sivil toplum örgütleride hayır dedi

Konu, 'Güncel Olaylar' kısmında gezgin1881 tarafından paylaşıldı.

  1. gezgin1881

    gezgin1881 Daimi Üye

    GAZETE5/Selda Öztürk KAY-
    Türkiye’nin en geniş sivil toplum platformu olan Türk Boyları Konfederasyonu ile Türkiyem Topluluğu, referandumda “HAYIR” kararı aldı.

    Konfederasyon Genel Başkanvekili ve Türkiyem Topluluğu Merkez Yürütme Kurulu Üyesi Durhasan Koca, her iki sivil toplum platformu bünyesinde yer alan yaklaşık bin adet dernek, birlik ve kuruluşun ortak kararını Gazete5’e açıkladı. Koca, “Türkiye’nin tek kişi diktatörlüğüne gitmemesi için 12 Eylül’de ‘hayır’ diyoruz” şeklinde konuştu.

    YARGI SİYASALLAŞAMAZ

    Ülkeyi yönetenlerin 12 Eylül askeri darbesine karşı çıkma söylemiyle birlikte Türkiye’yi “tek kişi” diktatörlüğüne götürdüğünü söyleyen Durhasan Koca, referandumda halk oyuna sunulacak değişikliklerin, yasama ve yürütme erkini elinde bulunduran siyasi iktidarın “yargıyı da tasallut altına alma” gayesine hizmet ettiğini belirtti.

    Değişiklik paketinde özellikle HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nin yapısını değiştirmeye yönelik maddeler olduğuna dikkat çeken Durhasan Koca, “Türk milletinin bu paketi bu yönüyle değerlendirmesi gerekmektedir. Her iki yargı organı için getirilen ‘seçim sistemi’ Türkiye genelindeki hakim ve savcıların siyasetin kontrolüne girmesine yol açacaktır. Bu çok tehlikeli ve çok vahim bir süreç” diye konuştu. Koca, şunları söyledi:

    “Hakim ve savcılar, tıpkı siyasi parti başkanı seçimi gibi propaganda yaparak yüksek yargı organlarına seçilmeye çalışacak. Anadolu’nun her köşesindeki hakim ve savcılarımız, iktidardaki partinin il ve ilçe başkanlarının kontrolüne girecek. Bütün bunların temelinde, Hükümetin başı ve bakanlarının yaptığı icraatlardan dolayı yargıya hesap vermeme çabası yatıyor. Yaptıklarının bir şekilde ört bas edilmesini istiyor. Diğer maddeler ise garnitür.”

    BU PAKET SADECE BAŞLANGIÇ

    Türk Boyları Konfederasyonu olarak alınan “Hayır” kararının bir başka gerekçesinin ise sürdürülen “Açılım” olduğunu söyleyen Durhasan Koca, “Milletin artık uyanmasını istiyoruz. Çünkü esas olan bu Anayasa paketi değil. Başbakan’ın da artık gizlemediği malum. Anayasa değişikliği sadece başlangıç. Esas değişiklik arkadan gelecek” diye konuştu.

    AKP Hükümeti’nin İmralı’daki bölücü başı ile görüşmesini de eleştiren Durhasan Koca, “Bölücü başı ile biz konuşmadık görüşmedik, devlet görüştü diyorlar. Böyle bir şey olabilir mi? MİT adı verilen kurumun müsteşarını Başbakan atamıyor mu? Başbakanın haberi olmadan devletin herhangi bir yetkilisi herhalde bölücü başı ile görüşemez. Dolayısıyla açılım adı altındaki yıkım projesi, peyderpey tüm ayrıntılarıyla ortaya çıkmıştır” dedi.

    Başbakan Erdoğan’ın dün BOP eş başkanı iken söylediklerini, şimdi inkar yoluna gittiğini de vurgulayan Koca, “Sayın Başbakan 40 defa atraksiyon yapıyor. Bir dönem Türk milletini 36 ayrı etnik gruba ayırmıştı. Şimdi de açılım projesiyle din, inanç, mezhep ayrımcılığını üretiyor. Bu bir düşmanlık projesidir ve giderek daha kötü bir hal alıyor” diye konuştu.

    BDP VE PKK TABANI EVET DİYECEK

    Durhasan Koca, Diyarbakır’da bir araya gelerek referanduma “Evet” kararı aldıklarını açıklayan sivil toplum kuruluşlarının ise Türk milletini temsil etmekten çok uzak olduğunu söyledi. Konfederasyon’un Diyarbakır ve diğer Güneydoğu-Doğu Anadolu bölgelerinde de temsilcilikleri olduğunu kaydeden Koca, “Sürekli istişare halindeyiz. İlk günden itibaren kanaatimiz şu yönde. BDP adı verilen parti her ne kadar boykot ilan etmiş olsa da, BDP tabanının tümüyle ‘Evet’ diyeceğini biliyoruz. Bunun en açık örneği Bingöl’de yaşandı” dedi.

    Bingöl’de Başbakan Erdoğan’ın mitingine geniş bir katılım olduğunu hatırlatan Koca, şunları söyledi:

    “Bingöl’de 2009 yılındaki yerel seçimlerde açık arayla birinci olan kişi bağımsız adaydı. AKP’nin adayı değildi. Şimdi tüm Bingöl, AKP’nin mitinginde bir araya geldi. Bu nasıl bir çelişki? Miting alanında hükümete destek veriyorlar, arkasından ‘biz seçmenimizi tabanımızı boykota çağırıyoruz’ diyorlar. Buna kimse inanmaz, bu bir pazarlık sürecidir. Şark kurnazlığıdır. Hükümetten ne kadar taviz alabileceklerine bakıyorlar. Zaten İmralı’daki doğal liderleri de boykot kararının tartışılması yönünde talimat verdi. Tavizin sınırı yoktur.

    TRT BİZİM VERGİMİZLE KÜRTÇE'Yİ RESMİ DİL YAPTI

    Tavizin sınırı yoktur. Biz ana dilimizde konuşamıyoruz diyorlardı. Türkiye Cumhuriyeti’nin televizyonu TRT, bizim vergilerimizle yaptığı yayınlarının bir bölümünü bölücülere açtı. Biz elbette, Kürt kökenli insanlarımızın mahalli lehçelerini kullanmasına karşı değiliz. Ancak bunun giderek ‘resmi’ bir hal aldığını görüyoruz. TRT’nin Kürtçe yayın yapan kanalında, Kirmançi lehçesi kullanılıyor. Oysa bir çok Kürt vatandaşımız bu lehçeyi anlamıyor bile. Ne yaptık şimdi? Bir ulus olabilmek için önce ortak bir dil olması gerekiyordu. Biz devlet olarak Kirmançiyi resmi dil haline getirdik. Kendi kendimize ulus yarattık. İleriye dönük bir uluslar arası projeye destek verdik. Maalesef biz oradaki insanlarımıza bunları iyi anlatamadık.”

    Türk milletinin bir ve bütün olabilmesi için sivil toplum olarak faaliyet gösterdiklerini ancak bir şekilde “engellendiklerini” söyleyen Durhasan Koca, “Bunu devlet yapmalıydı. Oysa, şimdi Türkiye’de Cumhuriyet’in, Atatürk’ün yok edilmek istendiğini görüyoruz. Biz, şovenist ya da kafatasçı değiliz. Ancak Atatürk’ün tarif ettiği şekilde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kuran halka Türk denildiğini biliyoruz. Etnik köken ne olursa olsun. Bu Cumhuriyet’i Türk halkı kurdu. Öyle de kalacak” dedi.

    TÜRKİYE’NİN EN GENİŞ SİVİL TOPLUM PLATFORMU

    Oğuz Boyu Kültür Dernekleri Federasyonu, Toroslar Yörük Türkmen Federasyonu, Ertuğrulgazi Yörük Türkmen Dernekleri Federasyonu, Üçok Türkmenleri Federasyonu, Kırıkkale Oğuz Boyu Dernekleri Federasyonu’nun oluşturduğu Türk Boyları Konfederasyonu bünyesinde toplam 470 dernek bulunuyor.

    Türkiyem Topluluğu ise Türkiye’nin en geniş kapsamlı sivil toplum platformu olarak biliniyor. Türkiyem Topluluğu’nun bünyesinde 452 tane sivil toplum kuruluşu var.
     
  2. sanem_62

    sanem_62 Daimi Üye

    Alınması gereken kararı almışlar ...
    Emeğine sağlık ...
     
  3. ero

    ero Daimi Üye

    referanduma verilecek oylarda, şu aralar kişilerin mezhepleri, ideolojileri ve mensubiyetlerinden çok, bulunduğu ortamlarda ne kadar sık propagandaya maruz kaldıkları önemlidir diye düşünüyorum..
    çünkü o kadar yoğun ve baskın şekillerde uygulanıyorki(evet oyu); o furyaya kapılmamak gerçekten zor..

    helede şu sıralar kılıçdaroğlunun gaf üstüne gaf yapması evetçileri daha da güçlendirdi diyebilirim.
     
  4. gezgin1881

    gezgin1881 Daimi Üye

    Merhaba canlar

    Bukadar yer gök nereye baksak evet bukadar evet denmesi HAYIR dan çok korktuklarını gösterir. Neden bukadar korkuyorlar sizce

    sanlarımız sırf bunu bile düsünmesi yeter HAYIR için

    saygılarımla
     

Sayfayı Paylaş