KÜLTÜR Tunceli ilinde ne sahne sanatları (tiyatro, bale, opera vb.) alanında (Senfoni Orkestrası, Klasik Türk Müziği Topluluğu vb.) yerleşik profesyonel topluluklar yoktur. Belediye bünyesinde amatörce tiyatro, müzik ve halk oyunları çalışmaları yürütülür. İlde plastik sanatlar (resim, seramik, heykel. fotoğraf vb.) alanında da kayda değer bir etkinlik görülmez. İki gazetenin yayınlandığı Tunceli'de edebiyatla uğraşanlar, eserlerini yerel gazete ve dergilerin yanı sıra İstanbul, Ankara gibi kültür merkezlerindeki gazete ve dergilere gönderirler. GELENEKLER VE TÖRELER Tunceli'de geleneksel yaşama özgü bir çok değer korunmaktadır. Ateş, at, horoz gibi hayvanlarla kimi bitkilere ilişkin batıl inançlara rastlanır. Yörede dedelik, şeyhlik gibi kurumlar ya ortadan kalkmış yada simgesel bir nitelik almıştır. Hastalıklarda ocaklara başvurma, yağmur duasına çıkma günümüzde de sürdürülen uygulamalardır. TUNCELİ EFSANESİ (1) Köyde "Şeyh Hasan Dede" ye izafe , edilen türbede iki mezar var. Mezar taşlarindaki yazilar, ziyaretçilerin yüz yıllar boyunca elle vâki olan delki temasları neticesinde silinmiş, okunmaz hale gelmiştir. Mezarlardan birisi Şeyh Hasan Dedeye, diğeri de kardeşi Şeyh Abmede atfedilmektedir. Türbenin cenuba yönelmiş olan mihrabının sol tarafında "Konya tarih - sene 1188'*, sağ tarafında da "Ya Allah" yazılıdır. Şeyh Hasan türbesinin hemen yanında "Derviş Ali" narinında bir zata aidiyeti söylenilen ikinci bir türbe daha mevcut..Bunun da mezar taşından "1187" tarihinde ölen "El' mağfur es'seyid derviş Ali ibn'i-seyid Süleyman ibn'i Teslim bin'i Apdultah" a ait olduğu anlaşılmaktadır. Bu kayıtların inşa tarihinden ziyade tamir tarihi olduklarini ve bu bakımdan da Şeyh Hasan Dede ile Derviş Alinin ölüm tarihlerine işaret edemiyeceklerini tahmin ediyoruz. Türbenin civarı Selçuki tarzında birçok mezarlarla doludur. Bunların içerisinde 900. ⢠1007 H. tarihli olanları çoktur. Yazıları ve tarihleri okunmaz hale gelmiş, topraklara gömülmüş daha bir çok mezarlar da var. Bunlarin icerisiude 900 tarihinden evvelki zamana ait olduklari kuvvetle muhtemeldir. Diğer Alevi ve Kızılbaş türbe ve ocaklarında olduğu gibi Şeyh Hasan Dedenin mezarının bas tarafında açık olan yerden alınan toprak, su içinde eritilerek ağrı ve sızısı olan hastalara şifa verici bir ilâç olarak, içirilmektedir. ', Şeyh Hasan köyünün ve Fırat nehrinin cenubundaki Korucuk köyünde de böyle bir"Şeyh Ahmed" türbesi var. Bu türbe civarında da Selçuki stilinde, 1000 Hicri tarihin den (M. 1591) başlayan mezarlar hâlâ ayaktadır. Türkiye´nin Dogu Anadolu Bölgesi´nin Firat Havzasi´nda yeralan Tunceli Ili´nin 85 km uzunlugundaki Munzur Vadisi ile çevresi; Sekiz adet baraj ve hidroelektrik santral projesi nedeniyle Yok olmakla karsi karsiya kalmistir. Türkiye´li, Tunceli´li ve Dünyali herkesi; Munzur Vadisi ile çevresinin ekolojik dengesini bozan Vadi ile çevresindeki insanlari göçe zorlayarak yasam kültürünün Temellerini yok edecek olan bu bayindirilik projesine karsi çikmaya, Bu gerçekçi, insani ve sorumlu mücadeleye Katilmaya/destek vermeye davet ediyoruz. Munzur Vadisini Kurtarma Yolunda elele.........
slm ben tuncelili digilim ama efsanesi tuncelili bir arkadaşımın munzur anıları çok dikkatimi çekti tunceliye gidip özellikle munzuru görmek isterdim netten gördügüm kadarıyla tunceli çok güzel çok şanslısınız