Sayki her yenilgi bir başlangıçtır Düştükçe kalkmasını bileceksin Hoyratça geçirdiğin yıllarına üzülme Sayki o yıllar hiç olmadı
Ero bu dörtlük kime ait merak ettim neden dört dörtlük değilde bir dörtlük şayet sen yazdıysan devamınıda bekleriz Ha bu arada beğendim bu dörtlüğü güzel olmuş
yüreğine sağlık bir dörtlüge çok şey sığdırmışsıın şiirin uzunluğu degil anlattığı önemli tekerar teşekkür.
arkadaşlar bu şiiri nerede bulduğum bilmiyorum ama gerçekten güzel bir dörtlük beğendiğinize sevinindim
İstanbul'u Dinliyorum İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı Önce hafiften bir rüzgar esiyor; Yavaş yavaş sallanıyor Yapraklar, ağaçlarda; Uzaklarda, çok uzaklarda, Sucuların hiç durmayan çıngırakları İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Kuşlar geçiyor, derken; Yükseklerden, sürü sürü, çığlık çığlık. Ağlar çekiliyor dalyanlarda; Bir kadının suya değiyor ayakları; İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Serin serin Kapalıçarşı Cıvıl cıvıl Mahmutpaşa Güvercin dolu avlular Çekiç sesleri geliyor doklardan Güzelim bahar rüzgarında ter kokuları; İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Başımda eski alemlerin sarhoşluğu Loş kayıkhaneleriyle bir yalı; Dinmiş lodosların uğultusu içinde İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Bir yosma geçiyor kaldırımdan; Küfürler, şarkılar, türküler, laf atmalar. Birşey düşüyor elinden yere; Bir gül olmalı; İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı. İstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapalı; Bir kuş çırpınıyor eteklerinde; Alnın sıcak mı, değil mi, biliyorum; Dudakların ıslak mı, değil mi, biliyorum; Beyaz bir ay doğuyor fıstıkların arkasından Kalbinin vuruşundan anlıyorum; İstanbul'u dinliyorum. ***orhan veli kanık***
UNUTMA Kİ Sen uykusuzluk nedir bilir misin? Tırnaklarınla yastığını parçaladın mı? Gözlerini tavana dikip, Düşünd...üğün oldu mu bütün gece? Ve bütün bir gün, Belki gelir ümidiyle bekledin mi hiç Gelmeyince, Seni aramayınca Ölesiye ağladın mı? Sonra çekilip en koyusuna yalnızlıkların Ona... ait ne varsa Bir bir hatırladın mı? Sen günden güne erimeyi bilir misin Dev bir ağacın vakarı içinde ölmeyi Bir teselli aramayı, Issız parklarda, tenha sokaklarda Ve bütün bir şehir uyurken uzaklarda Deli divane yollara düşüp Yaşlanmış bir köpek gibi Eskimiş bir gömlek gibi Atılmışlığını hissettiğin oldu mu? Sevmekten Günler geceler boyunca yürümekten Elin ayağın yoruldu mu? Sen yalnızlığın acısını bilir misin? Unutulmak bir hançer gibi saplandı mı sırtına İçinde kıskançlığın zehirli çiçekleri açtı mı? Bütün gururunu çiğneyip Sevdiğinin geçtiği yollarda Bastığı toprakları eğilip öptün mü? Sen çaresizlik nedir bilir misin? Sen yokluk nedir gördün mü? Yanan başını, Duvarlara vurup parçalamak geldi mi içinden? Sen her gün bin defa öldün mü? Böyleyim diye ayıplama beni Bir gün kendimi, Sonsuzluğun koynuna bırakırsam Yaralı ve yenik bir asker gibi Darılma Unutma ki Her seven isimsiz bir kahramandır Unutma ki İnsan; sevebildiği kadar insandır. Ümit Yaşar Oğuzcan
Uçurum diyordun bir aşk uçurum özlemidir Bırakıyorum öyleyse kendimi sesinin boşluğuna Tutunabileceğim tüm umutları görmiyeyim için Gözlerimi bağlıyorum geceyi mendil yaparak (Gözlerim bir yerlerde daha bağlanmıştı, bunu Unutmuyorum unutmuyorum unutmuyorum hiç) Bir rüzgâr esse ellerin fesleğen kokuyor Kırlangıçlar konu...yor alnına akşamüstleri Bu yüzden bir kanat sesiyim yamaçlarda Üzgün bir erguvan ağacıyla konuşuyorum Ayrılığın zorlaştığı yerdeyim ve dalgınlığım Bir mülteci hüznüne dönüyor artık bu kentte Çocuksun sen alnına kırlangıçlar konan Bir bulutun peşine takılıp gittiğimiz yer Okyanus diyelim istersen ya da sen söyle Batık bir gemiyim orda, seni bekliyorum Upuzun bir sessizliğim fırtınalar patlarken Gövdem köle tacirlerinin barut yanıkları içinde Ve gittikçe acıtıyor yaralarımı tuzlu su Çocuksun sen, büyümek yakışmazdı hiç .... AHMET TELLİ
Sevdiğim çiçek adları gibi Sevdiğim sokak adları gibi Bütün sevdiklerimin adları gibi Adınız geliyor aklıma melih cevdet anday
Bir çift güvercin havalansa Yanık yanık koksa karanfil Değil, unutulur şey değil Çaresiz geliyor aklıma m.c.a.
Nice aşklar arkadaşlıklar gördüm Kahramanlıklar okudum tarihte Çağımıza yakışan vakur, sade Davranışınız geliyor aklıma MCA
Yaşamak anımsamak mıdır yoksa? Sanmam, biz de bir sestik belki Birileri için yıllar önceki Şaşırtıcı karşılaşmada m.c.a.
emeğine yüredine sağlık ero can ANLATAMIYORUM Ağlasam sesimi duyarmısın. mısralarımda dokunabilirmisiniz, gözyaşlarıma,elinizle? Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, Kelimelerinse kifayetsiz olduğunu Bu derde düşmeden önce Bir yer var bilmiyorum; Herşeyi söylemek mümkün; Epiyce yaklaşmışım,duyuyorum; Anlatamıyorum. bide bunu çok severim
Elmasını öyle yontmalısın ki sözcüklerden Bakırı kükürdü çevirip altına Ki gözlerini alsınlar da kör olsunlar Kanının akkora kesmiş parıltılarından