Ülkemizde her 6 dakikada bir iş kazası olmakta,her 6 saatte bir işçimiz hayatını kaybetmekte. İstatistikler her 2,5 saatte 1 işçinin iş göremez haline geldiğini gösteriyor.İş kazaları sıralamasında Avrupa'da ilk sırayı dünyada ise 3. sırayı alıyoruz. Ne yazık ki ülkemizde iş veren ve devletinde bunu çok fazla önemsediği yok. İş veren işçisinin sağlığını,çalışma koşullarını iyileştirmek zorunda. Oysa iş verenler işçiyi ne kadar daha çok çalıştırırım,nasıl yaparımda bir kişi üzerine bir kaç daha sorumluluk verip az masrafla çok iş yaptırırım derdinde. Devletin işçi sağlığı için,iş yerilerini denetlediği yok.Sosyal Sigortalar Kurumunun bunu belli aralıklarla yapması lazım.Sendikalar her ne kadar bunun için savaşsada tek başlarına yeterli olmuyor. Özellikle kimyasal ve ağır yüklerle çalışan işçilerin daha fazla korunma altına alınması gereklidir. Kimyasal ortamlarda bulunan işçilerin gelecek kaygıları yüksektir. Daha bugün Zonguldak'ta maden işçilerin cesetleri çıkarıldı kömür ocaklarından 28 işçinin hayatını kaybetmesiyle yaşanan trajik olaydan kimse söz etmiyor.Zonguldak'ta hep yaşanan bir şeymiş,o zaman neden bunun önemli alınmıyor.Ölen işçilerin ailelerine sabır diliyorum. İşçiler yapılan zorunlu sözleşmeler ile büyük yükümlülükler altına alınıyor.5 sene çalışma şartı konuluyor,yoksa karşılığında yüklü miktarda tazminat ödemek zorunda bırakılıyorlar.Ama iş veren işine gelmedimi bundan sıyrılmasını çok iyi biliyor. İşçi sınıfı her zaman bu devlet tarafından hor görülsede önemsenmede,yerleri büyüktür.Umuyorum ki yarınlarda işçilerimize daha fazla önem verilir ve çalışmak için gittikleri yerlerden kefen ile dönmezler.
bir ülkenin kalkınmasında sermayeden önce gelen emek faktörünü bu denli hoyrotça kullanan siyasal iradeye acaba ulusal çıkarlar doğrultusunda hareket ediyor diyebilirmiyiz bilmiyorum.. bildiğim tek şey, bir tutam mutluluk için hayatını hiçe saymış bir emekçinin yaşamı bazı ülkelerde taban fiyatlarda. oysa bir işçinin elemeği göznuru değilmidir sermayeyi artıran, değilmidir limited şirketleri anonimleştiren, değilmidir evleri rezidanslaştıran ????????????????? galiba ölen öldüğü ile kalıyor.
Eeh ne demişti birileri kader (maden işçileri için) İşte böyle bir zihniyet tarafından yönetiliyoruz... Ero bilmem ne demeli seninde dediğin gibi ölen öldüğüyle kalıyor..
