Çok beğendiğim bir yazıyı, gerçek bir olayı aktarmak istiyorum size : "8 Haziran 1972?de, Kuzey Vietnam?da saklandıkları tapınağa bir Amerikan uçağından dört napalm bombası atıldı. Sağ kalan çocuklar, elbiseleri, saçları, vücutları yanık içinde, çığlıklar atarak kaçışırken, foto muhabiri Nick Ut kendisine Pulitzer ödülünü getirecek olan bu fotoğraf karesini çekti. Ortada, çığlık çığlığa koşan çıplak kız, Vietnam Savaşı?nın bütün dehşetinin isimsiz simgesi haline geldi. Amerika?yı dünya kamuoyunun önünde mahkum eden bir simge... 1982?de bir Alman gazeteci "resimdeki kızın" peşine düştü. Kızın adının Kim Phuc olduğu ortaya çıktı. Bütün vücudu yandığı için Saigon?da 14 ay hastanede yatmış, yanık derisi ayıklanırken her seferinde acıdan bayılmıştı. İleri bir yaşta, kocasıyla gittiği Moskova dönüşü siyasi mülteci olarak Kanada?ya sığınmıştı Kim. O günlerde 34 yaşındaydı. Evliydi, 3 yaşında bir oğlu vardı. Astım ve şeker hastasıydı, sık sık migren krizi geçiriyordu. Vücudunda, her vesileyle azan, silinmek bilmez yaralar taşıyordu, cildi nefes alma yeteneğini kaybetmişti, ama "Ama ne talihliymişim ki yüzümde en küçük bir leke bile yok" diye avunuyordu. 1995 senesinde Washington?da Vietnam Savaşı?nı anmak için bir tören yapıldı. Kim Phuc da oradaydı. Kürsüde konuşurken, "O bombaları atan pilotla karşılaşsam, ona ?geçmişi değiştiremeyiz? derdim, "ama bugün ve yarın, barışa hizmet etmek için elimizden geleni yapabiliriz?". Salondan sessizce ayrılıyordu ki, eline bir kağıt sıkıştırdılar, göndereni işaret ettiler. Kim Phuc önce dönüp adama baktı. Adam orada öylece durmuş, eli ayağı titreyerek Kim Phuc?a bakıyordu. Sonra elindeki notu okudu Kim Phuc, notta, "Kim, o adam benim!" yazıyordu. 8 Haziran 1972 günü Vietnam?daki o mabede napalm atan uçağın pilotu John Plummer?di orada duran. Savaştan sonra yıllarca kendine gelememiş, ne yapacağını bilememiş, din adamı olmuş, "o küçük kızın" resmini gazeteden kesip her an cüzdanında taşımıştı. Kim bir an adama baktı, sonra kollarını açarak ona doğru koştu. Hangisinin yarası daha derindi dersiniz? " Bu sorunun cevabını çok düşündüm.. ikisinin de çok derindi galiba...
bencede her ikisinin yarası büyüktü eminim ama o kadın daha çok acı çekmiştiz yazık yaa ne istiyolar küçücük çocuklardan allah o mahsum yavruların yardımcısı olsun... seninde emegine saglık dilek..
bu yazı, bir vietnamlının bir amerikalıya güzel bir çağrısı niteliğinde... amma velakin bunu, ne amerikanın kendini temize çıkarmak için sık sık gösterimlere koyduğu kahramanlıklarla dolu amerikanvari filmlerini izleyerek milli ruhu kabaran ANGLO-SAKSON vatandaşları, nede, insanlık dramlarına kayıtsızlığı ilke edinmiş diğer halklar anlar... o acıyı, yalnızca IRAKLILAR gibi vatanı talan edilen VİETNAM halkı anlar...
Konu Vıetnam olunca sıslı sıslı huzunlenıyorum ben . Yorum yapasım gelmıyo ıcımden cunku Duygularımı ofkemı kınımı buraya yazmam mumkun degıl ! Emeğine sağlık dıleğim Teşekkürler...
Bombayı atan adam bunalım geçirmiş kendini dine vermiş yazıya bakılırsa vicdan azabı çekmiş Peki o bombayı atrlarken bu pliotlar hiç düşünüyorlarmı acaba biz ne yapıyoruz diye ?eeh sadece bir kaçı herhalde Ama suç plotlarda değildir tabiki suç onlara bu emri verenlerdedir bu emri verenlerde bu resmi görünce insanlıklarından utanmışlarmı acaba hiç zanetmem bu emri vernlerin zhniyeti günümüzde başka vietnamları yaratmaya devam ediyorlar utansalardı yeni ıraklar olurmuydu Diyor olayı yaşayan vietnamlı Dileğim Yaralar dahada derinleşmesin Yaşanmış bu anıyı okuyunca savaşın o alçak yüzünü bir kez daha görüyoruz