmanın, şakalaşmanın, konuşmanın ve gülmenin iş kadar; hatta [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]ondan da önemli olduğunu biliyorum. (Abraham Lincoln) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]-Boş zamanı iyi değerlendirmek, çok ciddi bir sorumluluktur. (William [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]Russell) [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]VE BENİM FAVORİM: [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]'Yeterli zamanım yok deme. Büyük insanların da günleri 24 saattir...' [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue] [FONT=Courier New][COLOR=blue][COLOR=blue]CAN DÜNDAR [FONT=Arial][COLOR=blue][COLOR=blue][FONT=Arial] [/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR][/COLOR][/FONT][/COLOR]
gerçekten de güzel ve çook anlamlı bir yazı tekrar tekrar okumak lazım Can Dündar'ın yazısını paylaştığn için sana teşekkürler Nevzat can