İnsanlık tarihine geçmiş en kanlı en acımasız en yürek dağlayan katliamlardan birisidir sivas katliamı bin dokuyüz doksan üçün iki kara ve kanlı temmuzu bütün dünyanın gözü önünde ceyran eden bu kanlı vahşet ve insanlık tarihinin en yürek dağlayan aşağalık düzenin içerisinde sinsice tezgahlanan ve yapılan ortaçağ hurafeleri ile beynini dolduran yobaz sürülerinin ve işbirlikçilerinin sivasta madımağı ateşe veren insanlık kavramındanda uzak hayvan tabirine bile yakışmayan laik demokratik cumhuriyet rejimine düşman olan kara zihniyetlerin bir karşı hareketidir Sivas katliama sadece aydınlık insanlık adına yol gösterenlere ilime bilime geleceğe yapılmakla kalmamış bu günkü faşit yobaz düşüncelerinde yeşermesi ile birlikte kara zihniyetlerin tohumlarında ekilmesini sağlamış bu katliamaın üzerinden on beş yıl geçmesine rağmen ne failleri ne işbirlikçileri nede devleti temsil eden siyasi iktidarlardan sorumsuzlarından hesab sorulabilmiştir yargı kuralları işlememiş sivası kana bulayan nağmertler hala ellerini kollarını sallayarak gezmekte geçmiş katliamlardada olduğu gibi maraşın çorumun sivasın gazinin alevi ve demokrat insanlar üzerine yaptığı vahşetler tarihlerin tozlu sayfalarında unutturulmak istenerek rafa kaldırılmıştır Kerbelâdan güzümüze kadar gelen bu süreç alevi toplumu üzerindeki baskıyı ve sosyolojik çarpıklığıda bir anlamda gözler önüne seriyor kerbelâ vakası alevi toplumunun yaşadığı en zalim en acımasız en çok şiddet içeren ehlibeyt soyuna yapılmış insanlık onurunun taşıyamayacağı kabullenemyeceği büyük bir katliamdır Bütün tarihin araştırılmasında kaynaklarında alevi topluluğunun hiç bir topluma baskı şiddet ve katliam uygulamadığını görmekteyiz bunun ne bir resmi kanıtı nede belgeleri vardır tarih asla yazmamıştır alevilerin katliam yaptığını cünkü alevi öğretisinde hiç bir zaman mahsuma karşı konulmamış zulüm edilmemiş can alınmamıştır Sivas katliamamıda tıpkı kerbelâ vakasına benzemek tedir suçsuz günahsız insanlığın aydınlanmasında yol almasında birlik ve beraberlik meşalesini yakmak isteyen çağdaş medeni özgür bir dünya yaratmanın karşısında olanlara karanlık ortaçağ aymazlığını yok etmek adına sivasta ateşe verilerek yakılan 35 canımızın hazin sonuyla biten en acı duygusal dramatik bir son olmuştur Hala katliamın utanç abidesi olarak duran madımak otelinin bir et lokantası olarak hizmet vermesi insanlık adına onuruna gururuna yakışmayacak bir tutum ve davranış sergilenmesi yirmi birinci yüzyılın Türkiyesinde en büyük utanmazlığın kahpeliğin hainliğin kalleşliğin çirkin bir yüzünü oluşturmaktadır Alevi toplumunun şu zamanlar içerisinde yaşadığı kargaşık düzenin fikir ayrıcalıklarının bölünmelerinin rant peşinden koşanların unutmaması gerken en önemli temsilcilik yapanlar denekler federasyonlar olsun sancılı bir dönemde yaşadığımızı bir daha sivaslar maraşlar çorumlar gaziler yaşamamak için birlik ve beraberliğe sağ duyuya örgütlenmeye bilinçlenmeye ihtiyaç duyduklarımızı hiç ama hiç unutmamalaraı gerekir her acıdan zulümden isyandak vahşetten katliamadan kendimize çıkaracağımız dersler olduğunu unutmamalıyız Sivasın ateşi tarih yaşadıkça tanıklık ettikçe elbette sönmeyecektir ama bir daha bu acı vahşetleri yaşamamak için harap olmamak için ciğerimizin yanmaması için tedbirli zeki uyanık akıllı bilinçli bir toplum yaratabilmenin hesabını iyi yapmak zorundayız bu günü yeterli görmek yarına umutsuz bakmamak için BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ PERÇİNLEYELİM.. Nafiz YILMAZ
evet can abım bu ates hıc bı zaman sonmeyecek bızde onlarla yandık yakıldıkk ...ama bır yandık bın dırıldık yazacak cok sey var aslında ama dedıgın gıbı bızım bır olmamız bırbırımıze kenetlenmemız onemlı olan ...UNUTMADIK UNUTMAYACAGIZ UNUTTURMAYACAGIZ...EMEGINE YUREGINE SAGLIK ABIM ..
KoNu sivas olunca Kanım donuyo adeta ,Öfkemi sinirimi kinimi herseyi ağzımda tutuyorum bir gün patlayacam bunu biliyorum ! umarım patlak verdiğim yer yobazsıstan olur doldum yine neyse Emeğine sağlık cAn guseldi yorumların soylediklerin Teşekkürler...
evet seyduna can o gün insanlığımdan utandım o gün sanki yer yarıldı o gün kıymetin koptuğu yer yüzünü kana boyadığı gündü sanki matemi kerbelaydı o gün hınzır paşalar muaviyeler yezitler mervanlar oradaydı çakallar sırtlanlar sürüsü örümcek beyinli iblis tayfaları bin kılığa bürünmüştü kardeşliğin dostluğun sevginin hoş görünün düşmanları ortaçağ kalıntıları insanlığın barışın düşmanlarıydı sende yasımıza katıldın yüreğimizin acısını paylaştın derdimize dert ortağı oldun seyduna can eyvallah candan desteğine
zilan can sivas mahşeri kerbeladır sivas insanlık şuşu işleyen yobazların tarihin ibret sayfalarına geçtiği kara lekedir sivas sosyal devletin cumhuriyet düşmanlarının kayıtsız şartsız dar ağaçlarında boyunlarına yağlı ilmek takılarak yok edileceği gelenin geçenin yobaz tayfalarının yüzüne tükürüleceği bir ibret vesikasıdır sivas bizim dinmeyen ateşimiz yaramız davamız mahşere kadar sürecek unutulmayacak unuturulamayacak gururumuzu onurumuzu yaşatmak için bir ölüp bin dirildiğimiz PRİ SULTANLAR GİBİ ÖLMEDİĞİMİZ DAVAMIZDIR CAN DOST ZİLAN CAN
37 canımız için ağıtlar gök kubbeyi deler, Gökyüzü alev olmuş yanar ha yanar, Gözyaşlarını sinesinden akıtırda, Yüreğimizdeki yangını hara çevirir? bir avuç irkçi ve yobaz seriat usagi karanlik güçlerin yaptigi elim saldiriyi siddetle kiniyoruz.!!!! EMEGINE SAGLIK CAN...PAYLASIM COK GUZELDI....
sağolasın devrim can işte bu ateşki yüreğimizde harlanır işte bu ateşki bağrımızda duman olur tüter işte bu ateşki yeryüzünü kavurur işte bu ateşki küllerimizi göğe savurur işte bu ateşki cehennemden bin beter yakar cayır cayır sönmez sivasın ateşi sönmez asırlar geçsede izi kalır sağolasın dost eyvallah güzel ama tarihin acı bir anektodtu idiseninde paylaşımına sağlık can
Yumrukluyorum duvarları,yumrukluyorum kara gecenin bedenini Ellerim kan içinde,nehirler taşmış yanaklarımda 37 can, 37 gül çatlamış susuzluktan sivasın içinde Nasıl uyku tutar gözlerimi Döne döne samaha duranlar tutuştu önce Sonra türküler sonra da şiir çığlıksız düştü türkülerin yanı başına Sivas Sivas yiğitlik midir emanet cana kıymak Yiğitlik midir bir tutam ışığı kör bıçakla güneşten koparıp karanlığa kuban etmek Söyle hangi kitapta vardır elleri kolları bağlıyı yakmak Var mıdır kardelen akınında bir avuç inciyi ateşte tutmak loov Böyle garip düştüğüme bakma, böyle mahsun durduğuma Varsın ateşim suskunlukla beslensin Benimde yüreğim gençliğini almış yanına yürür başı dik Senin de dağların var Sivas senin de dağların Dağlarında Şahanların! Gün tutuşur canım gece tutuşur Yangınlarda tutsak canlar tutuşur Gülüm toprak olur yele karışır Yürür gelir canlar yollar tutuşur Sivas ellerinde sazım tutuşur Söz tutuşur canım türkü tutuşur Teller bizi söyler diller yarışır Özgürlüğü yazan kalem tutuşur Canlar can olurda eller tutuşur Dost evinde canım sevda tutuşur Pir Sultanlar ölmez binler yetişir Akar gelir canlar tarih tutuşur not: Değerli Can Bu yazıya döktüğün duygu ve düşüncelerine yürekten katılıyorum iki temmuzu hatırlattın sivas ı asla unutmaycağız unuturmak isteyenlere inat hep hatırlayacağız Sivas tan yükselen o kara bulutlar hala dolaşmaya devam ediyor bunları göz onünde bulundurarak Canlar Gerçekten Bir olmalıyız Bölük pörçük her kafadan bir ses çıkmamamalı
SİZ DEĞERLİ CANLARIN DUYARLILIĞI BENİ DAHADA DUYGULANDIRIYOR GÜLÜŞ CAN SİVASIN İÇİMDEKİ ATEŞİ SÖNMÜYOR SÖNMEYECEKTE DAHA ÇOK ACI İSYANLARIMIZI HAYKIRACAĞIM MAKALELER ŞİİRLER YAZACAĞIM AĞITLAR YAZACAĞIM RUHLARI ŞAD OLSUN YOBAZLARIN ELLERİ KOPSUN HAKKIN LANETİ ÜZERLERİNDE EKSİLMESİN KAN REVAN İÇERİSİNDE KALSIN İĞRENÇ MAHLUKATLAR.... SAĞOLASIN CAN DOST SAĞOLASIN
Canlarımızın yanan bedenlerinden üstümüze taşan küllerin sıcaklığı, akıllarımızın da ateşe verilişi idi. Algılayamadık. Hayır beceremedik. İslamcı faşist gericilikle hesaplaşmasını beceremedik. Ne dün, ne de bu gün bu yobazlığın içimize attığı ateşi söndürebilmiş değiliz. Dünya insanlığına, insan yakacak kadar akıl yitirten, bu kara İslam düşüncesinin içinde gizli olan vahşetin ne olduğunu anlatamadık. Bunların; kendi inançlarından olmayan her canlıyı ateşe verecek bir ?iman?a? sahip olduklarını ve besleyip çoğalttıkları nefretin, aslında koskoca ve simsiyah bir kin olduğunu insanlığa anlatamadık. Durduk ve bakakaldık. Yaşananların üstünün örtülüşünü uzun metrajlı bir film seyreder gibi izledik. Sustuk. Akla güvendik. Yanıldık. Mücadeleyi Sivas ateşinin ilk yılındaki canlılıkta sürdüremedik. Hepimiz ayrı ayrı bir yerlerinden çektik. Kimilerimiz siyasi cambazlıkların içinde yitip gitti, kimilerimiz ettiği antları bile unuttu, kimilerimiz ise mezar başlarında kaldı. Evet itiraf etmeliyiz. Gericilikle kavga etmek için, kültürel ve sanatsal bir isyan başlatamadık. Tiyatromuz Sivas?ın oyununu yeni sahneliyor. O da yalnızca bellek tazelemekten ibarettir. 2 Temmuz Sivas 93?ün Şiiri yoktur, Romanı yoktur, Resmi yoktur, Filmi hiç yoktur. Heykeli yoktur. Dansı yoktur. Birkaç tane yakılmış türküsü vardır. Bu durum, tüm sanat alanlarındaki yaratıcıların ortak sorumluluğudur. Hepimiz ısınmak bile istemediğimiz bu ateş çemberinden, üreterek çıkabileceğimizi bilmeliyiz. Şu, artık her taşın yerinden oynatıldığı deli günlerde, bu kara akıl ülkemizi kemirip bitirmek üzere iken durmamalıyız. Sivas ta yakılıp memleketin orta yerine servis edilen ateşi birlikte söndürmeliyiz.. Din bezirganlarına ve o bezirganlıktan beslenen kanlı siyasete karşı, ortak ses olup çoğalmanın yolu, hep bir ağızdan gericiliği mahkum edecek ortak onurun oluşmasını sağlamaktan geçtiği açıktır... Yani, şimdiye kadar hiç ama hiç olmadığı kadar eşitlik, barış ve özgürlük için, sanatın bilimsel aklını kuşanmak ve ona sımsıkı sarılıp güvenmek zorundayız. Yeniden ve inatla, çiçekli bir kır bahçesindeki ayrık otlarının insanlığın içindeki kara ateşe dönüşmesini engellemeliyiz. Ve elbette unutmamalı, unutturmamalıyız. 15 yılda yaratılan korku yırtılıp atılmalı ve sorulamayan sorular yüksek sesle haykırılarak yanıtları aranmalıdır. İnsan yakıcılar ve onların övücüleri, katil kışkırtıcılar ve din bezirganları tek tek ortaya çıkartılmalıdır. orhan aydın
Çok değerli paylaşımlar olmuş emeklerinize sağlık. Ama bu konu ne kadar konuşulursa o kadar kayboluyo çözülemiyo.
sesiz _kral teşekkür ederim düşüncelerine katılımınla beni dah çok sevindirdin sende dertlerimize ortak oldun sende isyanımızı dile getirdin emeğine yüreğine sağlık can dostum ALLAH bir daha sivaslar çorumlar gaziler yaşatmasın eyvallah can dost eyvellah SİVAS'IN ATEŞİ SÖNMEYECEK
HAKLISIN OKTAY CAN SİVAS NE UNUTULUR NEDE UNUTURULABİLİR SANIYORSAM BU ŞİİRİM SİVASI BİZLERE UNUTURAMAZ PİRSULTAN?LA BULUŞTULAR Kim bilebilirdi ki Hangi insanın aklına gelirdi O gün ölümün Alınlarına ecelsizce yazıldığını Kahpeliğin ayyuka çıkıp Yeryüzünü kana boyayacağını Her türlü mahlukata benzeyen Gözü dönmüş iblis tayfalarının Bin renge bürünmüş Zulmü vahşeti katliamı saçacağını Her şey güzeldi bir fırtına bozdu o neşeyi Bir ULU PİRİN diyarında Adına yakışır sükunet içinde Sevgi saçıyorlardı İlim taşımışlardı Karanlık zihinlere Aydınlık vermek için cehaletliğe Bağlama çalıyorlardı Semah dönüyorlardı Barışla dolu olsun dünya diye Kardeş olsun can olsun Birlik olsun dirlik olsun diye Ama boşmuş nafile Azgın çirkef yüzlerinden İğrenç ağızlarından Köpükler salyalar saçarak Dolaşıyorlardı kudurmuş itler gibi Gözü dönmüş beyni sulanmış Kılık kıyafetleri ile çağların gerisinde kalmış Çakallar ordusu sırtlanlar sürüsü çoğalarak Merhameti vicdanı insanlığı hiçe sayarak Ablukaya aldılar MADIMAK?I esir olarak Saldırıyorlardı taşlarla sopalarla Kırıl asıca elleri boş durmaksızın Seyirciydi bütün olanlara Kılını dahi kıpırdatmayanlar Doksan üçün iki temmuzu Yazmıştı kara çıkmaz bir lekeyi Ateşti dumandı şahitlik yapan Otuz yedi canın yanmış kül olmuş Kavrulmuş sır olmuş bedenlerinden Bir tek ölümdü kanlı Sivas'a yakışmayan Nafiz YILMAZ
kalemıne o guzel yuregıne saglık abım acımızı yuregımızdekı sonmeyecek atesı cok guzel anlatmıssın var ol.... evet bu ates,bu kın, bu ofke hıc bır zaman bıtmeyecek sıvas UNUTULMADI UNUTULMAYACAK...UNUTTURMAYACAGIZ
YANAN CANLARIMIZ DEĞİLDİ SADECE İLİM YAKILDI SİVASTA BİLİM YAKILDI SİVASTA ÜLKENİN GELECEĞİ YAKILDI İBLİS YOBAZ TAYFALARINCA KIRILASICI ELLERİ KOLLARIYLA VAHŞETİ KARANLIĞI CEHALETİTE TAŞIDILAR SİVASA SAĞOLASIN DİLEK TESPİT VE DÜŞÜNCELERİN SİVASIN ATEŞİNİN HİÇ SÖNMEYECEĞİNİ GÖSTERİYOR EMEĞİNE SAĞLIK