MUTLU OLMAK POLYANACILIK MI-ÜSTÜN DOKMEN

Konu, 'Serbest bölge' kısmında sehribanu tarafından paylaşıldı.

  1. sehribanu

    sehribanu Daimi Üye

    MUTLU OLMAK POLYANNACILIK MI?

    Mutsuz olmayı, şuna buna söylenmeyi, karamsarlığı öylesine derinden öğrenmişiz ki, “Bu ülkede yaşanmaz” ve nihayet “Batsın bu dünya” demeye hakkımız olduğunu düşünüyoruz sonuçta. Ve daha da kötüsü, iyimser birini gördüklerinde canları sıkılıyor kötümserlerin, adeta “Şuna bir şey söyleyeyim de keyfi kaçsın” diyorlar içlerinden. Yıllardır seminerlerimde iyimser olmanın öneminden söz ettiğimde en az bir kişi çıkıp “Hoca iyi de o zaman bu polyannacılık olmaz mı?” der. Bu karamsarlığa prim veren bakış tarzı beni üzüyor. Şimdi söz konusu cümleye tekrar bakalım:

    “İyimserlik, küçük şeylerden mutlu olmak polyannacılık sayılmaz mı?

    Bu görüşte, sanırım iki hata var. Birincisi “iyimserlik eşittir polyannacılık” iddiasıdır ki bu doğru değildir. İkincisi böyle söylendiğinde polyannacılığın kötü olduğunu kim söyledi?

    Polyannacılık, kayba uğradığımızda, elimizde kalanları fark etme ve sevinme becerisidir. Polyannacılık bir psiikolojik savunma mekanizmasıdır, aşırı olmadan yerinde kullanıldığı sürece, kişiyi kaygıdan, sıkıntıdan korur, kişinin yarına kalma ihtimalini arttırır. Polyannacılık, kendini avutmak değil, bardağın dolu yanını fark etmektir.

    Diyelim ki birisi bir bacağını kaybetti. Şüphesiz bu kötü bir durumdur. Ancak bu kişinin önünde iki yol uzanır:

    Birinci yol, bir bacak gittiği için yaşamdan elini çekmek, sürekli üzülmek, artık hiçbir şeyden keyif almamaktır. İkinci yol ise şudur: Kişi eğer geriye dönüş yoksa, mevcut durumu kabullenir, elinde kalan bacak için sevinir, yaşamdan elini çekmez, yaşama sevincini kaybetmez. İkinci yol polyannacılıktır. Polyannacının ömrü, birinciye oranla daha kaliteli geçer.

    Polyannacı tavır, Çin atasözünü hatırlatıyor. Şöyle demiş Çinli:



    Tanrım, bana değişebileceğim şeyleri

    değiştirme gücü ver.

    Değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmemi sağla.

    İkisini ayırt edebilmem için de akıl ver.

    Değiştiremeyeceğimiz kayıplar karşısında, yaşama sevincimizi kaybetmemek polyannacılıktır. Karamsarlığa oranla da herhalde daha gerçekçi bir tavırdır.

    ÜSTÜN DÖKMEN
     
  2. seyduna_34

    seyduna_34 Daimi Üye

    emegıne saglık can...
     
  3. selenayy

    selenayy Daimi Üye

    bu çin atasözünü çok seviyorum

    Tanrım, bana değişebileceğim şeyleri

    değiştirme gücü ver.

    Değiştiremeyeceğim şeyleri kabullenmemi sağla.

    İkisini ayırt edebilmem için de akıl ver.


    emeğine sağlık ablacım çok güzel bir paylaşım
     
  4. sehribanu

    sehribanu Daimi Üye

  5. ero

    ero Daimi Üye

    üstün dökmen genel anlamda kişisel gelişim yazdığı için müspet yazılar yazmayı kendine görev edinmiştir ki,

    kendince de haklıdır.

    şimdi bizim ülkemizde işsiz sayısı nüfusun ciddi bir oranını kapsıyor ve biz, kalkıp e bari geri kalanlar çalışıyor diye kendi kendimizi

    teselli(kandırırsak) edersek polyannacılık oynamış oluruz.

    insan yaşamında tabiki umut kaybedilmemesi gereken, iyimserlik sağlıklı düşünebilmenin temel taşlarındandır.

    ancak abes kaçmaması lazım,

    tepki zamanında ve doğru dozda verilirse, en güzel sonuca ulaşacak yollar kısalır.....

    diye düşünüyorum
     

Sayfayı Paylaş