Alevileri başka gözle görüp ikilik yaratanlara cevap Allah,eyvallahkapısında,döktüğün varsa doldur,ağlattığın varsa güldür.Yıktığın varsa kaldır.Doğru gez.Dost gönlünü incitme.Mürşide teslim ol.Yalan söyleme,haram yeme.Zina etme.Elinle komadığın şeyi alma.Gözünle görmediğin şeyi söyleme.Gelme gelme,dönme dönme.Gelenin malı,dönenin canı.Riya ile ibadet,şirk ile taat olmaz.Söylediğn meydanın,sakladığın senin.Allah eyvallah... Kısaca ALEVİLİK Birinci İmam Hz.Ali'nin tarafını tutan dünya insanların görüşü olarak tanımlanabilir.Buna,yalın biçimiyle,Ali partisi denilmeside mümkündür.Daha dar anlamıyla,Aleviliği,Ali evilik Ali evinden olanlar,Ali evinin yanında olanlar olarak tanımlayanlarda vardır. Aleviliği kötülemek istiyenlerin zorlama yorumlarına göre,bu ad alev ile ilgilidir.Fakat bu bir yakıştırmadır.Alevi sözcüğünün aslı,Ali soyu anlamına gelen Alavi den cıkmıştır. Başlangıçta Ali yandaşlarına Ali şiası adı veriliyordu Şia-yı Ali denilen bu kesim,daha sonra Şii olarak adlandırılmıştır.Şia yandaş,şii yan tutan anlamına kullanılmıştır.Daha sonra şii sözü yanlızca Ali yandaşları için kullanılır olmuştur. Aleviliğin tanımından da anlaşılacağı gibi,bu kavramın ortaya cıkması Hz. Ali dönemine değin uzanır.Alevilik,genel anlamda,islamiyet içinde ortaya cıkan bir yan tutma olayıdır.Bu nedenle de siyasi bir tavırdır.Aleviliğin kaynağı,en başında,siyasal bir harekete dayanmıştır. Zaten,İslamiyet de tamamen siyasi bir hareket olarak doğmuştur.İsalmiyet'in inanca.Tanrı'ya ait görüşleri,topluma yeni bir biçim vermenin araçları olmuştur.Alevilik,bu biçimlenişteki tavırlardan birisidir. Burada önemle şunları belirtelim: a)Alevilerin inançlarına göre, b)Yaşayan Alevilik genelliğine göre, c)Tarih bilgilere göre d)Alevi felsefesine göre değerlendirirsek 1-Alevilik İslamiyet'in içindedir 2-Hz.Muhammet,İslamiyet'in kurucusu olarak Alevilikte de temeldir 3-Bazılarının göstermek istediği gibi Alevilikten İslamiyet ve Hz.muhammet dışlanamaz.Yanlız bu kavramların yorumu değişiktir.Oda Alevilik,inaçla birlikte bir yaşam.bir felsefe bir kültür mozağidir.Dünyayı,doğayı,insanlığı,insanlık adına yazılan tüm kitapları incelemiş,irdelemiş faydalı olanı almış,faydasızların yerine çağın koşullarına uygun maddeler eklemiş,toplumun kişilere(birey),kişilerin topluma karşı tutum ve davranışlarını bir nizama,intizama koyan kurumlaştıran,vahiyle değil,akılla,mantıkla hareket eden,karanlıktan rüyadan,hayelden,hurafedan yana değil,işıktan,bilimden,çağdan yana olan,ahirete değil dünyaya değer veren,zalimdan,zorbadan,efendiden,beyden,patrondan ,ağadan yana değil.Mazlumdan,fakirden,köleden yana olan.Kadere,cennete,cehenneme,huriye,gılmana,meleğ e,kıl köprüsüne değil,yaşadığına,gördüğüne inanan,şartlandırılmış,dondurulmuş,kalıplaşmış böyle gelmiş böyle gitsin diyen değil,araştıran,soruşturan,mantığın almdığına amin demeyen insan gerçek insandır.Benim dinim sevgidir,benim kabe'm insandır,kuranda kurtaran da insan oğlu insandır,deret sende ise,derman da kendi ellerindedir,diyen... Emeğe saygılı olan,ezilenin yanında yer alan,72 millete,tüm insanlığa bir gözle bakan,din,dil,mezhep,ırk ayrımı yapmayan,demokrasiye,laikliğe,insan haklarına,eşitliğe,özgürlüğe,aşk olan,sömürüye,soyguna,talana,vurguna,yobaza,softay a,falcıya karşı direnen.Ümeyye evlatları Abu Süfyan,Muaviye,Mevran,YezitEmeviler'in saltanatı,şahsi cıkarı mevkisi,makamı adına Muhammet mustafa'ın soyu olan İmam Ali evlatlarına,Ehlibeyitine yapılan insanlık aleminde emsali görülmemiş hakaretlerin,soykırımın karşısında,İmam Ali'ye evlatlarına destek olan,yan tutan,kayıran,bu uğurda bu güne kadar ezilen,sürülen,hor görülen,türlü iftiralara maruz kalan toplumsal muhalefetin adı Alevilik'tir,Kızlbaşlık'tır. ALEVİLİKTE KURAN İNANCI İslamcı çevreler Aleviliği Kuran'a bağlı olmamakla,onun hükümlerine inanmayıp uymamakla şuçlar.Aleviliği Kuran ve İsalm dışına atmaya çalışırlar.İslamcı anlayışla Aleviliğn bu alanda ayrıldıkları noktalar vardır.Olay,farklı değerlendirilir.İslamcı çevreler Kuran'ın tam,eksiksiz ve katışıksız olduğu iddiasındadır.Alevi çevrelerse Kuran'ın Ali ve Ehlibeyit'le ilgili hükümlerinin çıkarıldığı,kalem katıldığı,bir düzenleme süreci geçirdiğini savunurlar.Bu düzenleme sürecinin Ali ve Ehlibeyit aleyhine bir gelişme gösterdiğini ileri sürerler.Aleviler bu görüşlerinde yanlız değillerdir.Bilim çevreleri de Alevi görüşü destekler Kuran'a Kalem Katıldı mı? Bilindiği gibi Kuran bir düzenleme süreci geçirmiştir.Ebu Bekir'in halifeliği döneminde ezberden olan ayetler yazılı duruma getirilmiş,Osman'n halifeliği dönemindeyse Zeyd bin Sabit başkanlığında bir kurul oluşturularak yazılı duruma getirilen Kuran'ın düzenlemesi yapılmış,ayet ve süreler üzerine sistemleştirilmiş,yedi nüsha çoğaltılarak İslam'ın yayıldığı bölgelerde birliği sağlamak amacıyla Amiliklere birer tane gönderilmiştir.Bu düzenlenen nüshaya tarihçiler Osman Kuran'ı derler.Birinci ve ikinci özgün metinlerse ilerde ayrılığa neden olur gerekcesiyle yakılmıştır(1)ders kitaplarına kadar inen bilgi budur. Eyaletlerdeki mushaflar da yaktırılarak kitleler üzerinde etkin olan İbni Mesud ve Ubeyy b.Ka'b'ın kıratları yasaklanmıştır(2).Emeviler 700 yıllarında Kuran'ın noktalanması üzerinde çalışmışlar.Emevi halifelerinden Yezit ve Abdülmelik bin Mervan'ın buğruğundaki zalim ve kan tökücü vali Hattat ibni Yusuf-i Saggafi Kuran'a noktalama işaretlerinisokmuştur.Bu yolla sözcük ve tümcelerin değişebilme olanağı bulmuştur(3).Kuran'ın kimi ayetlerinin azlığı çokluğu üzerinde Şia durmuştur.Kimi saptamalar da yapılmıştır.Yanlız Kuran'ın Tanrıca korunduğu yargısına vararak Kuran üzerinde inançta birliği düşünmüşlerdir(4). Alman tarihçi A. J.Dierl Peyganberin ölümünden yaklaşık 20 yıl sonra onun söylediği ayetlerden derlenen Osman Kuran'ı'nın Emevilerin çaba ve kararlarıyla düzenlendiği bir çok filtreden geçmiş ve özgün biçiminden uzuklaşmış olduğu kanısındadır(5). Alman Kuran Trihçileri Nöldöke ve Schwally'ye göre Kuran'ın eksik ve Ebu Bekir-Osman lehlerine düzenlendiği konusunda ilk uyarılar Şii bilginlerinden gelmiştir.XI.y.yıl yazarları Kuran'da 500 dolayında yerin yanlış düzenlendiğine dikkatleri çekerler.Şii otoriteler Kuran'da bir çok ayetin Hlife Osman'ca çıkarıldığını ileri sürerler(6).Kuran tarihçilerine dayanan Muammer Sencer ele geçen Kuran yazmaları arasında farklılıklar olduğunu kanıtlar Aleviler Neden camiye Gitmezler: KUR'ANDA CAMİ VE MESCİT Camiler ve mescitler hakkında yürüttüğümüz mütalaları yanlız zamanımızın düşünce sitemine istinat ettirmiyoruz.Bu meselenin kökü çok derindedir.Ta İslamiyetin zuhrunun ilk yıllarında bile cami ve mescit meselesi vardı.Şimdi Kur'an ve tarih yollarına baş vurarak Hz. Muhammet tarafından İslam mescitlerinin nasıl yıkıldığını isbat edelim Allahu Taala Resulullaha ayet vehyederek camilerde namaz kılınmasını yasak etmiş ve Hz. Muhammed dahi camileri yıktırmıştır,nitekim Tevbe süresinin 107.nci ayeti Müminlere zarar vermek ve gönüllerinde saklı duran düşmanlığı kuvetlendirmek için namaz kılmağa mescit meydana getirdiler.Bunlar Müslüman olmadan öncede Hazireti muhammed'le harbeden münafıklardır.Müminlerin arasını açmayı onları birbirine düşürmeyi akıllarına koymuşlardı.Ya Muhammed Müslümanlar,seninle birlikte namaz kılsın ve zikretsin diye böyle geniş mescit,cami yaptık derler,Allahu Taala dahi şahitlik eder ki,onlar yeminlerinde yalandır. Tevbe suresinin 108.ayeti Ya Muhammed kalkma ve ol mescitlerde ebediyen namaza durma.Evelce Tanrı korkusu üzerine yapılan mescidi evelde hakka ibadet haklı ve lazım bir ibadedtti.Orada rızaullah için kötü ahlaktan hem kendilerini pak etmeyi ve hem dekötü ahlaktan onları sevmeyi bilen bir güruh vardır.(onlar ile ol) Sureti En'am 92.ayet Ya Muhammed şunlar ki azaptan korktukları ahitete ve Kur'an-a iman ederler.Din direği olan namazlarını saklasınlar Tür suresinin sonuncu ayeti:49 Gece namaz kıl açık kılmadan sakla yıldızlar batana kadar Bu ayetten anlaşılacağı üzere hudut yıldızı batıncaya kadar A'raf suresinin 55.ayeti: Tanrınız ululuğuna yalvarma ve inlemeyi sırren ve batınen ibadaet edin çünkü Allahhu taala dua ile haddini tecavüz edeni sevmez. A'raf suresinin 205.ayeti Ya Muhammed Allahın kalbinde gizli zikret Ve namazın Resul Ekrem tarafından gece kılındığı mazhepler tarihide yazar. Hikmeti Kur'an merakına ehil olanlara bu bir ilham azimidir ki, ahirzaman Peyganberimiz Hazireti muhahammed'in Miraci nasıl ki Tanrı taala ile kendi arasında gece ve tenhadır,namaz kılan müminin ve müminatın niyazı ve namaz ve taatleri de aynı surette hak taala ile sade kendileri arasında olduğuna bu bu müsbet deliller şöyle dursun akıl ve mantığın kabülüde böyle olduğu için Aleviler'de ezanla halkı namaza davet etmek yoktur.Ancak arzusu olanlar kendilerinden ibadete gide bilirler TARİH ŞAHİTTİR İslam tarihi tetkit edilince de görülür ki,HaziretiResuli ekrem'in ölümünden sonra ilk teravi namazı Halife Ömerin zamanında,ilk dört rekat gündüz namazı da Halife Osman zamanında kılınmıştır(Tberitarihi shf 15).Muaviye ve oğlu Yezit zamanında dini işler siyasete alet edilmiş hurafatla,evladı,Resüle kin duygusuyla doldurulmuş camiler mimberler yapılarak Hazireti Ali ve evladına lanetler yağdırılmış onları sevenler katledilmiştir İsra suresinin 110.ayetinde şöyle buyrulur Ya Muhahmmed deki rabbiniz celle şaneye Allah veya rahman isminden hangisiyle tesmiye ve dua ve nida ederseniz onun esmayi hüsnası(1)sendedir Caferi Sadık Haziretleri de,Hutbetu Beyanında buyururki,bu iki isimden Allah ismi,azamdır.Bu isimle duanız kabul olunur.Allah isminden hangi harfi cıkarsan mana zail olmaz. İşte Aleviler Kur'an-ı Kerim'inemirlerine uyarak Allah ismini anarak gülbank (cem) cekmeyi en büyük ibadet bilirler.Ve kalbi ibadeti tercih ederler Camilere gidenlere de bir diyeceğimiz yoktur.Türkiye Cumhuriyeti laik bir ana yasaya sahiptir.İsteyen kiliseye ,isteyen havraya,itiyen sinamaya,isteyen gazinoya,isteyen meyhaneye,isteyen camiye gider.Biz yalnız şu noktayı işaret etmek istiyoruz ki camiye gitmeyen cami yapmamış olan Alevilere ve fikir adamlarına yapılan dedikodu bırakılsın.Ortada ikilik kalksın.Alevilerinde hak yolunda oldukları anlaşılsın da birlik olsun Türkiye'de dirlik olsun. Aleviler Neden hac'a gitmezler: HAC VE HACERULESVET Burada Hac ve hacerül Esvet taşının tarihi olaylarının yazılmasıyla hakikat anlaşılır.Şahsivaril İslam adlı Tarih kitabının 1. sahifesinde şöyle yazar:Kabeyi ziyaret İslama mahsuss bir ibadet değildir.İslam dini cıkmadan önce putrerestler zamanında Arabistan yarımadası putperestleri kabeye hürmet beslerler ve ziyaret ederlerdi.Mekke ortasındaki Haceri Semavi(Yani Hacerülesvet)taşının etrafına toplanıp secdeye kapanırlardı.Burada,Kudüs ve Yunan putperestelerinden öğrendikleri üzere kurbanlar keserlerdi FARAİZİ HACCIN BÜYÜKLÜĞÜ KUR'ANDA ASKERE YARDIMDIR Kur'an emrine uymak lazım gelirse,hacca gitmekten orduya yardım etmek daha hayırlı bir sevaptır. Haç için harcanan paraları memleket imarına,yollara,fabrikalara,havacılığa yatırmak daha iyi bir hacılıktır.Ve sevabı o nisbetten hacdan daha büyüktür Kur'an-ı Kerimin Tevbe suresinin 19.ayetinde buyurur Siz hacılara sakacılık ile mescüdilharamı yapmayı,Allahu taalaya ve ahirete iman getiripte din ve vatan yolunda fisebilillah çarpışanlar ile beraber mi tutarsınız.Müşrüklerin bu düşünceleri müminlerin güzel işlekleriyle Tanrı taala yanında beraber olmaz.Allahu taalaya ikilik etmekle nefislerinize zul medenler hidayete ermedi Osmalılar döneminde hac olarak Erdebil'e de gidildiği bilinir.Eleştirenlere Biz ölüye deyil,diriye varız Yunus Emre der Hoca Gerekse bin var Hacc'a Hepsinden iyice Bir gönüle girmektir Yunus Emre Hararet nardadır sacda değildir Akıl baştadır,tacda değildir Her ne arar isen kendinde ara Mekke'de,Kudüs'te Hcda değildir Hacı Bektaş veya Kaygusuz Abdal Aleviler ta başından beri hac konusunaakılcı bir pratikle yaklaşmışlardır.Gönül yapmayı amaçlıyarak,haccı Anadolu insanının eğitimi anlayışına indirgemişlerdir.Anadolu insanının parasını ve gücünü Arap çöllerinde harcamaktan kurtarmışlardır. KIBLE İbadet esnasında yönelik en mühüm nokta bir insanın kendi kalbi veya iç varlığıdır Kıble hakkında Kur'anın emri şöyledir Sureti Bakara 115.ci ayet Güneşin doğup battığı yerlerin cümlesi Tanrı taala mülküdür,pes hangi tarafa yüz döndürür isenizAllahu taala ibadet tarafı orasıdır. Yine Kur'an-ı Kerim'de Zümmer suresinin 17.18. ayetinde Ya Muhammed onlar ki,her çeşit tapınan putlardan sakınıp kaçtılar,şunlar Allahu taalanın ibadet ve niyazına döndüler.Onlar için ölüm vakitlerinde ve geri dirildiklerinde melekler diliyle onlara cennet müjdesi vardır.Ya Muhammed sözü işitip onun güzelliğine uyan kullarıma müjde eyle. Menzil maksuda erdiler onlar. Akıl kamil sahipleridir. Allaha yalvarmak için her taraf kıbledir.İbadet esnasında Hacerulesvet gibi belli bir noktayı ve bir şehri daima olarak Kıble kabul etmek o nokta veya şehri putlaştırmak gibi bir şey olur KAYNAKÇA öz kaynaklara göre Alevilik_Rıza Zelyut Kur'an'da Hikmet Tarihte Hakikat_Halil Öztoprak Aleviliğe İftiralara Cevaplar_Baki Öz Alevilik'te Cem_Hüseyin Gazi Metin
Kur'an'da Hikmet Tarihte Hakikat_Halil Öztoprak Ben bu kitabı okuduğumda anlatılan islam ile bu kitapta anlatılanlar arasında büyük farklar görmüş ve çok şaşırmıştım Neden doğrular olduğu gibi şimdiye kadar anlatılmadı anlatılmıyor bu doğruları gün yüzüne çıkması lazım Ha bu arada yukardaki satırları okuyanlar Ne düşünür acaba merak ediyorum ne diyor yazar dikkatle okuyalım cem24d Paylaşım için teşekkürler bence çok önemli bir konuya değinmişsin bu iklik bi türlü bitmiyor maalesef