Asiya Mi (I) Günlerce geldim rüyalarına Suladım gözyaşımla seni Büyüttüm gözümde Gözüme uzak düştün Sen DÜŞ/tün Asiya Ruhlar aleminde Bilmem kaç bilinmeyenli denklemdin Yıldızların beklemesi kadar geceydin aklımda Neden vardın hayallerimde Asiya? Sen yukarıdan aşağıya sorduğum bulmaca Sen kalemimin izindeki soru işareti Bir kadın kadar bilmeceydin Cevaplarımın işaretisin Asiya Kilitli sandıklarda sakladığım gizli düşler Göz ucunda beni sürükleyen bitkin süzüşler Gel yık beni Sezar gibi yaz tarihe ya Ya da gel ab-ı hayat ver kalbime Asiya Kaçışlar ve kovalamalar döngülerin kısırlaştığı devinimlerdeyim sen dök içini bir çukura dökülmeyen bir tırnak varsa parmağında Anla Asiya o benim O benim O da benden dökülen çukurlara Senin dışında kalan bedenim Asiya Hasretlik bilmezsin zehirlidir Aşk ondan da beter Ben ikisini de tattım seninle Artık vurabilirsin beni dizginlere Vur, ___kır, _____parçala ___________ ama _______________Sev beni Asiya Mahir Demir
Asiya Mi (II) Asiyam Kilit ve kelepçe Açamadığım duyguların adı Belki, Kaçak tütün kokan tabakamda sakladığım papatya, Dilime dolaşan sözleri konuşturur. Belki konuşmak istediğim her şey Tabakamda kuru bir papatya olur Ey Asiya, Aşkın dolacağı bir söz bulamadım Belki aşk. Dağlara sığınmış eşkıya gibi kanunsuz Kahpece vuran mayın gibi namussuz Kurşun bitene kadar sıkandır aşk. Asiya, neden baktın? Bir ebedi veda gibi Dönmeyecek olanın bakışı gibi. Ahhh İmkânsızlığı da öldür, Ölümü de Gel bağrıma Asiyam Gel bağrına sinemin Vur aşkını Asiyam. Gel?.. Mahir Demir ---------------------------------------------------- Kilit yüreğimde Kelepçe dilimde, Asiya .......................... Diğer şiirimden ise: Kilitli sandıklarda sakladığım gizli düşler Göz ucunda beni sürükleyen bitkin süzüşler Gel yık beni Sezar gibi yaz tarihe ya Ya da gel ab-ı hayat ver kalbime Asiya
SİL/ü/ETİM Yürüdüm gölgem büyüdü Silindim sigara gibi Küllerime beledim kederimi Yaktım rüzgarda Söndürdüm neşemi sır gibi Bindirdim karıncanın sırtına Atlı karınca, koşar mısın dört nala? Nalbant bulabilir misin derdine? Koşabildiğince içindeki uzaya Yüzümün bir tarafı güneş Diğeri ay karanlığı, efkar Sal içinden dumanı Yüreğime doğru ey yar Geceler uyutmaz sıtmayı Sıtmanın gölgesi gece kadar Kaz yavrusunu kovar Yavrunun kanadı var BENİM YOK! Mahir DEMİR
Hasretlik bilmezsin zehirlidir Aşk ondan da beter Ben ikisini de tattım seninle Artık vurabilirsin beni dizginlere Vur, ___kır, _____parçala ___________ ama _______________Sev beni Asiya hepsi birbirinden güzel şiirlerdi emegine saglık erhan gerçekten etkileyici.
Hasretlik bilmezsin zehirlidir Aşk ondan da beter Ben ikisini de tattım seninle Artık vurabilirsin beni dizginlere Vur, ___kır, _____parçala ___________ ama _______________Sev beni Asiya eline sağlık erhan çok güzel
İSTANBUL yedi tepesinde yedi kurşun yemişim sırtımdan gençliğim, alınterim damla damla akmış sokaklarına yarınım çalınmış, tüm değerlerim caddelerinde göz göre göre alınıp-satılmış sen al İstanbu'lunu başına çal!... gideceğim ama çamlıca tepesinde rakı içmeden, sarhoş olmadan hatta seni ve istanbul'u ana avrat sövmeden sen al İstanbul'unu başına çal!... artık sen İstanbul'sun, istanbul sen yedi tepesinde yedi kurşun yesem de sırtımdan özleyeceğim şeyler olacaktır elbet bir gecelik sevdalar gibi inat olsun demiyorum bir başka gecede bir başka şehirde sarhoş olacağım sen al İstanbul'unu başına Çal!... Eğer birini seversem sana ve İstanbul'a benzesin istemem tek tepesi olsun yalnız benim olsun sen al yedi tepeli İstanbul'unu başına çal!... İsmail Çankaya
Asiya... Geldin mi? Ne çok bekledim seni... Durma eşikte öyle, Hadi gir içeri Bir çok insanla tanıştırmak isterim seni... Ortalık dağınık kusura bakma e mi? Toparlayamadım, Seni beklemekle meşguldüm fırsatım olmadı Dur şuraya bir yer açayım da ayakta durma Sen otura dur hele ben gidiyorum Asiya Merak etme gelip bulur seni birileri Giderken ardımı da toparlarım Hazırlarım yanına oturulacak yeri... Ne olur durma eşikte Hadi gir içeri... Gelişin gerçek olsun Gelişin getirsin insana ümidi... Hadi gir içeri ...alıntıdır...
Asiya mi III / Son Sesleniş Kör gecede, Yalnızlık damarıma bastığı zaman, Sarhoş bir ezgi demlediğinde, hoyrat nefesimi Dağlara ıssızlık düştüğü zaman, Gel Asiyam. Kara bürünür bakışlar, Aynalara küser kaşlar, Hayat bile yavaşlar, Gelmezsen Asiyam. Ya gelmezsen! Kalbimin namlusuna dizilir kelimeler Sevdaya hasret yazar, kırar kalemi Göç eyleyen telli turnalar Yazmaz arzu halimi Tutsak ifade veren kaçak bakışlar İçten içe tütün kokan hıçkırışlar Bam telimde ayrılığa seslenen deyişler Turnalar yas tutar gel gitme Seni ahım tutar gel artık bekletme Ana Asiya qibi ma Umma mahir ma DINGIR (GIR) Igı Asiya mi Taaspurani: Mahir dumu Haydar. Yukarıdaki Hititçe nin Türkçe Anlamı: Asiya’ya (Sevgi’ye) söyle Mahir Şöyle söylüyor Tanrı / Allah şahit Seviyorum. Yazan : Haydar oğlu Mahir Mahir Demir
Devrim Biz en çok devrimi sevdik Aslinda biz en çok ismi devrim olan Kizlari sevdik Asklar yasakti benim ülkemde Bizde devrimi bir kiz diye sevdik Sevmenin diger adidir bizde devrim Tüm asiklar devrimcidir bizde Oysa hiç devrim olmadi benim ülkemde Yani biz hicbir zaman ismi devrim olan devrimci bir kiza 'Seni seviyorum' demedik Diyemedik,dedirtmediler Biz böyle yaptikca Birileri darbe yapiyordu Bizim olmadigimiz yerlerde Biz yoktuk oralarda Çünkü o sirada soguk bir hapishane duvarina ' Ya devrim Ya ölüm' yaziyorduk Fakat kimse anlamadi bizi ' Ya devrim, Ya ölüm' ne demekti alıntı
anlat dersem bir gün bu dünyayı bana sakın insanların açlıktan öldüğünü anlatma bana kuşlardan bahset bana çiçeklerden bahset bana gözlerinde yaşam sevincinin kaybolmadığı çocuklardan bahset. bahsetki, buranın ÇİÇEKLER ÜLKESİ olduğunu herkes bilsin. ÇİÇEKLER ÜLKESİ neresidir diye soran olursa adı belli sanı belli. DERSİM ero.t
Dokun Kainatıma Ben aşk adamıyım, Sevgi adamıyım, Sığmıyorum hiçbir kelimeye. Dokunursun ucu yanar mektubun, Dokunursun ruhum yanar, Bir bitişin hikayesiyim ben. Aşk biter, kopar kıyamet Dağlar salınır şafakların kızıl toz bulutunda Her yanım bir sızıya dönüşür Aldırmadan giden gölgenin ucunda Bakma artık bahar gelmez bana Şafaklar sökmez bu karanlık zamana Delinir bakışlarım bakamam aynalara Sana veda diyen dilimin feryadında Teller kırılır, çalınmaz zülfüm, sızlatma Aşk adamıyım, dokunursun kainat yıkılır Çalarsan muhabbet kurulur Vur aşkın mızrabına Dokun kainatıma Mahir.
kim?lik!SİZ... öylesine bir duvarım iki yakam açık öylesine bir gölgeyim izim tozum belirsiz ve öylesine canlıyım nefesim renksiz yardımcı fiilim tümcelirim belirtisiz gizli özneyim yüklemlerim kimliksiz isimlerim sıfatsız, fiillerim zamirsiz öylesine bir kimlik taşıyorum ülkemde. İşsiz, dilsiz, dinsiz ve kimliksiz. sır_kapısı