Kız kumu burayı bilen bilir zaten bir çok filmde burada çekilmiştir.Burayı güzel kılan denizin içinden yürüyebilmenizdir.Ben burayı ilk Zülfü Livaneli'nin Mutluluk filminde görmüştüm. Köprü yok bildiğiniz denizin içinden yürüyerek karşıya geçiyorsunuz.İlginçte bir hikayesi var buranın zaten bugünde bir gazetede yayınlamış. 'Efsaneye göre çok eski zamanlarda bölgenin kralının kızı, fakir bir balıkçıyla tanışır ve birbirlerine âşık olurlar. Kral evlenmelerine karşı çıkmasına rağmen gizli gizli buluşmaya başlarlar. Zamanla durumu fark eden kral, askerlerine kızını takip ettirir. Balıkçı gencin, denizden gelerek kızını kumsalda bekleyip ışıkla işaret verdiğini öğrenen kral, bir gece kızını yakalatır. Genç balıkçı da askerlerin verdiği işarete kanarak bir manga askerin içine doğru koşar. Kralın kızı, askerlerin elinden kaçarak sevgilisini kurtarmaya çalışır ancak koyun diğer tarafına gitmesi imkansızdır. Aşkı için kendini denize atar. Tam o sırada harikulade bir olay gerçekleşir. Kızın adım attığı her yer kuma dönüşür. Peşinden koşan askerler ise suya gömülür. Kız, kayığa kadar koşar ve sevgilisine sarılır ancak okçulardan biri onu vurur. Kızdan akan kan, denizi kırmızıya boyar. Genç balıkçı ise kızı alarak sandalıyla uzaklaşır ve bir daha kimse onları görmez.' Muğla'nın Marmaris ilçesine bağlı Orhaniye köyündeki Kız Kumu mutlaka gidip görülmesi gereken bir yer. Derler ki; o kumlar, kızın kanı denize karışınca kırmızıya boyanmış... Delikanlı ise aldığı gibi gidiyor kızı, sonrasını ne gören var ne duyan!... Aşkınızın denizi doldurması dileğiyle..
bencede(türevleride az değil ama) bu aşk hikayelerinin tek ortak özelliği SEVİPTE KAVUŞAMAMAK.. zaten kavuşsalardı aşkları borsada tavan yapmazdı heralde.. leyla ile mecnun gibi mem ile zin gibi ferhat ile şirin gibi aslı ile kerem gibi
