Bir Ayrılış Hikayesi Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl? avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya... Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl? kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz, yüzde yüz, yüzde bin beşyüz yüzde hudutsuz kere yüz... Kadın erkeğe dedi ki: -Baktım dudağımla, yüreğimle, kafamla; severek, korkarak, eğilerek, dudağına, yüreğine, kafana. Şimdi ne söylüyorsam karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana... Ve artık biliyorum: Toprağın Yüzü güneşli bir ana gibi En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini... Fakat neyleyim saçlarım dolanmış ölmekte olanın parmaklarına başımı kurtarmam kâbil değil! Sen yürümelisin, yeni doğan çocuğun gözlerine bakarak... Sen yürümelisin, beni bırakarak... Kadın sustu. SARILDILAR Bir kitap düştü yere... Kapandı bir pencere... AYRILDILAR... Nazım Hikmet Ran
bu şiiri her okuyuşumda içim kararıyor nazım hikmet gerçekten insana yürege hitap ediyor paylaşımın için saol can
bugun dünyada şiirleri çeşitli dillere çevrilen bir usta nazım hikmet malesef türkiyede bir vatan haini olmaktan kurtulamadı ve biz hala onun mezarının bu sevdigi memleketinde olması gerektigini savunuyoruz..sen rahat uyu usta şair nazım bunu gerçekleştirecegimiz günlerde gelecek elbet.... paylaşımın için saol ersin yüregine ve emegine sağlık....