Alevi derneğinden 'cinayet' tepkisi

Konu, 'Haberler ve Yorumlar' kısmında prkacin tarafından paylaşıldı.

  1. prkacin

    prkacin Super Moderator

    Antalya'da önceki gün 18 yaşındaki Alevi bir gencin polis kurşunuyla öldürülmesinin yankıları devam ediyor.

    Gencin başının polisin tabancasından çıkan 3 kurşunla parçalandığını söyleyen Alevi Kültür Derneği Antalya Şube Başkanı Ergün Kurt, "Emniyet yetkilileri kasıt yok diye açıklama yapıyor ama çocuğun yüzü tanınamayacak hale geliyor. Bunda nasıl kasıt olmaz, açıkça kasıt var." diye konuştu.

    Önceki gün motosikletiyle giderken 'dur' ihtarına uymayan Çağdaş Gemik'in peşindeki Yunus ekibinin ateş açması sonucu hayatını kaybetmesinin yankıları sürüyor.

    Emniyet'ten dün yapılan resmi açıklamada, Çağdaş Gemik'in 1176 sokakta öldürüldüğü bildirilmişti. Ancak olayın 1173 Sokak'ta yaşandığı Gemik'in olay yerindeki kan birikintisinin hala izlerini koruduğu görüldü Ayrıca olay yerinde çok sayıda eldiven ve Gemik'in üzerinin örtüldüğü gazete parçaları hala olay yerinde bulunuyor. Görgü tanıklarının ifadesine göre, polis, Gemik'i uzun süre takip etmiş. Bazı mahalle sakinleri olaydan hemen önce önde Gemik'in sürdüğü motor arkada da Yunus ekibini ara sokaklardan geçerken gördüklerini söyledi.

    Yaşanan olaya Alevi kurumları olarak üzüldüklerini ifade eden Alevi Derneği Şube Başkanı Ergün Kurt, "Tam da toplumsal barışın arandığı bu dönemde devletin kendi güçleri tarafından yapılması bizi üzmüştür. Çağdaş, ehliyeti ve kaskı olmadığı için heyecanlanmış kaçmıştır. Polis Çağdaş'ı kovalamış hiçbir uyarı ateşi falan yapmadan direkt vurmuştur. Cinayet işlemiştir. Biz buna cinayet diyoruz çünkü polis kendi yasa koruyucu olan polis yasayı koruyamamış, kendisi suç işlemiş cinayet işlemiştir. Bu daha önce de yaşandı. Engin Ceber de olduğu gibi Avrupa yolundaki Türkiye'de bunların yaşanması bizi ve duyarlı insanları üzmüştür." dedi.

    Çağdaş Gemik'in üyeleri olduğunu ve sabıkasız, çalışarak ailesine katkıda bulunmaya çalıştığına dikkat çeken Dernek Başkanı, şunları dile getirdi: "Cenazeyi yıkayan dedelerimizin anlattığına göre kafasının durumu çok kötüymüş. Direk başa alınan hedefle yapılan ateş, kafa kısmının dağılmasına neden olmuş. Bunu yapana insan denmez. İnsanlıktan çıkmıştır. Üç kurşun yarası olduğu söyleniyor ve bu kurşunlar kafa bölgesini dağıtmış."

    Polis memurunun tutuklandığını ancak Emniyet'in yaptığı açıklamada kasıt olmadığının ifade edilmesinin doğru olmadığını savunan Kurt, "Üç tane mermi kafa bölgesindeyse bunda kasıt yok demek pek uygun olmaz. Ayrıca Polisin altındaki motor 250 CC, Çağdaş'ın kullandığı motosiklet ise 100 CC. Çağdaş çok kısa bir zaman içinde çok rahat bir şekilde yakalanabilirdi. Uyarı yapılabilirdi, yakalanabilirdi. Yakınlaşmış da durdurmuş, arkadaşını yakalamış. Ama tutup bizim gencimizi öldürmüştür." ifadelerini kullandı.

    Olayın yaşandığı semt olan Zeytinköy'ün, Alevilerin yoğun olduğu bir bölge olduğunu ve buradaki halkın potansiyel suçlu gibi görüldüğünü iddia eden Dernek Başkanı, "Suç her yerde olabilir. Yasa koruyucular hak arayacak ama bunu yaparken de haksızlık yapmayacaktır. Emniyet mensupları sürekli o bölgelerde dolaşıyor, yoğun tedbir alıyor. Suçsuz kişiler öldürülmemeli, polis artık öldürmemeli." dedi.

    Bu işin takipçisi olacaklarını ifade eden Kurt, söz konusu polisin mutlaka cezalandırılması gerektiğini sözlerine ekledi.

    "Baklava çalan hala hapis yatıyorsa bir insanın hayatına son veren kişinin, buna ben insan da diyemiyorum mutlaka cezalandırılması lazım." diyen Dernek Başkanı, yetkililerden büyük bir duyarlılık istediklerini vurguladı.

    Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'in Engin Ceber olayında özür dilediğini hatırlatan Ergün Kurt, "Ama artık özürle olmuyor. İçişleri Bakanlığı olaya el koyup açıklığa kavuşturmalıdır." çağrısında bulundu.


    Haber: Cihan
     
  2. ero

    ero Daimi Üye

    kanun, polislere silah kullanma yetkisi konusunda "orantısız güç kullananmazsın" dediği halde etkili olamıyor.

    "polis devletinin zararları bunlar"

    hepimiz biliriz sovyetlerin dağılmasından sonra, tamamı derin işlere bulaşmış rus polisinin; vilidamir PUTİN tarafından nasıl temizlendiğini..

    ki inanıyorum ki PUTİN bu harekatı yapmasayd bizim gibib yerinde sayacaktı...

    lakin sisteminde hatası var diyorum, çünkü; polislerin yaptığı işleri gereği sürekli stres altında ve risk altında oluşları ayrıca halkla iişkiler açısından yetersizlikleri(özelliklede 2000 yılından önce mesleğe başlayanlar) konuyu bu boyutlara taşımıştır.

    yasal açıdan konunun toplusal fayda sağlaması dileği ile, HERKESE SİLAHIN GEREKLİ OLMADIĞI GÜNLER DİLİYORUM
     

Sayfayı Paylaş