Öküzün boynuzunda dünya Kuyruğunda sinekler Koca dünya durmuş Öküz dönüyor Beyinleri, yürekleri Kaç bin yıl sonra Tozları dökülmüş Bir yalan Anası karanlık yobazın Gözlerini boyamış kışkırtmış yüreğini Sırıtmış sivri dişleri Salyası akıyor Elinin köründe din iman Ateş çakıyor Öfkesi dönüyor duman içinde Bir yılan Kırılıp dökülmüş - çekilip asılmış Ne güzel insan Koca Pir Sultan Şeh Bedrettin Nesimi, Mansur Yüz yılların ötesinden Yalanın çukurunda Yanmaya gelmiş Madımak oy... Madımak can pazarı Yobazın elinde kantar Yangın alıp yangın satar Koca bir çınardı Elinde kalem di can - Yandı Dalında tomurcuk Açarken Elinde saz Çalarken - Yandı Candı 37 si Bir sevdanın içinde Yaşarken - Yandı Kara bir duman almış Sivas´ın üstü Çamlıbel de bölük, bölük Duyar mı... duymadı dağlar Yıldızlar .. Duymadı ağalar paşalar Yandı... yandı canlar Öküzün boynuzunda dünya Kuyruğunda sinekler Koca dünya durmuş Öküz dönüyor Akıl süpürgeye binmiş ateş elinde Ankara bakıyor Yobaz çakıyor Ankara bakıyor Yobaz çakıyor Yanarken bahtı kara Ankara Yüzün kara Alev kanatlarını çırptı canlar Semah döndü gök yüzünde Dökülen kan Asılan â Yakılan can Öfkesini alıp döndü geri Bu ne derin sevda böyle Aramıza indi Yanımıza durdu Yakılmak için dikildi Bu nasıl din iman dedi Kahpeliğin yüzüne tükürdü Biz dedi yanmayız Yakılsak da Yansak da tükenmeyiz Bu kaçıncı Temmuz hey.. Hüseyin Gül