GÜNDEM DEN BAZI HABERLER (20 SUBAT)

Konu, 'Güncel Olaylar' kısmında prkacin tarafından paylaşıldı.

  1. prkacin

    prkacin Super Moderator

    Genelkurmay'dan Ergenekon ve İsrail açıklaması



    Genelkurmay'dan önemli açıklamalar...

    Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, 16 Şubat Pazartesi günü İsrail Genelkurmay Başkanı'nın Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'u arayarak, ''TSK ile ilişkilere önem verdiğini, Kara Kuvvetleri Komutanı'nın ifadelerinin kişisel görüşleri olduğunu, İsrail Silahlı Kuvvetleri görüşünü temsil etmediğini, hayal kırıklığına uğradığını, gerekeni yapacağını ve üzgün olduğunu ifade ettiğini'' bildirdi.

    Tuğgeneral Gürak, İsrail Genelkurmay Başkanı'nın dün de resmi bir mektup göndererek, telefonla söylediklerini teyit ettiğini ve gerekeni yaptığını belirttiğini ifade etti.

    Genelkurmay Başkanlığı İletişim Daire Başkanı Tuğgeneral Metin Gürak, ''Ergenekon'' soruşturması kapsamında gözaltına alınan emekli generallerin sağlık durumlarına ilişkin haberler hakkında, ''Yapılan bütün işlemlerin ilgili kanun ve mevzuat içinde Adalet Bakanlığının gözetiminde yürütülmesine rağmen Türk Silahlı Kuvvetlerinin bir kurumu olan GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesine ilişkin ortaya atılan çirkin iddialar hiçbir mesnede dayanmadığı gibi, bu iddiaları ifade edenler de iyi niyetten uzak kişi ve kurumlardır. Şu anda ciddi sağlık sorunlarıyla karşı karşıya olan söz konusu emekli generallere karşı yürütülen bu kampanyalar da her şeyden önce etik ve insani değerlerle bağdaşmayan davranışlardır'' dedi.



    Habercem
     
  2. prkacin

    prkacin Super Moderator

    Kılıçdaroğlu'na Baykal şoku!



    CHP lideri Deniz Baykal, Sevigen'e sahip çıkarken Kılıçdaroğlu'nu eleştirdi.

    CHP Genel Başkanı Deniz Baykal bir televizyon kanalında katıldığı canlı yayında Sevigen'e sahip çıkarken Kılıçdaroğlu'na da ince bir göndermede bulundu. Baykal 'Sevigen gereğini yapmalıdır' diyen Kılıçdaroğlu için "Dürüstlük, her suçlamayı, bunun yanında yer alarak, suçlama korosuna katılarak güvence altına alınamaz. Ne var ne yok, o ayrımı yapmak gerekir. O ayrımı yaparsak hem dürüstlüğü güvenceye alırız hem de yıpratma, intikam çabaları ya da siyasî hesaplaşmaları oraya taşımayız." ifadelerini kullandı.

    Kimsenin Mehmet Sevigen'i linç etmeye kalkışmamasını isteyen Baykal, bu konuda bir gazetenin sistematik bir yayın yaptığına dikkat çekti. Mehmet Sevigen'in bazı adaylardan para talep ettiğine dair iddiaların ispatlanmadığını hatırlatan Baykal, ortada ispat olmadığını belirtti. Bu sebeple Sevigen'in istifasını istemenin ona karşı haksızlık olacağını vurguladı. Baykal, bu konuda Sefa Sirmen örneğini verdi: "Sirmen de Yuvacık Barajı'yla ilgili suçlandı. Ancak dokunulmazlığı kalkınca aklandı. Eğer o iddiaları ciddiye alsak Sirmen'i siyasetin dışına atmış olacaktık. Şimdi Kocaeli'nde başkan adayımız." Baykal, parti içi muhaliflerin Sevigen'in istifa etmesine ilişkin taleplerini "Parti içi tartışmalara böyle olayları alet etmek kadar yanlış bir şey yok. Hepimiz vicdanımızda olayları tam inceledikten sonra bir karara varmalıyız." şeklinde değerlendirdi


    Habercem
     
  3. prkacin

    prkacin Super Moderator

    İşte CHP'yi sarsan o liste



    Partileri sarsan meclis üyeleri listeleri netleştikçe yaşanan depreminin boyutları da ortaya çıktı.

    Partilerin çok sayıda meclis üyesini listelerden sildiği belirlendi.

    Geçen dönem birçok tartışmalı imar dosyasına imza atan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki AKP'li ve CHP'li meclis üyelerinin büyük çoğunluğu, parti yönetimlerince değiştirildi. AKP İstanbul yönetimi, iki dönem meclis üyeliği yapan adayları liste dışı bıraktı. CHP'de ise, geçen dönem zayıf muhalefet yapmakla eleştirilen üyelerin çoğu yeniden aday gösterilmedi.

    CHP İstanbul İl Yönetimi, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi'ndeki 71 üyesinden 40'ına yeni listede yer vermedi. Mecliste AKP ile uyum içinde çalıştığı ve yeterli muhalefet yapmadığı yönünde eleştirilen CHP Grup Başkanvekili Kemal Akar, meclis üyeliği için başvuruda bulunmadı. Altı kişilik CHP grup yönetimdeki dört kişi de listelerde yer bulmadı. Mecliste yaptığı tek kişilik muhalefet ile öne çıkan ve zaman zaman kendi partisinden üyelerin de eleştirdiği CHP'li Hüseyin Sağ da liste dışı kaldı.

    Sultanbeyli'de ise Kadiri tarikatı üyesi Abdül Hafız Aydın, birinci sırada aday gösterildi. Bu sayede Aydın'ın, CHP'li başkan adayı Osman Nuri Bedir'in seçilmesi durumunda direkt olarak İBB Meclisi'nde de görev yapacağı kaydedildi.

    Haber: Akşam
     
  4. prkacin

    prkacin Super Moderator

    'Yuh senin paşalığına!



    AKP Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan'dan olay yaratacak sözler.

    AKP Zonguldak Milletvekili Fazlı Erdoğan, ABD Başkanı Obama'yı eleştirirken, "Bize gelmiş de bölge liderliğini uygun görüyor. Hadi be sende. Sen küçük düşünüyorsun. Biz dünya liderliğine oynuyoruz" dedi.

    Geçen ay çıkar amaçlı suç örgütüne yönelik yapılan operasyonda 14 kişi ile birlikte tutuklanan AKP'li Ereğli Belediye Başkanı Murat Sesli ile ilgili de bir filmin sahneye konulduğunu savunan Erdoğan, "Paşalar tutuklandı, 7 ay sonra delil yetersizliğinden sokağa indi. Ben paşanın hanımı olsaydım ne derdim? 'Yuh senin paşalığına' Niye biliyor musunuz? Delilsiz, günahsız birileri seni içeri attı, senin gerçekten adalet noktasında danışacağın bir kapı yok muydu?" diye konuştu.

    AKP'nin Zonguldak'taki belediye başkan adaylarının Alaborina Restorant'ta gerçekleştirilen tanıtım toplantısına AKP Zonguldak Milletvekilleri Fazlı Erdoğan, Polat Türkmen, Zonguldak Belediye Başkanı Secaattin Gonca, adaylar ve partililer katıldı. Toplantıda konuşan Erdoğan, partililere, "Siz sıradan bir yolcu değilsiniz. Sizin lokomotifinizin başında duran genel başkan sıradan bir insan değil. Onun hesap vereceği 72 milyon Türk milleti değil, onun hesap vereceği 1.5 milyar İslam alemi değil, onun hesap vereceği 6.5 milyar dünya insanlığı" diye seslendi.

    BÜTÜN DÜNYA AYAĞA KALKSA, BAŞBAKANLIĞI ALACAK BAŞKA BİRİ YOK

    Türkiye'nin ve Başbakan Erdoğan'ın dünya liderliğine oynadığını kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti: "ABD Başkanı seçilen Obama, bize gelmiş de bölge liderliğini uygun görüyor. Hadi be sende. Sen küçük düşünüyorsun. Biz dünya liderliğine oynuyoruz. Bunun hesabını yapıyoruz. Evet! Biz buradan bakıyoruz. O nedenle bize, küçük, dar elbise dikmek isteyenler kesinlikle o küçük dünyalarında boğulacaklar. Ama biz dünya liderliğine mazlumların yanında olarak, ezilmişlerin yanında olarak, yoksulun yanında olarak, fakirin fukaranın yanında olarak, açıkça ayağına diken bastığı an, o dikenin, acısını kalbinde duyan liderler ve onun gönüldaşları olarak bu hizmetin içerisindeyiz. Bunu bilmeyen, bunu anlamayan, bu anlayış içerisinde olamayan arkadaşlarım lütfen yeniden kendilerine dönsün"

    Başbakan Erdoğan'ın cezaevinde yattığını, ancak bugün Türkiye'yi yönettiğini hatırlatan Erdoğan, "Bütün dünya ayağa kalksa, bu görevi ondan başka alacak var mı? Yok" diye konuştu.

    YUH SENİN PAŞALIĞINA

    Geçen ay Zonguldak Emniyet Müdürlüğü'nün çıkar amaçlı suç örgütüne yönelik yaptığı Çelik-2 operasyonunda Ereğli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Ahmet Likoğlu'nun da aralarında bulunduğu 14 kişi ile birlikte tutuklanan Ereğli Belediye Başkanı Murat Sesli ile ilgili de bir filmin sahneye konulduğunu ileri süren Erdoğan, şunları söyledi: "Ereğli'de bir film konuldu sahneye. Oyuncuları, sahnesi, yazanı, çizeni belli. Adalet denen şey, uzakta da olsan tecelli edeceksin. Ama ey adalet! Eğer sen de gecikeceksen, sende de ister istemez tereddütler oluşabilir. O tereddüt etmeden tecelli etmesini diliyoruz. Ey adalet! Gecikme, derhal gereğini yap. İş yargıda. Hiç kimse yargı kararıyla suçlu olmadıkça, ben onun suçlu olduğuna inanmıyorum. Paşalar tutuklandı, 7 ay sonra delil yetersizliğinden sokağa indi. Ben şimdi düşünüyorum. Ben paşanın hanımı olsaydım, ne derdim? 'Yuh senin paşalığına.' Niye biliyor musunuz? Delilsiz, günahsız birileri seni içeri attı. Senin gerçekten adalet noktasında danışacağın bir kapı yok muydu? Demek ki bu ülkede garip şeyler oluyor. Bu ülke kendine geliyor, kendine dönüyor"

    Demokrasinin ülkeye geç geldiğini, ancak yavaş yavaş olgunlaştığını savunan Erdoğan, "Niçin? Çünkü bu ülkede siyasetin başında başbakanlar vardı, idam sehpasına gitti. Bakanlar vardı, demokrasi adına idam edildi. Rahmetli Özal, demokrasi adına geçmişte yanlış asılanları iadeyi itibar için kemiklerini Türkiye'ye getirdi. Rahmetli Özal nur içinde yat. Ruhun şad olsun. Geçte olsa Türkiye'ye adaleti getirdin. Buralardan geliyoruz. O nedenle benim iki gömleğim var. Bir şu gördüğünüz ceketim, iki kefen. Her an, her saniye, her dakika, görünen görünmeyen güçler seni hesaba çekebilir. Ama Allah'ın hesabı, Allah'ın adaleti, Allah'ın hükmü bütün hesapların ve gücün üzerindedir" diye konuştu.

    Haber: Kanaldhaber.com.tr
     
  5. prkacin

    prkacin Super Moderator

    ?8 numaralı belge? Bakan Şahin?in



    Tutuklanarak cezaevine konulan Akfırat eski belediye başkanı Hilmi Yıldız?ın bakanla ilginç ortaklığı.

    Jandarmanın 2009 başında bir operasyonda ele geçirip ?8 numaralı belge? olarak kayda geçirdiği vekaletname, Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin?in çıktı. Şahin?in, vekaletnameyi, ?ihaleye fesat karıştırma, tehdit, adam yaralama, yağma? gibi suçlardan tutuklanan, Tuzla Akfırat eski belediye başkanı Hilmi Yıldız?a gayrimenkul alım-satımı için verdiği anlaşıldı. Sorgusunda Yıldız, vekaletnameyi şöyle doğruladı: "Yüz yüze görüşmede yatırım amacıyla verdi. 15 gün sonra arayıp ?Kullanmayalım? dedi."

    ADALET Bakanı Mehmet Ali Şahin?in, tutuklanan Tuzla Akfırat eski belediye başkanı Hilmi Yıldız?a gayrimenkul alım-satımı için vekaletname verdiği ortaya çıktı. Jandarmanın 2009 yılı başında gerçekleştirdiği operasyonda ele geçirilen ve ?8 numaralı belge? olarak kayda geçen vekaletnamenin iptal edildiğine dair herhangi bir azilname düzenlenmemiş olması dikkat çekti.

    Haziran 2008?de verdi

    Hilmi Yıldız, Jandarma ifadesinde, bu belgenin, Adalet Bakanı Şahin tarafından, yüz yüze yaptıkları bir görüşmede Haziran 2008?de kendisine yatırım amaçlı verildiğini, kendisinin 15 gün sonra arayarak kullanılmamasını rica ettiğini söyledi. Yıldız, aralarında oğlu ve eski belediye yöneticilerinin bulunduğu 25 kişiyle birlikte ihaleye fesat karıştırma, irtikap, evrakta sahtecilik, tehdit, adam yaralama, yağma iddiaları ile tutuklanmıştı. Akfırat Belediyesi?nin 1 Ağustos 2008?de görevden alınan eski başkanı Hilmi Yıldız, Jandarma?nın 2009 Ocak ayı başında düzenlediği operasyonun ardından, ilk olarak 10-11 Ocak 2009 tarihlerinde, Sarıgazi Jandarma Komutanlığı?nda sorgulandı. Daha sonra Cumhuriyet Savcılığı?nda doğruladığı 15 sayfalık Jandarma ifadesinde, Yıldız?a, operasyonda ele geçen ?8 numaralı belge? soruldu. Yıldız, belgeyle ilgili şu ifadeyi verdi:

    "Bana göstermiş olduğunuz 8 numaralı belgede geçen, Mehmet Ali Şahin tarafından adıma arsa alıp satabilmek, her türlü gayrimenkulleri değerlendirebilmek içerikli bir vekaletname tarafıma verilmiştir.

    Bana azilname gelmedi

    Kendisi ile yaptığımız yüz yüze görüşmede yatırım yapmak amacıyla verdi, daha sonra vekaletnameyi verdikten 15 gün sonra telefonla beni aradı ve ?Vekaletnameyi kullanmayalım? diye benden rica etti. Ben bu vekaletnameyi hiç kullanmadım fakat kendisi telefonla bana söyledi, yasal olarak herhangi bir azilname belgesi bana gelmedi, böyle bir belge yaptırıp yaptırmadığını bilmiyorum. Ben kendisini avukatlığından beri tanırım. Aynı siyasi çizgideydik." Şüpheli Yıldız, Jandarmanın "Başka belediyelerde de böyle bir belge olup olmadığı" sorusuna, "Bilmiyorum" yanıtını verdi.


    Haber: Hürriyet
     
  6. prkacin

    prkacin Super Moderator

    Alevilerden CHP'ye karşı Zülfikar hareketi



    İzmir'deki Alevi vatandaşlar, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)'ne karşı "Zülfikar Hareketi" başlattı.

    Belediye ve il genel meclisi listelerine tepki gösteren Alevi vatandaşlar, ilçe seçim kurullarına başvurarak istifa etmeye başladı. CHP'nin liste hazırlarken takındığı tavır "siyasi katliam" olarak değerlendirildi.
    CHP adaylığından istifalar Karabağlar ilçesinden başladı.

    İlçe Seçim Kurulu'na giden bir grup Alevi vatandaş, aday gösterildikleri belediye ve il genel meclisinden istifa dilekçesi verdi.
    Grup adına konuşan Murat Serin, Karabağlar'dan başlayan hareketin İzmir geneline yayılacağını söyledi.

    Yıllardır Alevi toplumunun oyunu "çantada keklik" gören CHP yönetiminin kendilerini görmezden geldiğini ifade eden Sevin, "Listelerde en önde olan arkadaşımız, şimdi 26. sırada, yani seçilme şansı yok. Halbuki partiye asıl hizmet veren biziz." dedi.

    Serin, Alevilerin Cumhuriyet kurulduğundan beri CHP değerlerini taşıyan kesim olduğunu söyledi.
    Yerel seçimlerde, yaşadıkları ilçede hiçbir şekilde siyasi oluşumların içinde dikkate alınmadıklarını kaydeden Serin, şunları söyledi: "Cumhuriyet kurulduğundan beri CHP'nin değerlerini oluşturan biziz fakat bu dönem aday olan Alevi kökenli insanlar, CHP tarafından dikkate alınmadı. Bu durum, İzmir genelinde Alevi toplumunun tepkisini çekti. Karabağlar başta olmak üzere il genelinde CHP'ye oy vermeme kararı alınmıştır."

    İstifa edenlerden Hasan Söker de CHP'nin yaptığını siyasi katliam olarak değerlendirdi.

    Haber: Cihan
     
  7. prkacin

    prkacin Super Moderator

    Akman'dan CHP'ye sert yanıt



    RTÜK Başkanı Zahid Akman CHP'nin 'Deniz Feneri' dosyası ile ilgili sert açıklamalarda bulundu.

    CHP'li Ali Kılıç'ın "Deniz Feneri dosyası elimde" açıklamaları RTÜK Başkanı Zahid Akman'a soruldu. Akman'ın yanıtı şu oldu:

    "CHP'nin dosyası çakma bir dosyadır. Seviyesizliğin, iftira atmanın da bir sınrı olmalıdır. Ancak bu kişide onu da göremiyorum. Bu kişi parti içinde konumunu güçlendirmek, kamuoyu önünde tanınmak için kameralar karşısına çıkıyor. Bu kişiyle muhatap olmam, avukatım muhatap olacak. Atılan hiçbir iftira yanlarına kalmayacak.


    Hukuk mücadelesi içindeyim. Sanki kamu görevindeyken bu ortaklıkları sürdürüyormuşum gibi görüntü vermek etik değildir. Yargıya intikal eden bir konu olmasına rağmen, bu konuya ilişkin bilgiler Türkiye'ye gelmek üzereyken yargıyı ve kamuoyunu etkilemeye yönelik bu çabalar son derece seviyesizdir.

    Ortaklıklar ticari kanunlar çerçevesinde gelişen faaliyetlerdir. Yeni birşey varmış gibi haberleri gündeme getirererek yargıyı etkileme, beni kamuoyu önünde mahkum etme çabaları vardır. Böyle bir kişi ve maalesef bu kişiye kanan bir siyasi parti var. Ben buradayım, dokunulmazlığım da yok"


    Haber: Haber Türk
     
  8. prkacin

    prkacin Super Moderator

    PKK'da kanlı hesaplaşma



    Terör örgütü mensupları arasında Haftanin'de çıkan çatışmada 17 PKK'lı öldü.

    Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terör örgütünün Irak'ın kuzeyindeki örgüt yuvalarına yönelik operasyonlarında ağır kayıplar veren terör örgütü PKK'da kanlı iç çatışmaların yaşandığı bildirildi. Terör örgütü mensupları arasında Haftanin'de çıkan çatışmada 17 PKK'lı öldü.

    Alınan bilgiye göre, 'Cemal' kod adlı Murat Karayılan ile örgütün silahlı kanadının başındaki Suriye uyruklu 'Dr. Bahoz Erdal' kod adlı Fehman Hüseyin arasındaki yaşanan liderlik ve rant kavgası sonucu geçtiğimiz günlerde 'örgütün kararlarını dinlemediği, çok sayıda kayıp yaşanmasına neden olduğu' gerekçesiyle Fehman Hüseyin'i görevden alarak Kandil'de göz hapsine aldırması örgütü iyice karıştırdı.

    Fehman Hüseyin'in yakalanması sonrasında Suriye uyruklu bazı teröristler örgütü terk ederken, bazı PKK mensupları da Kandil'den gelen 'eylemleri durdurun' talimatına karşı çıkarak, örgüt merkezinden bağımsız hareket etmeye başladı.

    Irak'ın Haftanin bölgesindeki Biktori Köprüsü yakınlarında Fehman Hüseyin'e bağlılığı ile bilinen 'Hamza' kod adlı örgüt sorumlusunun liderliğindeki 13 kişilik bir grup, Murat Karayılan'ın 'eylemleri durdurmaları ve derhal bölgeyi terk ederek Kandil'e dönmeleri' yönündeki talimatına karşı çıktıkları belirlendi.

    Bunun üzerine Murat Karayılan'ın, bölgeye 'Delil' kod adlı terör örgütü sorumlusunun başında olduğu 50 kişilik bir grubu gönderdi. Talimatlara uymayan 13 kişilik grubun etrafını saran Karayılan'ın adamları, Fehman Hüseyin yanlısı 13 örgüt mensubunu öldürdü. Silahlı çatışma sırasında Murat Karayılan'ın grubundan da 4 kişi yaşamını yitirdi.

    PKK yönetiminin, Biktori Köprüsü yakınlarında yaşanan kanlı çatışmayı örgüt kadrolarından gizlediği, ancak toprağa gömülen cesetlerin bölgedeki köylüler tarafından bulunması sonrasında iç hesaplaşmanın boyutunun ortaya çıktığı kaydedildi.

    Haber: AA
     
  9. prkacin

    prkacin Super Moderator

    İSO anketinden korkutan sonuçlar!



    TARAFINDAN: VATAN



    Son aylarda ihracat ve kapasite kullanım oranlarındaki sert düşüşlerle ağır darbe yiyen sanayi sektörünün, küresel krize karşı tutunacak dalı kalmadı. Sanayi sektörü 2008'in ikinci yarısında üretim, ihracat, istihdam, yeni siparişler ile iç ve dış satışlarda "dramatik" düşüşler yaşarken sanayicinin gelecek 6 aya dair beklentileri 2001 krizini bile aratacak seviyeye geriledi.





    Hükümetin krize karşı önlem almakta geciktiğini, hazırlanan önlem paketinin ise "dertlere ne kadar deva olacağının" bilinmediğini vurgulayan İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Tanıl Küçük, "Sanayicimiz ilk kez gelecek döneme ilişkin beklentilerinde bu kadar olumsuz. İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullar, ekonomideki sorunların da olağanüstü hal mantığı ile ele alınmasını gerektirmektedir" dedi.



    Özel sektör imalat sanayiinin içinde bulunduğu koşulları, sorunları, beklenti ve öngörülerini tespit edebilmek, çözüm önerileri geliştirebilmek amacıyla 500 İSO üyesi baz alınarak gerçekleştirilen "Ekonomik Durum Tespiti Anketi"nin 2008 yılı ikinci yarı sonuçları, düzenlenen basın toplantısıyla açıklandı.



    Bu dönem ilk kez temel göstergelerdeki değişimlerin endeks olarak sunulduğu çalışmada, endeksin 100'den büyük olması olumlu, 100'den küçük olması ise olumsuz gelişmeye işaret ediyor.



    Anket sonuçlarına göre 2009'un ilk yarısında işletmelerin yüzde 59,8'i üretimlerinde, yüzde 61,7'si iç satışlarında, yüzde 56'sı dış satışlarında, yüzde 51,2'si istihdamlarında, yüzde 61,3'ü de yeni siparişlerde azalma bekliyor.



    2009 yılında ekonomide yüzde 2,6'lık daralma öngören sanayicilerin yalnızca yüzde 24,6'sı 2009'un ilk yarısında yatırım yapmayı planlıyor.



    Her 4 kişiden biri işsiz





    İSO Başkanı Küçük, anketin işletmelerin 2009 yılında ekonominin önemli ölçüde küçüleceği beklentisi içinde olduğunu ortaya koyduğunu belirtti.



    2009'un tahminlerin ötesinde sıkıntılı bir yıl olma riski taşıdığı uyarısında bulunan Küçük, "Üretimde, istihdamda, ihracattaki veriler ve piyasadaki durum Türkiye'nin küresel kriz karşısında ödemek zorunda kaldığı faturanın giderek kabardığını gösteriyor" diye konuştu.



    İstihdamda yaşanan sorunların 2009'da da artarak devam edeceğini ifade eden Küçük, evrensel standartlarla değerlendirildiğinde TÜİK'in açıkladığı yüzde 12,3'lük işsizlik oranının yüzde 25,6'yı bulduğunu söyledi.



    Küçük, "Bu veriler, işgücü kapsamındaki her 4 kişiden birinin işsiz olduğu anlamına gelmekte ve çok derin bir ekonomik ve sosyal soruna işaret etmektedir" dedi.



    Türkiye'nin şimdiye kadar önlem almakta geç kaldığını dile getiren Küçük, şöyle konuştu: "Hükümetimizin önlem yönündeki çabaları son dönemde hızlanmış görünmektedir. Ancak geç kalan önlem paketinin dertlere ne kadar deva olacağı soru işaretidir. İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullar, ekonomideki sorunların da olağanüstü hal mantığı ile ele alınmasını gerektirmektedir. Üretimde ve istihdamda daha olumsuz gelişmelerin önüne geçebilmek için Türkiye çok daha kapsamlı ve geniş boyutlu önlemleri süratle hayata geçirmek zorundadır."



    2001 krizi döneminde ankete katılan işletmelerin yüzde 73'ü finansal darboğaz içinde olduğunu bildirirken bu oran 2008'in ikinci döneminde yüzde 69,9'a kadar yükseldi.



    2001 sonrası yaşanan ekonomik gelişmeler sonrasında yüzde 50'lere düşen bu oran. 2008'in ilk yarısında da yüzde 60,2 olarak gerçekleşmişti.
     
  10. secil58

    secil58 Aktif Üye

    CHP CHP olamadı . Uzak durmak lazım canlar
     

Sayfayı Paylaş